Almanya’da “Başbuğ’a destek mitingi” yapılmış, 30 kişi katılmış..
Avrupa Atatürkçü Düşünce Dernekleri Birliği’nin organize ettiği Başbuğ’un tutuklanmasını protesto mitingine Avrupalı Türkler ilgi göstermemiş. Hani derler ya “düşenin dostu olmazmış”, işte o hesap.
Bana kalırsa büyük kalabalıklara da kanmayın, 3-5 kişiler diye, ciddiye almamazlık da yapmayın.. “Ne varlığa sevinin, ne yokluğa yeririn” demek gerek.
Durum şu: Bu mütegallibe takımı gücünü Hak’tan ve halktan almıyor..
Olaya şöyle bakmak mümkün: “Avrupa Türk Dernekler Birliği (ATDB), Avrupa Atatürkçü Düşünce Dernekleri Birliği (AADB) Almanya Türkiye Gençlik Birliği ve Avrupa Türkleri Dayanışma Konseyi” gibi 3 birlikten ve bir konseyden söz ediyorsunuz. Matematik olarak, 4 işlemle, bu birlik ve konseylerin yönetim kurulu üyelerini, eşleri ve çocuklarını, bu işin fanatiklerini toplayın bakalım kaç çıkar.
Sanırım her birlik ve konseyden 2 kişi gelmiştir. Bir de 5 kişi tertip heyetinden vardır.. Etti mi 13..
Şimdi burada duralım.. Böyle bir etkinlikte başka kimler olur: Polis, istihbarat, basın..
Polisi saymayın, ama MİT’ten en az biri vardır.. Bir kişi de elçilikten vardır.. Alman istihbaratından da vardır birileri herhalde.
Bir tertip heyetinin basın danışmanı, bir Alman, bir detekçi, bir muhalif, bir tarafsız gazeteci daha deyin. Bir kameraman, bir fotoğrafçı, bir muhabir, bir televizyoncu, bir radyocu, bir internet habercisi ve bir kaç meraklı vatandaş, yoldan geçen bir kaç kişi daha..
Nerede bu vatan evlatları.. Mevsim kış, hava soğuk!
Bir zamanlar 28 Şubat’ta rüzgarın sert estiği günlerde birileri “arzı sadakat” etmek için havanın soğuğuna bakmadan, bu adamların şerrinden emin olmak endişesi ile mitinglere koşuyorlardı. Korku dağları tutmuştu.. Diktatörlerinin ölüsü ardından ağlayan Kuzey Koreli kızlar misali..
Bugün meydanlar bombaş..
Güya destek vereceklerdi.. Başbuğ’a kötülük ettiler aslında.. İstanbul’da, Ankara’da bir kaç miting daha, Başbuğ’u bitirir.. Arkasında halk desteği olmadan hiç bir şey yapamazlar..
Eğer birileri Başbuğ’u bitirmek için böyle bir miting düzenlese idi, ancak bu kadar başarılı olabilirdi. Akılsız dostlar, Başbuğ’a bu kötülüğü de yaptılar..
Bu işler böyledir. Ayakta iken elinizi öpenler, oturduğunuzda saldırmaya başlarlar, düştüğünüzde vururlar.. İşte siz böyle bir nesil yetiştirdiniz. İşte eseriniz bu..
Övündüğünüz nesil bu.. Konkav ve konveks aynalarla kendinizi büyütüp başkalarını küçülttükçe küçülttünüz. Ve sonra bu yalanınıza siz inandığınız gibi, başkalarını da inandırmaya çalıştınız..
Sonuç ortada.. Miting, 1 milyon Türk kökenlinin yaşadığı Kuzey Ren Vestfalya eyaletinin en büyük kenti olan ve Hollanda, Belçika ve Fransa gibi Batı Avrupa ülkelerine oldukça yakın olan Köln’de yapılmasına rağmen, katılım oldukça düşük olmuş, üç derneğin ortaklaşa düzenlediği mitinge 30-35 kişi katılmış!
Mitingde kullanılan pankartlar, atılan sloganlar Cumhuriyet mitinglerini hatırlatıyor. Türk bayrakları ve Atatürk posterlerinin yanı sıra “Aydınlık Gazetesi’nin” de taşındığı gösteride, üzerlerinde “Cumhuriyet değil, AKP yıkılacak”, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” ve “Silivri ve Hasdal tutsaklarına özgürlük” yazan pankartlar taşınmış.. Mitinge katılanlarca “Ordu millet el ele, tam bağımsız Türkiye. Gün gelecek devran dönecek, AKP halka hesap verecek” şeklinde sloganlar atılmış..
Başlangıçta Çetin Doğan ve Hurşit Tolon da, ordu ve halktan kendileri için büyük destek geleceğini sanmıştı.. Eşleri “Vardiya bizde” diye sokağa çıkmışlardı ama, kimse dönüp yüzlerine bile bakmadı..
Başbuğ bunların en karizmatik olanı.. Hesabı yanlış yaptılar. Daha doğrusu evdeki/karargahtaki hesap çarşıya uymadı. Bu adamlar ne dünyayı, neee yönettikleri orduyu ve ne de fişledikleri halkı doğru tanımadılar.. Dostlarını, düşmanlarını bile doğru seçmediler.. Rüzgar ektiler, şimdi fırtına biçiyorlar..
Başbuğ bile bu kadar sahipsiz kaldığına göre, Büyükanıt ya da Karadayı’nın kimse yüzüne bakmayacak demektir. Hele Çevik Bir bunların en talihsizi..
Onlar daha önce bunu hiç düşünmemişlerdi.. Şimdi derin bir şok yaşıyorlar.. Selam ve dua ile..