Bu kafayla mı?
Dünkü yazımızda "dindar gençlik korkusunu" işlemiştik! Ortada bir niyet var! Dindar bir gençlik yetiştirme niyeti!
Ama bu niyetin hemen yanı başında da hiç kimsenin kaçamayacağı, inkâr edemeyeceği gerçekler de var!
Ülkemizde içki tüketimi alıp başını gitmiş, dur diyecek bir kafa yapısı yok! Ülkemizde uyuşturucu kullanımı yaşı giderek düşüyor, yine dur diyecek bir kafa yapısı yok! Ülkemizde zina yasal olarak serbest ve giderek dallanıp budaklanıyor, dur demeyi düşünen kafa yapısı yok!
Ülkemiz de köşe dönmek artık cümle âlemin tutkusu haline gelmiş durumda, dur diyecek birileri ortalıkta görünmüyor!
Hal böyle iken "Dindar bir gençlik yetiştirme" niyetinin ne önemi olur ki! Bu niyet muhtemelen geçmişte alınan eğitimin şimdi bütün olumsuz şartlara rağmen bir şekilde tezahüründen ibaret!
Dindar gençlik yetiştirmek için önce böyle bir gençlik yetiştirmek için uygun ortamı oluşturmak gerek!
Böyle bir ortamı oluşturmadan istediğiniz kadar dindar gençlik yetiştirmek istiyoruz diye bağırıp çağırın! Bırakın yeni bir dindar bir gençlik yetiştirmeyi elinizdeki mevcut dindar gençliği bile muhafaza edemezsiniz! Zira olumsuz şartlar onları da etkiliyor!
Ve en halis muhlisinde bile sıkıntılar baş göstermeye başlıyor!
Malum, hiçbir şeyiyle ilgilenmesiniz bile bir hayvan barınağına girip çıktığınızda üzerinize oranın kokusu siner!
Kurban bayramı öncesini hatırlayın!
Bir kurbanlık alacağız diye iki çadıra girip çıksanız üzeriniz ne biçim kokmaya başlar, değil mi?
Aynen öyle şimdi de olumsuz şartlar dindar gençliği etkiliyor!
Dindar bir gençlik yetiştirmek isteyenler önce bu olumsuz şartları ortadan kaldırmak zorunda değiller mi?
Mesela Avrupa Birliğine rağmen zinayı yasaklayabilirler mi?
İçki tüketimi ile ilgili sınırlamalar getirebilirler mi?
Alıp başını giden kumar tutkusunu dizginleyebilirler mi?
Ne yetiştirmek istiyorsanız önce uygun ortamı oluşturmanız gerek!
Uygun ortam oluşturulmadan bir şey yetiştirmeye kalkışırsanız sonuç kocaman bir sıfır olur!
Evet, dindar bir gençlik yetiştirme arzusu güzel bir arzu!
Ama bu arzunun lafta kalmaması için, günlük yaşama geçirilmesi için mutlaka bir takım tedbirlerin alınması şart!
Dolayısıyla dindar bir gençlik yetiştirmek istiyoruz diyenlere "Bu kafayla mı?" diye sormadan edemiyoruz! Bu kafayla öylesine zor ki, birilerinin dindar gençlik yetişecek diye korkmasına hiç gerek yok!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.