Görüş birliği içinde olamama! Aynı konuda hakkında birbirine taban tabana zıt görüşler açıklama! Her biri bir telden çalma!
Evet, bütün bu özellikler "AKP klasiği" haline geldi!
Şimdi size sunacağımız örnek de klasiklerin en yenisi!
Bu nedenle yazımıza "Bir AKP klasiği daha" başlığını attık!
Malum, Genelkurmay eski başkanlarından Org. Başbuğ internet andıçı davası soruşturması kapsamında tutuklandı! Tutuklamayı haklı bulanlar var, haksız bulanlar var! Böyle bir durumda insan bekliyor ki, aynı partiye mensup kişilerden benzer görüşler sadır olsun!
Söz konusu parti AKP olunca "böyle bir görüş birliği" asla sadır olmuyor ve her kafadan bir ses çıkıyor!

Bülent Arınç bu tutuklamaya bütün samimiyetiyle üzüldüğünü ifade ederken AKP'li Denemeç "Çoktan olması gerekirdi" diyerek tutuklamada geç kalındığını söylüyor!
Mehmet Ali Şahin "Paşamızın tutuklanması beni mutlu etmiyor" demek suretiyle Arınç ile aynı çizgide duruyor! Şamil Tayyar ise tutuklamayı olağan kabul ediyor! Milli Savunma eski Bakanı Vecdi Gönül de ortada "göbek atılacak bir olay" olmadığını söylüyor!
Bu açıklama sahiplerinin hepsi AKP'li ama görüşleri çok farklı!
Org. Başbuğ'un tutuklanmış olması Türkiye genelinde nasıl hem olumlu hem de olumsuz karşılanmış ise aynı şey AKP içinde de geçerli!
Tutuklamaya hem üzülenler var hem de sevinenler!
AKP'liler sadece bu konuda değil pek çok konuda aynı durumdalar!
Yani birinin dediğini öteki reddediyor!
Birinin reddettiğini öteki kabulleniyor!

Ta ki Genel Başkan konuyla ilgili görüşlerini açıklayıncaya kadar bu ikilem devam ediyor! Genel Başkan konuyla ilgili görüşlerini açıklayınca da Genel Başkan ile ters düşenler ise hemen tornistan yapıp daha önce savunduğu görüşü terk ediyor!
Neyse ki genel başkan çok gecikmeden "Arzumuz tutuksuz yargılama" dedi de AKP'lileri daha fazla birbirlerine ters düşmekten kurtardı!
AKP tek bir fikrin, tek bir görüşün, tek bir idealin etrafında toplanmış kişilerden oluşmuyor!
Farklı fikirlere sahip, farklı dünya görüşlerine inanan ve farklı idealleri olan insanlar bir araya gelince bugün bizi rahatsız eden tablo ortaya çıkıyor!
Birinin sevindiğine öteki üzülüyor!
Neredeyse on yıldır birlikteler ama hâlâ aynı asgari müşterekler etrafında toplanabilmiş değiller! Menfaat ortaklığı üzerine kurulmuş oldukları için aynı asgari müşterekleri bir türlü paylaşamıyorlar!