Yavuz Bahadıroğlu

Yavuz Bahadıroğlu

Baroya “başörtülüler giremez”miş

Baroya “başörtülüler giremez”miş

İstanbul Barosu’nun kapısında bir yazı: “Başörtülüler giremez...”

Vatan hainleri girer mi? Girer...

Bölücüler girer mi? Girer...

PKK’lılar girer mi? Girer...

Terör yandaşları girer mi? Girer...

Darbeciler (Balyozcular) girer mi? Girer...

APO’ya “Sayın Başkan” diyenler girer mi? Girer...

Dinsizler, imansızlar, paganistler, ateistler, faşistler, siyonistler, komünistler girer mi? Girer...

Sadece başörtülüler giremez.

Bu nasıl bir kin tufanı, bu nasıl bir maskaralık, bu nasıl bir anlayışsızlık?

Bu levhayı asmakla, kimi Alman dazlaklarının dükkânların kapısına astığı “Köpekler ve Türkler giremez” levhası asmak arasında ne fark var?..

Bu da en az onun kadar insanlık dışı, onun kadar iğrençtir!

Ne yazık ki, bitmedi...

Gazetelerde okuduğumuza göre, Borusan Oto da aynı yolun yolcusu... Buyurun habere bakın: “BMW, ralli şampiyonu Burcu Çetinkaya ile olan sponsorluk anlaşmasını iptal etti.

“Firma, ralli şampiyonu Burcu Çetinkaya ile sponsorluk anlaşması yaptı. Çetinkaya bir yıllık kullanım hakkını aldığı BMW’yi ekranda başörtülü arkadaşıyla test edince, Borusan ‘imajımız bozuldu’ diyerek, sponsorluğu iptal etti.”

Meğer neymiş? Başörtülü birisiyle test sürüşü yapmak, BMW’nin imajını bozuyormuş...

Peki, başörtülüye otomobil satıyor musunuz?

Hem de bayıla bayıla...

Ne hikmetse, o zaman imajınız bozulmuyor!

Bu ne ikiyüzlülüktür birader?

İmaj bozuyorsa, başörtülüye araba satmayacaksınız!

Şu tuhaflığa bakar mısınız: Yıllar boyu PKK sempatizanlarıyla militanları, satanistler, komünistler, faşistler, siyonistler, masonlar, dinsizler omuz omuza üniversitelerimizde okurken (APO bile okumuştu), başörtülü kızlar okuyamadı...

Top sakallı, keçi sakallı, çeneden sakallı, parmak sakallı, tutam sakallı, favorili, pala bıyıklı, ince bıyıklı, badem bıyıklı, bıyıksız, sakalsız, şalvarlı, uzun ceketli, yelekli, bermuda pantolonlu, kravatlı, kravatsız, şapkalı, külahlı, şapkasız, kasketli erkekler hiçbir müdahale ile karşılaşmadan üniversitelerden eğitim alırken, başörtülü kızlar alamadı...

Saçını istediği şekle sokmuş, istediği kokuyu sürmüş, istediği kılığa bürünmüş kızlar serbestçe üniversiteye girerken, başörtülü kızlar giremedi.

Okumak için yıllar yılı o ülke senin bu ülke benim, savrulup durdular. Kimisi bıktı, okulu bıraktı, kimisi inadına devam edip üniversite diploması aldı.

Ama çileleri bitmedi: Bu kez de korkunç bağnazlıklar çıktı yollarına: “Giremezsin!..”

“Neden?”

“Çünkü başörtülüsün!”

Uzaylı olsa, ancak bu kadar yadırganır.

Ya siz nerede yaşıyorsunuz? Etrafınıza da mı bakmıyorsunuz? Kör müsünüz? Bu ülkede yaşayan kadınların kahır ekseriyeti başörtülüdür...

Kimi geleneksel olarak, kimi inançlarından dolayı kadınlarımızın çoğu başörtüsü takar.

Böyle olmasına rağmen, onları hazmedemeyenler hâlâ var. Baronun kapısına “Başörtülüler giremez” diye bir ibare yazabiliyorlar utanmadan, sıkılmadan. Ya da sponsorluğu iptal edebiliyorlar.

Ama şunu herkes bilsin: Kimsenin yaptığı yanına kâr kalmayacak!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yavuz Bahadıroğlu Arşivi