Hayrettin Karaman

Hayrettin Karaman

Hollanda soruları

Hollanda soruları

Hollanda'da yaşayan bir din kardeşimizn soruları birçok Müslümanı ilgilendirdiği için köşemden birkaç yazıda cevap vereceğim.

1. Biz bu seneki izinimizde ilk defa Türkiye'de oruç tutma imkanı bulduk. İki hafta sonra Hollanda'ya geldik. Yolculukta fazla zahmet çekmeyeceğimizi düşünerek çocuklarla beraber niyetlendik. Ordu'dan (biz Karadenizliyiz) otobüsle iftara yakın yola çıktık. Gece Çorum'a yakın yerde imsak oldu ve niyetlendik. Uçağa bindiğimizde İstanbul'daki iftar vaktine 1 saat vardı. Ne var ki biz Hollanda yönüne gittikçe hava kararacak yerde aydınlandı. Size sorum şu: Böyle bir durumdaki insan geldiği yere göre mi yoksa gideceği yere göre mi iftar edecek? Mesela bizimle tamamen farklı saat uygulaması olan ülkelere gitmek için, biz akşama yakın yola çıktık diyelim, biz gittikçe aydınlık olacak ve uzun bir yolculuktan sonra oraya vardığımızda orada gündüz olacak. Bu soruma bir çevap verirseniz cok sevineceğim.

Cevap:

Uçak ile yolculuk sırasında biz de buna benzer bir durum ile karşılaştık. Batıya doğru uçuyorduk, hareket ettiğimiz yerde iftar vakti geldiği halde bulunduğumuz yerde güneş önümüzde idi ve biz batıya doğru ilerledikçe o da bizden önde ilerliyordu. Uçakta durumu müzakere ettik. Verdiğim ve vereceğim cevaptan önce bu konuda ortaya çıkan görüşleri özetlemekte fayda var.

Prof. M. Hamîdullah (nerhum) İslam'a Giriş isimli değerli kitabında şöyle diyor:

"... bunun aksine bir memleket saat altıda terkedilir ve yalnız üç saat sonra ulaşılan yerde mahalli saat dokuz olacağına 12 olabilir. Aklı selim bu gibi hallerde güneşin hareketini değil, terk edilen memleketin saatine uyulmasını icab ettirir." (s.212; kitabın sonunda).

Yusuf Kardâvî bir Ramazan günü Kahire'den Devha'ya uçakla giderken kaptan, o anda üzerinde bulundukları yeri esas alarak iftar vaktinin geldiğini duyurmuş. Kardâvî buna şöyle itiraz etmiş: "Güneşi görüyoruz, naslara göre güneş Batı ufkunda kaybolmadıkça (batmadıkça) iftar vakti gelmiş olmaz. Biz hareket ettiğimiz yerde değiliz, gideceğimiz yere ulaşmadık, altımızda görülen yerde de değiliz. Mesela orada bile dağın başında olanlarla altında olanlar güneşe bakarak farklı vakitlerde iftar ederler. Biz uçakta iken güneşin battığını görünceye kadar orucumuzu açamayız."

Mısır Müftüsü Dr. Ali Cum'a da aynı gerekçelerle aynı şekilde fetva vermiştir.

Kahire'de fıkıh profesörü ve Din İşleri Kurul üyesi Dr Ali Desûki, "Uçak yolcuları bulundukları yerin takvimine uyarak (kendileri uçakta iken altlarında bulunan yerde güneş batınca) oruçlarını açmalıdırlar" diyor.

Ezher alimlerinden Dr. Abdulhaken Saîdî "Uçak yolcuları hareket ettikleri yerde oruca başladıkları takdirde 12 saati tamamlayınca güneşi görseler bile oruçlarını açarlar; normal mıntıkada en uzun oruç saati budur; süre bunu aşınca Peygamberimiz'in (s.a.) tavsiyesine uyularak takdire gidilir (bu formül uygulanır)" diyor.

Benim tercihim şöyledir:

Kişinin yola çıktığı yerdeki en uzun oruç süresini aşan süre içinde –uçaktan görülmek üzere- güneş batmazsa, hareket edilen yerin takvimi uygulanır. Bu süre içinde güneş batacaksa güneşin batması beklenir. En uzun süreyi gözetmek ihtiyattır, hareket yerindeki o günün takvimine uymak da caizdir.

Not:

Onbeş gün kadar bir seyahatte olacağım, yazılarım aksarsa bağışlayın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hayrettin Karaman Arşivi