Ne var ki bunda?

Ne var ki bunda?

Devlet yetkilileri ile PKK temsilcileri, Habur olayı ve KCK operasyonundan sonraki süreçte, Norveç'in başkenti Oslo'da bir araya gelip barışı konuşmuşlar. Konuşmalar teybe alınmış. Ses kaydının deşifresi internete düşünce birileri hemen 'Skandal, skandal' diye bağırmaya başladı. Ne skandalı yahu?

Görüşmede devlet yetkilileri (Dönemin Başbakanlık Müsteşar Muavini Hakan Fidan ve MİT Müsteşar Muavini Afet Güneş) özetle şunları söylemişler: 'Türkiye değişti. Ortada Kürt meselesini hak-hukuk zemininde çözme iradesini açıkça ortaya koyan ve sizi de çözümün bir parçası olarak görmeyi arzu eden bir devlet var artık. Silahta ısrar etmenizin bir anlamı kalmadı. Stratejinizi değiştirerek tümüyle sivil demokratik mücadele yoluna girmelisiniz. Bu süreçte devletin çözüm gayretini sekteye uğratabilecek hareketlerden uzak durmalısınız. Tabii ki biz de sizi kışkırtmaktan imtina etmeliyiz. Habur'dan beri karşılıklı hatalarımız oldu, ama bunların telafisi mümkün olsa gerek.'

PKK temsilcileri (Sabri Ok, Mustafa Karasu, Zübeyir Aydar) ise özetle şöyle demişler: 'Anadilde eğitim meselesi hal yoluna sokulur ve seçim barajı yüzde 7'ye düşürülürse barış için uygun ortam oluşur; ama her şeyden evvel KCK tutuklularının serbest bırakılması lazım.'

Görüşme bu minval üzere gerçekleşmiş ve taraflar birbirinin taleplerini makul karşılayarak temasın sürdürülmesi konusunda anlaşmışlar.

Bence gayet güzel bir diyalog. Kimsenin yüzünü kızartacak bir şey yok. "Ama Hakan Fidan konuşmanın bir yerinde 'Sayın Öcalan' demiş!" Demişse demiş. Öyle bir ortamda "Bebek katili Öcalan" diye konuşması beklenemezdi herhalde!

Bu tür görüşmelerin gerçekleşmiş olmasına değil, bu görüşmelerde oluşan vasatı çoktan kaybettiğimize üzülmeliyiz. Bir gün yeniden buluruz inşaallah.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi