Sorusu önceden belli bir imtihan gibiydi maç. Kazakistan çok adamla kapanacak bizimkiler bu duvarı aşacak. Ama nasıl? İşin püf noktası işte buydu. Türkiye önce doğru olanı yaptı, rakibin üstüne yıkıldı çabuk top çevirdi. Rakip biraz direndi ama yetenek açısından üstün olan Türkiye Selçuk'un akıllı pasıyla rakibini açık düşürdü ve Burak'ın şık golüyle 31'de öne geçti. Buraya kadar eh işte!...

Ligimizin ertelenmesiyle maç eksiği olan oyuncularımızda düşük tempo sırıtmaya başladı. Oyunda hakimiyet kurduk ama sonuca gitmekte bir hayli bocaladık. Kazaklar çok seyrek atak yaparken biz rakip sahada oynadık. Selçuk ve Emre takımımıza atağa kaldırırken bunların yanındaki Mehmet Ekici bir süre oyuna giremedi. Yine de kornere çelinen şutların sahibi Ekinci'ydi. Burak her topa hamle yaparken Arda ve Kazım kanatlarda kalabalık defans arasına dalarak eridiler. Devre yalancı baskımızla tek golle bitti.

İkinci yarı üstümüze gelmeyen rakibin davetiyle yine baskılı başladık. Kazım'la, Selçuk'la gol kaçırdık ama oyun şablonumuzun sadece yetenek üzerine kurulu olduğunu gördük. Birileri çıkacak maçı koparacak. Onu da beceremedik. Takım bütünlüğü de sergileyemedik.

Kazaklar sadece mücadele eden, kazandığı topları çok kısa sürede kaybeden, yetenekleri sınırlı oyuncular topluluğu olduğundan golü şansa bırakmışlardı. Nitekim ikinciyi atamayınca 54'te dünya sonu bir gol yedik. Beraberliğe düştük! Volkan'ın da yapacağı bir şey yoktu, topun canı çekti gol oldu! Bizim de canımız çekildi.

Giderek yorgunluk çöktü! Ağırlaştık. Emre de sakatlandı. Belçika'nın da berabere kaldığı haberi geldi yolumuz açılıyordu ki 63'te Burak'la penaltı kaçırdık! Hiddink'le saçmaladık. Sakatlanan Emre'nin yerine Gökhan Töre girdi. Az sonra Ekici çıktı Selçuk Şahin girince kapanan rakibe prim tanımış olduk. Gol umudu yaşarken Umut Bulut'u kenarda unuttuk! 70'i geçtik yorgunluğumuz arttı futbolumuz olgunlaşmadı. Kendi sahamızda amatör Kazaklara karşı şablonu belli olmayan bir futbol oynadık! Hatta savunmamıza fazla iş düşmemiş olmasına rağmen seyrek rakip ataklarda gol bile yiyebilirdik. Burak'la bir gol daha attık, sayılmadı. Takımımız da ayılmadı! Hiddink de... Yenilgiden zor kurtulduk!

Arda'nın golüyle son saniyede mucize yaşadık. Yendik!

Ve de anladık ki bu dünyada Kazak da var yelek de!

Üzgünüm ama futbolumuz paraşütsüz düşüyor.

TFF de hala; Bakan'la birlikte yasa delmeye çalışıyor, Play Off oynatıyor.

Off be!