M. Şevket Eygi

M. Şevket Eygi

Fitneler tufanı

Fitneler tufanı

1. Her devirde fitneler olmuştur ama bu devir yaygın ve yoğun fitneler tufanı devridir.

2. Fitneler çeşitlere ayrılır: Açık fitneler, gizli fitneler.

3. Açık fitnelerin onda biri görünür, onda dokuzu suyun altındadır.

4. Fitnelerin her biri insanlar ve toplumlar için birer imtihandır.

5. Fitne ve musibetler karşısında ne yapılacağı Kur'anda, Sünnette, muteber din kitaplarında bildirilmiştir.

6. Fitnelere karşı Allahü Teala'dan sabır ve namaz ile yardım istenmelidir.

7. Uykuda olan fitneler vardır, onları uyandırmamak gerekir.

8. Müslümanların 1924'ten bu yana İmamsız ve Emîrsiz kalmış olmaları çok büyük bir fitnedir.

9. Birlik ve beraberlik içinde tek bir Ümmet olması gereken Müslümanların bölünüp paramparça olmaları ve birbirleriyle çekişen sürülere dönmeleri çok büyük bir fitnedir.

10. Allahı kemal sıfatlarıyla sıfatlandırmak ve noksan sıfatlardan tenzih etmek esası üzerine müstenid sahih imandan uzaklaşmak büyük bir fitnedir.

11. Kafirleri taklit etmek büyük fitnedir.

12. Dinde çıkartılan bid'atlar büyük fitnedir.

13. Müslümanların sekülerleşmesi öldürücü bir bid'attir.

14. Müslüman toplumun faize/ribaya batması büyük fitnedir.

15. Süslü camiler inşası ve bunların bilhassa sabah namazlarında boş olması büyük fitnedir.

16. İsraf, lüks, aşırı tüketim, saçıp savurma büyük fitnedir.

17. Müslüman kadın ve kızların açılıp saçılmaları, sözde tesettürlülerin ise alaca bulaca rengarenk kıyafetlerle nâmahrem erkeklerin dikkatlerini çok çekerek gezip dolaşmaları büyük fitnedir.

18. Birtakım ruhbanların Müslüman halkın paralarını toplayıp Şeriata uygun olmayan bir şekilde harcamaları büyük fitnedir.

19. Zekatların Kur'ana, Sünnete, fıkha, Şeriata aykırı şekilde toplanıp yine aykırı şekilde sarf edilmesi büyük fitnedir.

20. Dinde reform, dinde yenilik, dinde değişim yapılmak istenmesi büyük fitnedir.

21. Fazlurrahman'ın tarihsellik ve tatiliye mezhebi büyük fitnedir.

22. Camilere, erkek Müslümanları değil de, kadınları doldurmak için çalışmak fitnedir.

23. Resulullah Efendimizin (Salat ve selam olsun ona) hadislerini AB, Batı medeniyeti, Feminizm norm ve kriterlerine göre tasnif etmek ve ayıklamak çok büyük fitnedir.

24. Sarıklı Farmasonları Ümmet-i Muhammed'e din önderi, mürşid, necat ve i'tila kılavuzu olarak göstermek, onların peşinden ve izinden gidilmesini istemek büyük fitnedir.

25. Mukallidlerin ve cahillerin Kur'andan (veya meal ve tercümelerinden) hüküm çıkarmaları, Kitabullahın re'y ve heva ile tefsiri büyük fitnedir.

26. İmanın altı temel şartından biri olan Kaderin inkarı büyük fitnedir.

27. Bir kısım halkın biz hem Allahı ve Peygamberi severiz, hem de Tâğutu, Deccalı, Süfyanı severiz demeleri büyüt fitnedir.

28. Müslüman halkın ve gençliğin etkili nasihatlerden mahrum kalması ve bırakılması büyük fitnedir.

29. Haram yemenin; hırsızlığın, gulülün, soygunun, talanın, hortumlamanın, kara ve kirli servetlerin yaygınlaşması büyük fitnedir.

30. İslam, iman, Ümmet kardeşliğinin bozulması ve onun yerini fırka, hizip, cemaat taassubunun, militanlığının, holiganlığının alması çok ama çok büyük bir fitnedir.

Şu âhir zamandaki fitnelerin sadece başlıkları yazsam bir kitap olur. Yukarıdaki 30 madde ile yetiniyorum.

Bu dünya imtihan yeridir.

Yaşadığımız, mâruz kaldığımız fitneler dünya imtihanının sorularıdır.

Bu soruların cevaplarını Kur'andan, Sünnetten, Şeriattan, İslam ahlakından öğrenmeliyiz.

Kur'ana, Sünnete, Şeriata, İslam ahlakına, İslam hikmetine aykırı her şey hederdir.

Alimler, fadıllar, fakihler, mürşidler bildiklerini Müslümanlara söylemeli ve öğretmelidir.

Fitne dalgaları içinde boğulan halkı uyandırmamak, kurtarmaya çalışmamak da bir fitnedir..

Öyle Müslümanlar görülüyor ki, fitne yangınlarını söndürmek için alevlerin ve ateşlerin üzerine su yerine benzin döküyor.

Milyonlarca Müslümana, "Fitne Yangınlarını Söndürme Talimatnamesinin", maddelerini Kur'andan, Sünnetten, muteber din kitaplarından çıkartarak kim hazırlayacak.

Böyle bir talimatnameyi kimler milyonlarca adet bastırıp yayacak?

Emr-i mâruf ve nehy-i münker farzının terki de büyük bir fitne değil midir?

* (İkinci yazı)

Siyâsiyat

1. Ulvî ve muazzez olan din, süflî ve kirli siyasete âlet edilemez.

2. Ehliyetli, liyakatli, icazetli, tecrübeli, birikimli, muhlis, muktedir vazifeliler; Kur'ana, Sünnete, ahkâm-ı - şer'iyeye ve ahlak-ı islamiyeye aykırı yollarla olmamak şartıyla siyaseti dinî hizmetlere âlet edebilir.

3. Ekâbir-i Ümmetten Bediüzzaman Said Nursî "Euzü billahi mineşşeytan vessiyase" buyurmuşlardır.

4. Maddî veya mânevî dünya menfaatleri; yâni para, zenginlik, riyaset, şan, şeref, ün, alkış, benliğini tatmin için yapılan siyaset rahmanî değil, şeytanîdir.

5. İslam ahlakı arivizmi (ehil olmadığı halde, her yola baş vurarak ikbal avcılığı yapmak) kabul etmez.

6. Riyasete talip olmak haramdır.

7. Matlup olsa, ehliyet ve liyakati yoksa kabul etmek yine haramdır.

8. İktidar ve riyaset ateşten gömlektir.

9. Hüccetülislam ve Zeynüddin İmamı Gazalî hazretleri, Nizamiye üniversitesindeki kürsüsünü ve müderrisliği terk ettikten sonra Halilürrahman şehrinde Hazret-i İbrahim aleyhisselamın kabrinde Allaha üç söz vermiştir. Bunların biri, "bundan böyle sultanları, devlet büyüklerini ziyaret etmeyeceğim" idi.

10. Siyasette vefa yoktur.

11. Siyaset ve riyaset ateşten gömlek giymektir.

12. Siyasette sadece Resuller ve Nebiler (aleyhimüsselam) hatâ etmez, Allahın çizdiği sınırları geçmez.

13. Sıddikler adaletli siyaset yapmışlardır.

14. Nureddin Zengi ve Selahaddin Eyyubî âdil, muttaqi, sâlih, muhlis, müeyyed sultanlardı.

15. Kafkasya kahramanı Şeyh Şâmil âdil bir İmamdı.

16. Cezayirli Emîr Abdülkadir de âdil bir İslam reisi idi.

17. Hülefâ-i Râşidîn devrinden sonra Kur'ana, Sünnete ve Şeriata en uygun İslamî sistem Osmanlı devletidir.

18. Hulefa ve selâtin-i Âl-i Osmandan nicesi velidir.

19. Devletin adalet sistemi bozulduğu ve ahkam-ı şer'iyeden inhiraf edip ecânib kanunlarını kabul ettiği zaman doğru yoldan çıkılmıştır.

20. Riyaset ve iktidar şehveti, cinsel şehvetten 360 kere fazla ve şiddetlidir.

21. İslam'a dönmüş gibi görünmüş, gerçekte ise dönmemiş Abdullah ibn Sebe', İslam tarihinin en büyük fitnesini siyaset dairesi içinde çıkartmıştır.

22. Siyaset ikiye ayrılır: Rahmanî siyaset ile Tâğutî, Deccalî, Süfyanî siyaset.

23. İslam siyasetinde amaca ulaşmak için her metot ve vasıta mübah değildir, Tâğutî siyasette mübahtır.

24. Riyaset mevkiine bir ceket ile çıkan sâlih Müslüman, ayrılırken bir ceketle (bazen ceketsiz) ayrılır.

25. Gulül haramdır.

26. Beytülmal-i müslimîni israf edenler, hortumlayanlar, zimmetlerine geçirenler, âdil olmayan şekilde dağıtanlar merduttur.

27. Temiz olmayan bozuk bir toplum temiz şekilde idare edilemez.

28. Ehliyetli ve sâlih bir İmam'a biat ve itaat etmeyenler hür Müslümanlar değil, yularlarını şeytana vermiş süfehadır.

29. Müslümanlar, fert ve topluluk olarak yararlarına ve zararlarına olan şeyleri açık ve seçik şekilde bilmiyorlarsa onların iflah olması, necat bulması zordur.

30. Müslümanları bırakıp da kafirleri dost ve velî edinenlerin yaptığı siyaset şeytanîdir.

31. Siyaset konusunda Rabbanî ulemayı, fukahayı, kâmil mürşidleri bırakıp da insî şeyâtinin peşinden gidenlerin enfleri kazurattan hâli olmaz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
M. Şevket Eygi Arşivi