PKK Terörünü Bitirtmezler!
PKK terörü bitmez... Bu terörü bitirmeye kalkan(lar)ı bitirirler.
PKK terörü bir Kripto Hıristiyan terörüdür.
PKK, Eretz İsrail stratejisinin parçasıdır.
PKK terörünün gölgesinde şimdiye kadar yüz milyonlarca dolarlık silah, cephane, savaş malzemesi ticareti ve kaçakçılığı yapılmıştır.
PKK terörünün tozu dumanı içinde şimdiye kadar yüz milyarlarca dolarlık uyuşturucu kaçakçılığı yapılmıştır.
Bir ara uyuşturucu helikopterlerle taşınmıştır.
Bir ara PKK teröristleri, TC ordusunun üzerine, Makine Kimya Endüstrisi (MKE) tarafından üretilen mermileri sıkmıştı. Onlar bu mermileri nasıl bulmuştu?
Gaye Kürtlerin haklarını elde etmek değil, Türkiyeyi bölmek ve parçalamaktır.
Gaye, 1915-20 arasında bölgeden sürülen, kaçan Ermeni halkını tekrar oraya getirmektir.
Gaye, Anadoluyu tekrar bir Hıristiyan yurdu yapmaktır.
Gaye Kuzey İrak'ta yeni bir İsrail kurmaktır.
Birileri PKK sayesinde çok büyük servetler kazanmıştır.
Dolayısıyla bu terör bitmez, bu rantların kesilmesine izin verilmez .
PKK'nın palazlanması ve güçlenmesi için, Kürtlerin yoğun oldukları bölgelerdeki İslam medreseleri ve tasavvuf tarikatları baltalanmıştır.
Türk, Kürt ve diğer halkları birbirine bağlayan, perçinleştiren dinî duygular ve kardeşlik erozyona uğratılmıştır.
Türkler ve Kürtler birbirine kasıtlı olarak düşman edilmek istenmiştir.
Türkiyenin bugünkü sistemi, düzeni, rejimi, resmî ideolojisi PKK ve Kürt meselesini halledemez.
Bunun tek kalıcı, âdil çözümü İslamî çözümdür.
Bin parçaya bölünmüş ve kültür/zihniyet itibarıyla köylüleşmiş Müslüman kesimde bunu gerçekleştirecek niyet, irade, azim ve güç yoktur. Bağımsız veya çok özerk bir Kürdistan kurulması, bugünkü şartlarda, bugünkü nüfus dağılımı tablosu karşısında imkansızdır. Şu anda İstanbul'da, Diyarbakır'dakinden daha fazla Kürt yaşamaktadır.
Kürt hareketi birtakım maceraperestler ve Kriptolar tarafından mıncıklanmaktadır.
Kürt meselesinin halledilebilmesi için temiz ve şeffaf bir Türkiye oluşturmak gerekir.
Tekrar başa dönüyorum: PKK terörü bitmez, bitirmek isteyeni bitirirler.
PKK hareketini, Kürtlerin insan haklarını sağlamaya yönelik bir hareket sananlar dünyanın en saf ve bön adamlarıdır.
Türkiye teknik, sanayi, ticaret, ihracat, yollar, havaalanları, hızlı trenler, yüksek binalar, lüks otomobiller konusunda çağ atlamıştır ama siyaset, kültür, eğitim, millî kimlik ve kültür, adalet, firaset konusunda aynı ilerlemeyi gösterememiş, aksine birçok sahada gerilemiştir.
İstisnalar dışında (onlara hürmetlerimi sunarım) bugünkü kültürümüz, ahlakımız, zekamız, toplumsal vicdanımız yetersizdir.
Resmî ideoloji ve vesayet rejimi birçok hasletlerimizi körletmiştir.
PKK darbelenecek, sindirilmeye çalışılacak, üzerine çullanılacaktır ama bu şartlar altında bu savaşın bitmesi mümkün olmaz.
PKK terörünün gölgesinde, silah ve uyuşturucu kaçakçılığından kimler zengin olmuştur? Eksik de olsa birilerinin bu listeyi yapacak cesareti var mıdır?
Yazımın başında bahs ettiğim Kriptolar kimlerdir? Bunun da eksik meksik bir listesi yapılabilir mi?
PKK konusunda gizli hesaplardan kimlere ne kadar ödemeler yapılmıştır?
Bu konuda daha fazla yazmam doğru olmaz
* (İkinci yazı)
Kilisede Kılınan Cuma Namazı
Antalya Serik ilçesi Belek beldesinde bundan birkaç yıl önce bir Dinler Bahçesi yapılmış ve burada bir cami, bir kilise, bir de sinagog inşa edilmişti. Bu Dinler Bahçesinin açılışı da tantanalı bir şekilde yapılmıştı.
Dinlererası Diyalog'un ve Hoşgörünün bir simgesi olan bu bahçedeki kilisede geçen hafta cuma namazı kılınmış!
Müslümanların çok büyük bir kısmı sabah namazı vakitlerinde leşler gibi uyurken bakın neler oluyor.
İster misiniz, bir müddet sonra Hıristiyanlar da piyanolarını veya orglarını getirip camide ayin yapsınlar.
Bir başka hafta Musevîler nefirlerini öttüre öttüre oradaki camide kendi dinlerinde ibadet etsinler.
Benim bildiğim kadarıyla, onların bir yerde ibadet edip ayin yapabilmeleri için o mekanın takdis edilmiş (kutsanmış) olması gerekir ama Diyalog hatırına neler yapılmaz ki...
Müslümanlar kilisede namaz kılıyorlar da onlar niçin camide çan çalıp boru öttürmesinler.
Merak ediyorum: Diyanet İşleri Başkanlığı bu kilisede namaz kılma işine ne diyecek?
Bu "iş" önceden tasarlanmış planlı ve programlı bir iş midir acaba?
Bundan kırk elli yıl önce "Bir grup Müslüman kilisede namaz kılacak" denilmiş olsaydı, diyene deli derler, kesinlikle inanmazlardı. Köprülerin altından çok sular aktı ve neler oldu neler.
Antalya'da, Serik'te icazetli Ehl-i Sünnet uleması ve fukahası varsa, onlar bu işe ne diyor acaba?
Hıristiyanlıkta ökümenizm hareketi vardır. Katolik, Ortodoks, Protestan,. Anglikan, Süryani, Keldani, Kıbti, Gregoryen... bini aşan mezhebin ve kilisenin birleşmesi için.
Bizde bu hareketi de aşan bir diyalog hareketi başladı veya başlatıldı. Buna göre üç hak İbrahimî din varmış, bunlar âmentüde ittifak halindeymiş, mensupları cümbür cemaat cennete girecekmiş...
Kur'ana, Sünnete, on dört asırlık icmâ-i ümmete aykırı olan bu inancın yayılması için birileri harıl harıl çalışıyor.
Nihayet kilisede Cuma namazı kılma işini de başardılar.
Birinci dünya harbinde Kudüs-i şerif, Müslümanların elinden çıkıp Haçlı İngilizlerin eline geçince, Osmanlı'nın müttefiki Avusturya'da Hıristiyanlar bayram yapmışlar, kilise çanlarını sevinç içinde çılgınca çalmışlar.
Müslümanların kilisede namaz kıldıklarını duyunca Haçlılar yine çok sevinmişlerdir ama bu sefer çan çalmamışlardır. Aman ayakta uyuyan Müslümanları uyandırmayalım...
Kulakla duyulmayan çan sesleri çan çan çan...
Gözler var görmüyor.
Kulaklar var işitmiyor.
Beyinler ve vicdanlar dumura uğramış.
Acaba kilisede namaz kılma işinden sonra başımıza bir afet gelir mi?
Zaten afetler felaketler musibetler içinde yüzmüyor muyuz?
(Not: Diyanet'in Keşan müftüsü hakkında inceletme başlattığını medyaya dayanarak yazmıştım. Müftü efendi hakkında herhangi bir tahkikat yapılmadığı resmen bildirildi. Düzeltir, özür beyan ederim.)