“Sınav sonrası herhalde biraz rahatlamışsınızdır” diyeceğim ama, stres devam edecek, çünkü bu “seçme” sınavı idi, şimdi sırada “yerleştirme” sınavı var.. Daha 2 ay dişlerinizi sıkacaksınız biliyorum.
Sahi, bu imtihan o kadar da önemli mi? “Hayat memat meselesi” mi bu iş? Yok canım.
İmtiahn hiç bitmeyecek ki aslında. Hep seçeceksiniz ve sonunda bu tercihleriniz sonunda sizi cennet ya da cehennemde bir yere yerleştirecekler ve ebediyyen orada kalacaksınız..
Helal, haram, sünnet, mekruh, müstahab, mendup... Yaşadığınız sürece hep bir şey seçecek ve karşılığını göreceksiniz..
Unutmayalım ki, bu dünyada yaptığımız ve yapmamız gerekirken yapmadığımız her şeyden hesaba çekileceğiz..
Sahi, din günüde hesaba çekileceğiniz kitabı okudunuz mu? Okudunuzsa anladınız mı? Anladınızsa gereğini yapıp, bu hakikati insanlara duyurdunuz mu?
Biliyorsunuz Allah, (cc) cahil ve zalim bir topluluğa hidayet vermeyecek.
Ve biliyor olmalısınız ki, biz Hakk’ın yeryüzündeki gören gözü, işiten kulağı, tutan eli ve haykıran sesi olmakla emrolunduk.. Hiç kimse dünyada olup biten şeyleri görmezden, duymazdan, bilmezden gelme hakkına sahip değildir. Ve herkes, bu dünyada yaptığı ve yapması gerekirken yapmadığı, söylediği ve söylemesi gerekirken söylemediği her şeyin hesabını verecek.
Kur’an-ı kerim “Oku” emir ile başlar.. Ve o kitap der ki, “Bu kitap ancak anlayış sahipleri için hidayet ve şifa kaynağıdır.”
Kur’an-ı Kerim okuduğunda “Amernna ve saddakna” diyoruz ya, bu, bu anlamda “Okudum, anladım, kabul ettim” demektir..
Gerçekten bu görevinizi yerine getirdiniz mi?
Unutmayın, bu imtihan ömür boyu sürecek. Yaptığınız her şey, söylediğiniz her söz kaydediliyor. Kiramen Katibin fişliyor.. Ama insanlar, güvenlik kamerasından, polisin dinlemesinden daha çok korkuyorlar ve onu daha ciddiye alıyorlar..
Bu tıpkı, üniversite sınavını, din günü hesabından daha fazla önemsediğimiz gibi. Anne babalar, çocuklarının üniversiteye girmek için çalıştığı kadar kendileri cennete girmek için çalışıyorlar mı?
Peki, onlara kim dedi ki, “Üniversiteye girmek, cennete girmekten daha zordur” diye?..
Şimdi gençler küçük bir sınavdan çıkıyorlar ve büyük bir sınava hazırlanıyorlar..
Bu imtihan, büyük imtihan için bir basamak, bir fırsat oluşturuyorsa, ne mutlu onlara..
BU ARADA
Sahi bu arada 4+4+4 Meclis’ten geçti değil mi? Hem de Kur’an-ı Kerim seçmeli ders oldu. CHP’ye ve onun şürekasına inat..
Keşke bu yasa Meclis’ten bu kadar kolay geçmeseydi. Meclis’i sokağa taşıyanlar ya da sokaktan Meclis’e yürüyenlerin niyetleri, kullandıkları söylem, eylem biçimi daha fazla tartışılsa, gözlemlenseydi toplumda.. Şecaat azederken, asıl niyetler daha açık bir şekilde çıksaydı ortaya.. Dine ve dindarlara olan öfkelerini biraz daha kussalardı.. Toplumsal hafıza biraz daha canlı tutulsaydı. Ama geçmiş olsun, bu varta da atlatıldı.
Neyse, üniversite giriş sınavları için de bu sınav dönemi bir final olacak inşallah.. Hele şu dershaneler bir okula dönüşsün, üniversite sınav sistemi değişsin, daha iyi olacak..
Eski köye yeni adet getirmek gerek.. 19. YY sonrasının savaş yıllarında, komünizm, kapitalizm ve faşizmin gölgesinde şekillenen ideolojiler, kavram ve kurumlarla 21. YY’ı anlamak, bu yüzyılın sorunlarına çözüm üretmek mümkün değil..
Madem eğitimden kapı açıldı, şu resmi ideoloji dayatmasından, okulları tek tip insan harasına dönüştüren, sistematik geri zekalı ve biyonik robotlara dönüştüren tevhid-i tedrisat faşizminden gençliğin kurtarılması gerek.
31 Mart bu sene nasıl sesizce geçiştiriliverdi öyle.. Hani irticai ayaklanma falan, filan.. CHP’liler pişkinliği bırakıp utanmaya mı başladılar yoksa?..
Erdoğan CHP’lileri oyalayacak, top oynayacakları mayınlı bir tarla için yeni bir şeyler bulmalı, yoksa adamların ne yapacaklarını bilmemenin verdiği rahatsızlıklara nereye, nasıl, ne zaman saldıracakları belli olmaz. Bunun için Erdoğan’a iyi bir sosyal psikoloji danışmanı gerek.
Selam ve dua ile..