Hüseyin Gülerce

Hüseyin Gülerce

Van'dan mektup var...

Van'dan mektup var...

Vanlıların halini en iyi, benzer bir deprem felaketini yaşayanlar anlar. Bizler 17 Ağustos 1999 depremini Yalova'da yaşadık. Vanlıların durumu bizden daha ağır. Çünkü zor kış şartlarında binlercesi çadırlarda yaşıyor. Maalesef her depremde benzer bir şey oluyor. İlk günlerde müthiş bir yardım seferberliği yapılıyor. Ama zamanla, depremzedeler kendileriyle baş başa kalıyor. Van'dan, tam da bu halimizi anlatan bir mektup aldım. Dilerim, herkes bu sese kulak verir:


İlimizdeki 11 STK'nın kurmuş olduğu Van Ekonomi Konseyi üyesiyim.

23 Ekim ve 9 Kasım'da ilimizde yaşanan deprem felaketinden sonra ilk günden itibaren tüm Türkiye yardım olup Van'a yağdı. Herkes tek yürek oldu. Van girişindeki tabelayı, "Nüfus 74 milyon" olarak değiştirmek geldi içimizden.

İlimize gelerek acımızı paylaşan başta Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın Başbakanımız olmak üzere tüm hükümet yetkililerine, tüm siyaset adamlarına, tüm sivil toplum kuruluşlarına, yardıma koşan herkese teşekkür ediyoruz. Tarihimizde eşi görülmemiş bir yardım seferberliği yapıldı. Van halkı olarak bunun farkındayız, takdir ve şükranla karşılıyoruz.

Yaşadığımız ilk depremden sonra kamuoyu duyarlığı had safhadaydı. Hayat tam normale döndü derken, 5,6'lık deprem Van'ı esas yıkan deprem oldu. Ve şu anda tüm insanlar çadırlarda. Evi az hasarlı olsa da insanlar evlerine giremiyorlar. Zaten yetkililerin önerisi de bu yönde.

Tüm bunların neticesinde bugün, şehrin 500 bin olan nüfusunun yarısından fazlası şehri terk etti. Valilik köylerde konteynır dağıtımını tamamladı, hızla şehirde kurulacak konteynır kentlerin altyapı çalışmalarını yapıyorlar. Ama nihayetinde temin edilecek konteynırların şehre yetmesi imkânsız. İşverenler çok zor durumda, çalışan personelin bir kısmı zaten çekip gitti. Kalan personeli burada tutmakta zorlanıyorlar. Çoğu esnafın işyerleri zarara uğramış durumda. İyi kötü işyerini açan esnafımız da ticaret yapamıyor. Kimse alışveriş yapmıyor. Ama işveren maaş ödemek zorunda, çekini ödemek zorunda... Tüm bu ve benzeri problemler dile getirildiğinde, belki de dile getirme şeklinden dolayı kamuoyunda, "Van'a dünyanın yardımı yapıldı, hâlâ memnun değiller" gibi bir algı olabilir. Bu, bizleri inanınız çok üzer, çok rahatsız eder.

Pekiyi neler yapılmalı?

En acil ihtiyaç barınma. Bu sorun hızlıca halledilirse, biz insanımızı Van'da tutarız. Hatta giden insanlarımızı da hızlıca geri getiririz. Sadece devletimizin gayretleriyle bu sorunun üstesinden kısa zamanda gelmemiz imkânsız. Gücü yeten, imkânı olan herkesten konteynır istiyoruz. SSK primlerinin 1 yıl boyunca karşılanması gerekiyor. Kamu ve özel bankalardan alınmış krediler 1 yıl boyunca faizsiz ertelenmeli. KOSGEB'in kredilerine bankalar aracılık ediyor. Esnafımız krediye başvurduğunda Van dışından ipotek isteniyor. Kredibilitesi yetersiz esnafımız bu krediden faydalanamıyor. Bu süreç kolaylaştırılmalıdır. KOSGEB'in verdiği üst limiti 100 bin TL olan kredi, birçok işveren için az. Yanında 50, 100, 200, 400 işçi çalıştıran işletmelerimiz var. Bu işletmelerin, mevcut çalışanlarını istihdam etmeye devam edebilmeleri için 2 yıl ödemesiz 5 yıl vadeli faizsiz ya da çok düşük faizli yüksek meblağlı kredilere ihtiyacı var. Van yeniden inşa ediliyor. TOKİ, Van'a yaklaşık 100 bin konut yapacak. Bu konutlar yapılırken hem işgücü hem de malzeme Van'dan temin edilmelidir. Ayrıca uygun şartları haiz Vanlı işadamlarına öncelik verilmelidir. Eğer bu önlemler alınmazsa, fiziksel depremden sonra yaşanacak sosyal depremin faturası çok daha ağır olacaktır. Bu tedbirlerin bütçeye yükleyeceği yükten katbekat ağır bir tabloyla karşı karşıya kalacağız. Van halkı adına sesimizi, bir de sizlerin vasıtasıyla yetkililere duyurmak istiyoruz.

İlginiz için teşekkür ediyorum. Ali Çiçeksay. Van Aktif Sanayici ve İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Gülerce Arşivi