Niçin helak oldular
Bu haftaki kitaplarımız çeşitli yayınevlerine ait. İlk eserimiz “Işık Akademi Yayınları”ndan. Kitabın yazarı ise Dr. Abdullah Emin çimen.
“Niçin Helak Oldular” sorusunu merak edenler için, mükemmel bir eser. Hatta merak edenler diye bir ayrım yapmayayım, “ölüme iman” eden herkes için okunması gerekir diye düşünüyorum.
Helak, tüm insanlığın geleceğini maddi ve manevi açıdan tehdit eden bozulma ve çürüme tehlikesine karşı, bu tehdit odaklarının, bütünün içerisinden ayıklanmasını sağlayarak geri kalan ana parçanın güvenliğini himaye eden ilahi bir seleksiyon (ayırt etme işlemi) olarak değerlendirilebilir.
“Niçin Helak Oldular” adlı eser de öncelikle “Helak” kavramı, lisan, semantik, tefsir, tarih, hadis ilimleri yönünden incelenmiş, sonra da büyük bir toplumsal değişim sonucunda meydana gelen helak hadisesi, modern sosyoloji verileriyle de mukayeseli şekilde incelenmiş.
Eserin yazarı bazı ümmetlerin helak konusunu bir yandan Kitab-ı Mukaddes, öte yandan Kur’an-ı Kerim açısından ele almış.
Bu haftaki bir başka kitabımız da Peygamber Efendimiz (s.a.v.)'le ilgili. Işık Yayınları’ndan çıkan ve Doç. Dr. Muhittin Akgül’ün yazdığı eserde, Efendimiz hakkında 99 soru soruluyor ve bu sorular ışığında cevaplar veriliyor. Peygamberimizi bütün yönleriyle merak edenlerin sorular çerçevesinde tanıması için önemli bir çalışma.
Yine bu hafta bir başka eserimiz de “Osmanlı Sarayında Hayat” adını taşıyor. “Yitik Hazine Yayınları” arasından çıkan eserin yazarı, ünlü tarihçi İlber Ortaylı. Son yıllarda herkesin ibretle ve dikkatle takip ettiği İlber Ortaylı, doğru bir tarihe ışık tutmuş.
Tarihini bilmeyen insanın, içinde yaşadığı ülkesini ve milletini tanıması mümkün değildir. Daha doğrusu devlet ve millet kavramından bir haber yaşar. İşte İlber Ortaylı bugün üzerinde yaşadığımız toprakları bize emanet bırakanların sarayını ve sarayda nasıl yaşadıklarını anlatıyor.
Topkapı Sarayı, devasa bir imparatorluğun, üç kıtayı, üç buçuk asır yönettiği merkezdir. Osmanlı’nın en parlak, en sönük, en muhteşem, en acı, en neşeli, en hazin günlerinin şahididir. Burada her köşenin bir hikayesi vardır, her hatıranın bir izi.
Sarayda, Osmanlı padişahına selam vermek istemeyen Rus elçisinin başına gelenlerden, Enderun’daki talebelerin sabah uyanışına, padişahın bir gününü nasıl geçirdiğinden, merasimlerdeki muhteşem disipline kadar neler yaşanmamıştır ki…
“Osmanlı Sarayı’nda Hayat” Topkapı Sarayı’nın şahit olduğu nice hadiseyi tarihin karanlık sayfalarından günümüze İlber Ortaylı’nın o hoş üslubuyla aktarıyor.
Bir başka eserimiz, yine dünyaya Risale-i Nurlarla, Dini İslâm’ın ve Kur’an-ı Kerim’in aydınlığını anlatan Bediüzzaman Said Nursi’nin hayatının anlatıldığı bir kitap. “Kendi Dilinden Bediüzzaman Said Nursi” adlı eserin müellifi, Iraklı yazar İhsan Kasım Salihi.
İhsan Kasım Salihi, neredeyse bütün ömrünü Risale-i Nur’a vakfetmiş bir insan. İlim ehlinde olması gereken bütün özellikleri taşıyan İhsan Kasım Salihi, Risale-i Nurlar’ın Arapça konuşulan bütün ülkelerde tanınması ve anlaşılması için büyük mesailer sarf etmiş bir hizmet ehlidir. üstad Bediüzzaman’ı bir de onun dilinden ve kaleminden tanımakta fayda vardır.
Bu haftaki son kitabımız yine Bediüzzaman Said Nursi’nin “Gençlik Rehberi”ne ait. Benim de çocukluğumda babamın elime tutuşturduğu ilk kitap, “Gençlik Rehberiydi.” Bu sefer karşımızda başka bir Gençlik Rehberi var yalnız.
Şahdamar Yayınları’ndan çıkan eser, “Belgeler Işığında Gençlik Rehberi Nasıl Yazıldı Nasıl Karşılandı” ismini taşıyor. Kitabı Necmettin Şahiner kaleme almış ve “Gençlik Rehberi”nin yazılırken geçirdiği safhaları anlatmış. Cidden çok önemli bir yazılış hikayesi var.
Bütün eserlere ulaşmak için: 0216 318 42 88
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.