Bu nasıl bayram?

Bu nasıl bayram kutlaması?

Bu nasıl sevinç gösterisi?

Bayram havasını matem havasına döndürenler, ne kadar haklı şeyler söylerlerse söylesinler dertlerini anlatmakta çok zorlanırlar!

"Siz bizim hakkımızı vermezseniz, biz de size hayatı zindan ederiz" mantığı ile hareket edenler en haklı tezlerini bile kaybetmeye mahkûmdurlar!

Ne diyorlar?

Bayram kutlayacağız diyorlar!

Buyurun kutlayın deniliyor!

Bir zorluk çıkarılmadan "Buyurun kutlayın" denildi ya illa ki kavga niza çıkarmak isteyenler bu defa "Bir günlük kutlama ile yetinmeyiz günlerce kutlayacağız" diyorlar!

İdare biraz daha basiret sahibi olsa ve "Tamam kaç gün istiyorsanız o kadar kutlayın" dese ortalığı karıştırmak isteyenlerin hevesi kursağında kalacak ve ellerinden bir koz daha alınmış olacak ama idare de o basireti gösteremiyor!

Ve ortalık savaş alanına döndürülüyor!

Metrobüsler, otobüsler taşlanıyor!

Duraklar yakılıp yıkılıyor!

Parklar bahçeler harabeye döndürülüyor!

Ondan sonra da "Bakın sizin yasaklarınıza rağmen sokaklara indik ve kutlamalarımızı yaptık" deniliyor!

Hal böyle olunca da bizlere "Bu nasıl bayram kutlama?" diye sormak kalıyor!

Sahi bu nasıl bayram?

Böyle bayram mı kutlanır?

Bizim bildiğimiz bayramlar aradaki küskünlük ve kırgınlıkların ortadan kalkmasına vesile olur!

Bayram vesilesi ile aradaki dargınlıklar sona erer!

Ama son yıllarda tanık olduğumuz uygulamalar ile ne dargınlıklar ortadan kalkıyor ne de küslükler ve kırgınlıklar sona eriyor!

Aksine araya daha büyük anlaşmazlık konuları giriyor!

Kavga gürültü ortamında insanlar hayatlarından oluyorlar!

Tabir caizse "Kim vurduya" gidiyorlar!

Ortamı giderek daha fazla germenin, aradaki anlaşmazlık konularını daha fazla artırmanın kimseye yararı olacağını sanmıyoruz!

Bu tür gerginlik politikalarından medet ve yarar umanların işin sonunda zararlı çıkacakları aşikâr!