Mevsim, düğün ve sünnet mevsimi
Geçenlerde çocuklarda sünnetin gerekliliği ve gereksizliği üzerine bir tartışmaya şahit olmuştum. Mesele epey tartışıldı; fakat tartışanlar arasında işin uzmanı yoktu. Baktım herkes karakucak bilgilerle donanmış. Bir iyilik yapayım bari diye ben de işi uzmanına sordum.
Prof. Dr. Hayrettin Karaman hocamızın oğlu, Prof. Dr. İhsan Karaman, üroloji uzmanıdır ve sahasında sayılı isimlerdendir. Sünnet meselesine de her bakımdan hakimdir. Ben bir soru sordum, o bir sürü cevap verdi ve şunları anlattı:
Sünnetin gereksizliği ve zararlarından bahisle aleyhinde olanlarla, sünnetin faydalarını savunan taraftarların tartışmaları eskiden beri süregelmektedir. Bugün, dünya erkek nüfusunun yaklaşık 1/6’i sünnetlidir. 1990 yılında ABD’de yeni doğan erkeklerin % 80’inin sünnet edildiği tahmin edilmektedir. Böylesine yaygın bir tıbbi işlemin ve sosyolojik vakıanın, özetle de olsa, tüm yönleriyle anlatılması lazımdır.
Antropologlar, sünnetin başlangıcı hakkında görüş birliğine varamamıştır. Sünnetin tarihini M.ö. 15000 yıllarındaki taş devrine kadar götürenler varsa da, Antropolog Ashley Montagu’nun da savunduğu gibi, 6000 yıl önce antik Mısır’da sünnetin var olduğu bilinir. 4000 yıl önce Eski Ahit’te ise, doğumun sekizinci gününde dinî sünnet uygulamasına atıf yapılmıştır. Eski ve Yeni Ahit’te, sünnete yapılan çok sayıda atıf vardır.
Hastalıklara karşı profilaksi amacıyla rutin yeni doğan sünnetinin yaygınlık kazanması 19. yüzyıla rastlar. özellikle İngilizce konuşulan ülkelerde sünnet, kısa sürede kabul görmüştür. 1989 yılında Amerikan Pediatri Akademisi'nin sünnetle ilgili görev komisyonu, yeni doğan sünnetinin potansiyel tıbbi faydaları ve avantajları üzerinde önemle durur.
Bize göre sünnet, ya çocuğun ne yapıldığını anlayamayacağı ve yabancıyı tanıyamayacağı kadar erken dönemde (tercihen doğumu takiben veya ilk iki yaşın içinde), ya da sağlıklı iletişim kurulabilecek çağa geldiğinde (6-7 yaşından sonra) yapılmalıdır. Ara yaşlarda ise, çocuğa sünnetin gerekliliğini anlatmak, ondan anlayış beklemek ve rahat bir cerrahi girişime izin verecek sükûneti sağlamak oldukça zordur.
Toplumumuzda dinî inanç ve gelenekler sebebiyle uygulanan sünnet, korkularıyla, törenleriyle, hediyeleriyle çocuğun dünyasında önemli bir yer tutar. Sünnetin uygulanmasındaki yanlış tutumlar, sünnet hataları, çocuğun duygusal gelişiminde olumsuz etkiler bırakabilir. Bu nedenle, sünnetin tören kısmına verilen önem kadar, tıbbi ve ruhsal yönlerine de eğilmek gerekir.
Sünnetten önce çocuk, gerçek bilgilerle bilgilendirilmelidir. çocuklara; “Sünnet olmayacağı, iğne veya kesme gibi işlemler yapılmayacağı, sadece muayene olacağı” şeklinde kandırmalar sıklıkla yapılmaktadır. Daha sonra çocuk gerçekle karşılaştığında korku ve tepkisi daha fazla olmakta, ayrıca ebeveynine ve hekime güveni sarsılmaktadır.
Toplu sünnet uygulaması da ayrı bir eleştiri konusudur. Toplu sünnetlerde her çocuğa gerekli duygusal ve teknik özenin gösterilmesi, her çocuk için ayrı steril alet temini zordur. Kargaşa ortamında hatalı sünnet, enfeksiyon ve diğer komplikasyonların oluşma ihtimali daha fazladır. Bu sebeplerle toplu sünnet uygulamasından kaçınmak gereklidir.
Sünnet önemli ve hassas bir cerrahi işlemdir. Ancak uygulamada oldukça hafife alınmakta, resmi sağlık kuruluşlarında bile sünnetler hemen daima en deneyimsiz ve kıdemsiz hekimlere ve ciddi süpervizyon olmadan yaptırılmaktadır.
Toplumsal uygulamada sünnetlerin büyük kısmı “sünnetçi” adıyla bilinen ve çoğunluğu yeterli tıbbi-cerrahi bilgiden yoksun olan kişilerce yapılmaktadır. Bu kişilerin tercih edilme nedenlerinden biri de, işlerini çok süratli ve pratik biçimde halletmeleri, buna karşılık doktorların sünnetinin uzun sürmesidir.
ülkemizde sünnete aday popülasyonun çokluğu ve sağlık sisteminin her sünnet adayını hastaneye yatırma imkânı vermemesi de dikkate alındığında, sünnet yapan hekimlerin de lokal anestezi altında uygulanabilecek, pratik, hızlı ve sağlıklı bir sünnet yöntemini tercih etmeleri, uzun vadede, sünnet yapanların “sünnetçiler”den daha ziyade “hekimler” olmasını sağlayacaktır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.