1980 sonrası, İslam ülkelerini tanıtan bir dizi kitap yayınlayacaktık. Kitaplar bir araya gelince İslam Ülkeleri Ansiklopedisi olacaktı. Onun için Çekirdek Yayınları diye bir yayınevi kurduk. Ama 12 Eylül yönetimi buna izin vermedi..

Biz de her İslam ülkesinden bir çocuk kitabı yayınlayalım. Bu vesile ile o kitabın içinde bir bölümde o ülkeyi tanıtalım istedik..

İlk kitaplarımızdan biri Çad’ın Abeşe kentinde yaşanan bir katliamı konu alıyordu.. O katliam KIPKIP katliamı olarak biliniyordu ve kitabın adı KIPKIP’tı..

İşin ilginç yanı bu kitaptan dolayı Sıkıyönetim mahkemesi askeri savcılığında ifade verdik..

O katliamda, Fransızlar işgal ettikleri ülkeden geri çekilmek için aşiret reisleri ve ayanla müzakere yapacaklardı. Onun için de ne kadar alim, kabile reisi ve ayan üyesi varsa toplantıya çağırdılar.. Ardından da hepsini satırlarla katlettiler. Tarih bu olayları hep es geçer. Güya uygarlık götürdüler oralara.

Boxsör isyanının ardından Çin’de yaşananlar da pek bilinmez.

Ruanda Soykırımı, Ruanda’da 1994 yılında yaklaşık yüz gün içinde 800.000 Tutsi ve ılımlı Hutu’nun, aşırı uç Hutular (Interahamwe) tarafından öldürülmesi olayıdır. Katliam, Tutsi destekli isyancı Ruanda Vatansever Cephesi lideri Paul Kegame’ye bağlı güçlerce, Hutu ağırlıklı hükümetin düşürülmesi ile son buldu. Ardından yönetimden güç alan Tutsilerin öç bahanesiyle saldırması sonucu yüzbinlerce Hutu, komşu Zaire’ye (Kongo Cumhuriyeti’ne) sığındı. Benin, Burkina-Faso, Cibuti, Çad, Gabon, Gine, Kamerun, Komor Adaları, Moritanya, Nijer, Senegal, Tunusta doğrudan ve dolaylı olarak öldürdüklerinin sayısını bile bilmiyoruz. Çünki bir istatistik bile tutmadılar. Köleleri sayıyorlardı, ama ölü bir Afrika’nın öldürülen bir sığırın yüzülen bir deri kadar bile değeri yoktu..

Cezayir 1830’dan 1962’ye kadar 132 yıl Fransa’nin işgalinde kaldı. Bu süre içinde birçok isyanlar ve savaşlar oldu. En şiddetli savaş ise 1954-1962 arasında gerçekleştirilen büyük bağımsızlık savaşıdır. Bu süre içinde Fransız işgalciler 1,5 (bir buçuk) milyon Cezayirliyi hunharca şehid etti.

Her sömürgeci aynı değildir, sömürge tarihinin en trajik olayları Amerika’da Kızılderililere karşı, Afrika’da Fransızlar tarafından İngilizler tarafından Avusturalya ve Hindistan’da.. Çin’de hepsi vardı.. Bekçikalıların Lumumbaya yaptıklarını bilmeyen yok.. İspanyolların Latin Amerika’da yaptıklarını da biliyoruz.. ABD’ye ilk gidenler kimlerdi ve neler yaptılar bilmeyen var mı?

Gelelim bu yüzyıla..

Son bir yüzyıla baktığımızda, 2 dünya savaşı var. Bir de adına soğuk savaş denilen, aynı ülkenin çocuklarını birbirine kırdırdıkları bir dünya savaşı var.. Yeni bir dünya savaşını daha bu bir asra çıkartmak için var güçleri ile çalışıyorlar.. Irak ve Afganistan bu konuda iki çarpıcı örnek..

Havayı, suyu, toprağı kirlettiler, bütün dünyayı sömürdüler..

Derin devlet, özel harp, kontgerilla neyin nesi idi? Darbelerin arkasında kim vardı?. Kendi halkına zulmeden iktidarları iş başında tutan, diktatörleri iş başında tutanlar kimlerdi?

Şimdi kalkmışlar, kendi destekledikleri kadroların ve partilerin işlediklerinden Türkleri, Müslümanları, Osmanlı’yı suçlamaya kalkıyorlar.. Darbecilerin yaptıklarından beni nasıl sorumlu tutarsınız? İttihatçılar kimin adamıydı? Kimin adamıydı bunlar..

Amerika 3 oyla geçiriyor tasarıyı, Fransa gözündeki merteği çıkarmadan gözümüzde çöp aramaya kalkıyor..

Bugünki batının refah ve zenginliğinin arkasında Kızılderili kanı, zencilerin gözyaşı, Asya halklarının çalınan servetleri ve alınterleri vardır.. Batının zenginliği, doğunun yoksulluğu kadar büyüktür.. Batılıların çıkarları sözkonusu olduğunda ilkelerini helvadan putlar gibi yerler..

Filistin’in işgali, hâlâ sıcaklığını koruyan bir trajedidir..

Almanlar eliyle Yahudilere, Yahudiler eliyle Filistinlilere zulmettiler ve hâlâ da buna devam ediyorlar..

Afrika’da, Arap dünyasında, Asya’da yaşananları biliyoruz.. Balkanlar’da ve Kafkaslar’da yaşananları da biliyoruz.. Kapitalizm, komünizm, faşizm ve siyonizmin fikir babaları kimler biliyoruz..

Batı uygarlığı, insanlık tarihi boyunca, sebeb oldukları savaşlar ve silah stoğu ile, darbeler ve sebeb oldukları terör ile insanlık ve tabiat için en kanlı, trajik, vahşi bir dönem olmuştur..

Sarkozi’nin bütün bunlardan habersiz olması mümkün mü?

Erdoğan bu defa Sarkozi’ye “One minute” dedi.. Bu mesajı anlayıp anlamadığını önümüzdeki günlerde göreceğiz.

Selâm ve dua ile..