Siyer-i Nebi kapitalizmin bir oyunudur arkadaşlar
Diyor ki aklı başında, okumuş yazmış, üstelik vaktiyle yüksek sanatla iştigal etmiş solcu siyasetçimiz (daha doğrusu, demeye getiriyor): Bu iş, küresel kapitalizme ve sömürü düzenine yarayacaktır, emekçiler zarar görecektir...
Hangi iş?
Hangisi olacak? 4+4+4 elbette...
Eğitimin kesintisiz ve geçişe imkân tanıyacak şekilde düzenlenmesi küresel kapitalizmin işine nasıl yarayacak? Sömürü düzeni buradan nasıl bir çıkar elde edecek?
Marx bu konuda ne diyor?
KESK üyeleri Meclise yürüme ısrarını sürdürerek, aynı zamanda küresel kapitalizme karşı soylu bir direniş mi sergilemiş oluyorlar?
Bu mudur?
Eh, solcuysan, iki slogan ezberlemişsen, AK Partinin başımıza gelmiş en kötü şey olduğuna inanmışsan yahut inandırılmışsan, böyle kulplar bulacaksın elbette yapılan doğru işlere...
Bol bol terminoloji konuşturacaksın...
Bol bol jargon patlatacaksın.
Ne işçiler anlayacak ne dediğini, ne de çıkarlarını savunduğun halk...
Bedavadan aydın sayılacaksın.
Küresel kapitalizme karşı çıkıyorlar, emekçinin hakkını savunuyorlar, iyi yapıyorlar da... Küresel kapitalizm biraz da, ne birazı, daha çok yüksek faiz uygulamasından nemalanıyor. Merkez Bankasının artırdığı her puan emekçinin cebinden eksiltiyor... Ama 4+4+4 uygulamasına karşı Çanakkale savunması yapan salim arkadaşlar, Erdem Başçıyı değil de, faiz lobisini hiç üzmemiş eski başkan Durmuş Yılmazı tercihe şayan buluyor.
Neden?
Kemal Bey de şekvacıymış yeni başkandan...
İngiltereye gidip geldikten sonra mı böyle oldu? Bilmiyorum...
Fakat, şu küresel kapitalizm işini bir anlatsın salim arkadaşlar. Nasıl olacak bu iş? İliğimizi kemiğimizi kesintili üzerinden nasıl sömürecek bu acımasız sistem?
Bir de daha sinsi olan neo-liberalizm vardı.
BDPli bir milletvekili, 4+4+4ün neo-liberal sistemi tahkim edeceğini söylüyordu.
Bu nasıl olacak?
Din eğitiminin seçmeli olması, isteğe bağlı olarak Siyer okutulması neo-liberal sistemi neresinden tahkim edecek?
Eskiden, isteğe bağlı olmadan, zorla, birtakım yabancı büyüklerin hayatını ezberletiyordunuz. Ezberlemeyenlerin canına okuyordunuz. Peygamberimizin hayatının öğretilmesi mi neo-liberal sistemi palazlandıracak?
Bırakın onu bunu da, küresel kapitalizm nedir, sömürü düzeni nasıl işlemektedir, neo-liberal sistem referanslarını nereden almaktadır, bize bunları anlatın.
Cahiliz...
Kavramsal düşünemiyoruz...
Kitap neyin bilmeyiz.
Hiç Marx okumadık.
Mesela, eski saygın komutanlarımızdan biri, AK Parti iktidarıyla birlikte Türkiyede bir Araplaşma temayülü oluştuğunu ve bu sinsi tehlikeye karşı topyekûn seferberlik başlatmamız gerektiğini öğütlüyordu.
Küresel tehdit, Arap yarımadası üzerinden gelebilir mi?
Böyle bir ihtimal var mı?
Maocu cenah da, kaç yıldır, kapitalizm eşittir cemaatler eşittir sömürü düzeni tezini işliyor...
Böyle bir şey mümkün mü?
Bilelim.
Bilelim de, hep birlikte Tandoğan meydanına çıkalım.
Değerli şantör Zülfü Livaneliyi de alalım... Kalabalıklara yiğidim aslanım çektirsin.
28 Şubat sürecinde böyle yapmıştı. Kalabalıkları coşturmuştu. Çok hoş olmuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.