Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Meslek taassubu değil mason kardeşliği!

Meslek taassubu değil mason kardeşliği!

Başbakan Erdoğan Pakistan’a iner inmez, Pakistanlı bir grup doktor, Mehmet Haberal adındaki şahıs için özgürlük istemişler.

Başbakanımız da doktorların talebini, “meslek taassubu” olarak değerlendirmiş. Nezaketen öyle söylemesi gerekirdi.

Yoksa adım gibi biliyorum ki, başbakan içinden şunu demiştir:

“Hadi be şurdan, ayranınız yok içmeye, taksiyle gidiyorsunuz Silivri’ye.”

..............................

Bizdeki masonlar gibi, daha doğrusu dünyadaki masonların tamamı gibi, Pakistanlı masonların da tuzu kurudur.

Tuzu kuru insanlar için sadece bu dünya vardır. Başka bir âlem, onların ilgi ve inançları dışındadır.

Kendileri dışında ister canlı, ister cansız olsun, görünen ve görünmeyen tüm nesneler; onların duygu, düşünce ve eylemlerinin haricindedir.

Mesela Çin’de kuaföre giden bir masonun tırnağına pedikürcü az zarar verse ve kuaförden şikâyetçi olsa, dünyanın her yerindeki masonların haberi olur.

Böylesine ciddi bir iletişim ve kardeşlik duygusuyla birbirlerine bağlıdırlar.

Ha ne var masonlardaki şu birlik, beraberlik ve kardeşlik, biz Müslümanlar arasında gelişseydi.

Yine dünyanın neresinde olursa olsun, bir masonun iflas ettiği, fakir düştüğü, çaresiz ve kimsesiz kaldığı duyulmamıştır.

........................

İslam dininin bütünü, Kur’an-ı Kerim’in pek çok ayeti, Peygamber Efendimiz (s.a.v.) hayatı ve hadislerin yine pek çoğu, “İslam kardeşliğinden” “Müslüman kardeşliğinden” dem vurur ama masonlar kadar birlik ve beraberlik içerisinde değilizdir.

Dilimin freni daha fazla patlamadan “u dönüşü” yapayım.

Önce Pakistan üzerine birkaç laf edeyim, sonra iki ülke masonlarının dayanışmasına dair geçmişten bir örnek anlatacağım.

Pakistan halkı bizi, biz de Pakistan halkını sever ve sahip çıkarız. Herhalde bundan kimsenin şüphesi yoktur.

Mesela Pakistan’da hiç doktor yüzü görmeyen kesimler var biliyor musunuz?

Türkiye’nin iç işlerine karışacak kadar kendilerini güçlü zanneden bu doktorlar, kendi halkıyla ilgilenseler daha iyi bir iş yapmış olmazlar mı?

Yıllardır bizim; “insaflı, vicdanlı ve hamiyetperver doktorlarımız,” rızayı ilahi için Pakistanlıların sağlıklarıyla ilgilenir.

Hatta öyle bölgeler vardır ki, doktor denilince akla Türkiyeli doktorlar gelir ve hastalarını teselli ederken şöyle derler:

“Türkiye’den doktorlar gelip seninle ilgilenecek, biraz sabret.”

Bu çok bilen Pakistanlı doktorlar, önce kendi insanlarına yardımcı olmalılar.

.....................

Daha birkaç ay öncesine kadar Pakistan’ın hiç doktor yüzü görmeyen en ücra köşesine Deniz Feneri Derneği, Ahmet Şişman adını verdikleri sağlık ocağı açmıştı.

Bölge valisi şöyle demişti:

-“Sizler sanki yardım melekleri gibisiniz. Çaresizlik ve hastalıktan gözümüzü açamıyorduk, Türkiye yine imdadımıza yetişti Allah razı olsun.”

Neyse, Pakistan’da yaşayan vatandaşlarımızdan gelen bilgilere göre, Pakistan mason locasına kayıtlı oldukları tahmin edilen bu grup, ağabeylerine sahip çıkmışlar. Haklılar.




Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Öztürk Arşivi