“Dinde zorlama yok, bunu nereden çıkardınız? Ben bir baba olarak asla çocuklarıma namaz kılması için baskı yapmam... Bu durum çocuğun dinden soğumasına sebep olur!” kaypak mantığına sahip olanlar, ne yazık ki bir gerçeği göz ardı yapmaktadırlar. O gerçek, tüm Müslümanların kulluk kitabının Taha suresinin 132. ayetidir.

“Ailene, akrabalarına, halkına, ümmetine namazı, muntazam kılabilecekleri bir düzen kur, namaz kılmalarını emret, namazlarını kıldır, imamlık et. Kendin de namaza sabırla, metanetle devam et. Senden ekmek, aş istemiyoruz. Güzel akıbet takva ehlinindir, Allah’a sığınan, emirlerine yapışanların, günahlardan arınıp, azaptan korunan, kulluk ve sorumluluk şuuruyla, haklarına ve özgürlüklerine sahip çıkarak şahsiyetli davranan, dini ve sosyal görevlerinin bilincinde olan müminlerindir.” Tefsirli meal.

Eğer inancımızı ortaya koyarak namaz gibi bir ibadeti düşünecek olursak, özet halinde karşılaşacağımız diğer gerçekleri şöyle sıralayabiliriz:

1. Namaz ibadetinin günahları gidereceğini bizzat Kur’an haber verir. Hud suresi/114.

2. Rabbimiz, namaz kılan kulunu, namaz kılma esnasında özel olarak izler. Şuara suresi/218

3. Dinimizde kardeş olacağımız insanların temel özellikleri, günahlarına tevbe etmeleri, namaz kılmaları ve zekat vermeleridir. Tevbe suresi/11

4. Kişinin, Rabbimizle yaptığı ilk antlaşma ilk akit elbette ki tevhit kelimesidir. İkinci ise o kişinin namaz kılmasıdır. Yani Lailahe illallah diyen bir insanın, mü’min olduktan sonra yapacağı ilk iş, namaz kılmasıdır. İbrahim suresi/31

5. Eğer biz insanlar yaşadığımız evlerde, hayat sürdüğümüz yerlerde, sokaklarda ve yeryüzünde, hayatımızı yaşarken namaz kılsaydık, bu topraklar üzerinde haram ve günah işlemez olurduk. Çünkü kılacağımız namaz, günah ve haramlara müsaade etmezdi. Ankebut/45

6. Bugün yaşadığımız ülkede her çeşit günah işleniyor. Konuşulduğu zaman da yüzde doksan dokuzu Müslüman deniliyor. Cins cins günahlar isyanlar hayatımızın her tarafını kuşatmışsa, bunun yegane sebebi namazın kılınmamasıdır. Şimdi birisi kalksa ve dese ki: Namaz kılanlar da her türlü kötülüğü ve günahı işlemiyor mu? Bu sorunun cevabını, bizzat Peygamberimizden dinlemeliyiz. Bir adam gelerek: Ey Allah’ın Resulü, falan adam gece namaz kılıyor, sabah olunca da hırsızlık yapıyor... Efendimiz şöyle buyurdular:

- (Merak etme) o namaz o adamı pek yakın bir zamanda söylediğin o günahtan kurtaracaktır..). Gerçekten de adam işlediği günahı belli bir zaman sonra namaz sebebi ile terk etmiştir.. Muhtasar ibn Kesir: 3/38

7. Netice olarak Rabbimizin bizlere bahşettiği ömür sermayesini, israftan koruyucu, hayatımız boyunca yaptığımız ve yapacağımız tüm işleri, hizmetleri tıpkı bir ibadet hüviyetine çevirici, kendisini terk etme konusunda ciddi hiçbir mazeretin olmadığı, imandan sonra ikinci sırayı alan namaz, her akıl baliğ yaşını idrak etmiş, kadın, erkek, amir memur, köylü, şehirli, zengin, fakir, bakan, başbakan, Müslüman olan herkes üzerine kesin olarak farzdır.