Bu toprakların İslam beldesi olduğuna dair en büyük şahitlerden biri de Seyyid Burhaneddin Hazretleri’dir.
Seyyid Burhaneddin Hazretleri, Mevlana Hazretlerinin hocasıdır. Mevlana’nın doğum gününde, hocası Seyyid Burhaneddin Hazretleri Kayseri’de anılıyor.
Kıyamete kadar hem bu topraklara bekçilik yapıp hem de “anlama ve idrak melekesine” sahip insanlara tebliğini sürdürecek olan Seyyid Burhaneddin gibi velilerimizi tanımak ve istifade etmek, Allah’a dost her insanın vazifesidir.
Seyyid Burhaneddin Sempozyumu; Kayseri Büyükşehir Belediyesi, Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesi ve Türk Kadınları Kültür Derneği tarafından ortaklaşa gerçekleştiriliyor ve bugün Kayseri’de başlıyor.
¥
Seyyid Burhaneddin Hazretleri hakkında kısa bir bilgi paylaşalım.
Seyyid Burhaneddin Hazretleri Hz. Hüseyin’in soyundan olup, gerçekleri iyice araştırıp kavradığı için “Muhakkık”, gizli sırları bilmesinden dolayı da “Seyyid-i Sırdan” lakabıyla anılmakta.
Seyyid Burhaneddin Hazretleri, miladi 1165 yılında Tirmiz’de doğar. İlk tahsilini babasından aldıktan sonra Belh’e giderek, Sultanü’l Ulema Bahaeddin Veled Hazretleri’nden 12 yıl manevi ilimleri tahsil eder.
Bu eğitimi sırasında Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin mürebbilik ve atabekliğini de yapar. Sultanü’l Ulema’dan icazet alarak Tirmiz’e döner ve halkı irşada başlar.
1220 yılında Belh’ten hicret eden Sultanü’l Ulema Bahaeddin Veled, Bağdat ve Hicaz’ı dolaştıktan sonra Konya’ya gelir ve 1230 yılında Konya’da vefat eder.
Hocasının ölümünü keramet yoluyla öğrenen Seyyid Burhaneddin Hazretleri, gördüğü bir rüya üzerine Mevlana Celaleddin-i Rumi’yi yetiştirmek üzere 1231 yılında Konya’ya gelir.
Bir yıl Mevlana Hazretleri ile kaldıktan sonra zahiri ilimlerde ilerlemek için Mevlana Hazretleri Halep ve Şam’a gittiğinde, Seyyid Burhaneddin Hazretleri de Kayseri’ye döner.
Mevlana Hazretleri Halep ve Şam dönüşü Kayseri’ye uğrar, bir müddet kalır ve Seyyid Burhaneddin Hz.leri ile Konya’ya gelirler.
İlk gelişinden itibaren tam 9 yıl Hz. Mevlana’yı irşad eden Seyyid Burhaneddin Hazretleri, 1240 yılında çok sevdiği Kayseri’ye tekrar döner ve 1244 yılının sonbaharında Rabbine kavuşur.
¥
Kısaca sempozyumun amacından da söz edelim.
Günümüz insanı, manevî hazlardan ve kutsal değerlerden bağını büyük bir hızla kopartarak, materyalist dünyanın kaosu içinde, hakiki tatmin ve mutluluk duygusundan uzaklaşıp, kendisini derin bir duygusal yoksunlukta bulmaktadır.
Modernleşme adına yaşanan bu aşırı dünyevîleşme, insanın eşyaya odaklanması sonucu belirmiş ve insanın bir “araç” olarak algılanması gereken eşyayı, “amaç” edinmesine sebep olmuştur.
Bu amacına ulaşmak için de kendisi, “öteki” olarak gördüğü diğer kişi ve canlılarla olan ilişkisini “yanlış yönlendirilmiş amaç” doğrultusunda tesis eder olmuştur.
Bu anlamda; ihtiyacımız olan iç huzuru ve mutluluğu yakalama adına Seyyid Burhaneddin Hazretleri’nin yorum ve yaklaşımları bir yol işaretidir. Bu işaretle yol bulmak da ancak tasavvufla mümkündür.
Ruhları için el Fatiha.