Maaşallah Kral
Gizli güzel Van ya da Güzelliklerini gizleyen Van.
Belki hemen denilecek ki, Bir de gel şimdiki Vanı gör.
Evet şimdiki Vana gittim, gördüm ve önümüzdeki günler anlatmaya çalışacağım.
Vanın gizli güzellikleri derken ya da Güzelliklerini gizleyen Van derken, yeryüzüne indirilmiş nimetlerinden ve güzelliklerinden söz etmekteyim.
Allah dostları, dağları, gölü ya da denizi, kuşları, ovası, yiyecekleri, içecekleri ile tüm Cennet taamlarının tadılabileceği ve yetiştiği verimli coğrafyasından dem vurmaktayım.
Cenab-ı Hak verdiği nimetlerini kullarının üzerinde görmek ister. Şükür ister, Hak katından gelen her nimet emanettir ve emanete sahip çıkılmasını ister. Geçelim.
Depremden sonra Vana gitmek nasip olmamıştı. Hafta sonu gidip geldik. Deniz Fenerinin yaptığı yardımları yerinde görme imkânı bulduk.
Halen yardımlarını kesintisiz sürdüren Deniz Fenerinin dağıttığı eşyaları ve gıdaları muhtaçlara ulaştırdık. Depremzedelerle görüştük, dertleştik.
¥
İnsanı insana dost eden yüz güzelliği değil, yürek temizliği ve kalbî muhabbetidir, derler.
Van havaalanına indiğimizde bizi hem yüz hem yürek güzeli ve hem de kalbi muhabbetle dolu genç bir adam karşıladı.
Tanışma faslına geçtiğimizde isminin Maaşallah, soyadının Kral olduğunu söyleyince espri yaptığını zannetik ama değilmiş.
Dünyaya geldiğinde ninesi; Maaşallah, Maaşallah diye sevmiş ve öylece adı Maaşallah kalmış.
Nüfus memuru; Böyle isim olmaz deyince, babası da Muhsin olsun demiş.
Nüfus cüzdanındaki kaydı Muhsin olsa da herkes onu Maaşallah olarak biliyormuş. Biz de üç çeyrek gün Maaşallah diye diye epeyce zikretmiş olduk.
Maaşallahın ilginç bir deprem öyküsü var. Maaşallah Erciş depremine kadar normal bir esnafmış. İşini yapar, parasını kazanır ve hayatına devam edermiş.
Erciş depreminin olduğu gün çocuklarıyla Vanın Edremit ilçesinin güzel köşelerinden birinde piknik yapmaktaymış.
Herkes gibi onlar da günün tadını çıkarırken, birden aracının dağlarda gider gibi yerinde hareket ettiğini görmüş ve apartopar Vana doğru harekete geçmiş.
Lakin yollar geçit vermemiş, gökleri dumanlar kaplamış. İlk köye geldiklerinde feryatların, yıkıntıların arasında kalmışlar.
¥
Maaşallah artık bundan sonrasını hatırlamaz olmuş. Çocuklarını falan unutup, yıkıntıların arasından tek başına yaralıları çıkarmaya başlamış.
Her feryada koşmuş, kendini kaybetmiş insanları uyarmış, onları bir araya getirip; insanları, hayvanları kurtarmaya çalışmışlar.
Buldukları vasıtalarla yaralıları hastahanelere ulaştırmışlar. Kendisi de bir yaralıyı otomobiline alarak hastahaneye getirmiş.
İşte Maaşallah Kralın hayatı bu depremle değişmiş ve kendisini yardımlaşmaya adamış. Aracında yatıp kalktığını, depremden ancak birkaç gün sonra anlayabilmiş.
Maaşallah artık bir Deniz Feneri ve Vanda kurulu Van Cansuyu Derneğinin gönüllüsü olarak tüm Van halkının hizmetindeymiş.
Haydi denildiğinde; Nereye diye sormuyormuş Maaşallah. Biliyormuş ki; Bir yerde Maaşallaha düşen vazife vardır ve yerine getirmelidir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.