M. Şevket Eygi

M. Şevket Eygi

Zina serbest kürtaj yasak

Zina serbest kürtaj yasak

MÜSLÜMAN çoğunlukla bazı azınlıklar kürtaj konusunda zıt ve karşıt fikirlere ve görüşlere sahipler. Bu konuda anlaşmaları, orta bir yol bulmaları mümkün değil.

Müslümanlar kürtajın cinayet olduğunu ve yasaklanmasını istiyor.

Karşı taraf bedenimiz bizimdir, istediğimiz gibi yatar kalkarız, gebe kalırız ve çocuk aldırırız (öldürürüz) diyor. Onlara göre kürtaj bir hürriyet.

Katolik Kilisesi de kürtaja karşıdır, Papa, kürtaja kesinlikle izin vermeyiz dedi.

Ana karnındaki bir çocuk, dünyanın en korumasız yaratığıdır. Onun vahşice öldürülmesi hürriyetse, böyle bir hürriyet anlayışının yapmayacağı yoktur.

Ceza Kanunundan zina suçu ve bu suça verilen ceza kaldırıldıktan sonra ülkemizde seks suçları patlamıştır.

Kürtaj bayağı bir sektör haline gelmiştir.

Doktorlar tıp etiğine göre hastalarının gizli hallerini açıklayamazlar.

Büyük Millet Meclisi bir komisyon kursun, hasta ismi vermemek şartıyla jinekologlar, hastane sorumluları sorgulansın.

Bir yılda ne kadar kürtaj yaptırılmaktadır?

Bu işin parasal yönü nedir?

Kürtajda en düşük yaş kaçtır?

Kürtaj meselesi ele alınmışken bekâret kemeri tamiri konusuna da (isim vermeden) eğilinse faydalı olur sanıyorum.

Bundan sonra Türkiye'nin ahlâkı düzelir mi?

Pek sanmıyorum.

İnsanlar günah işleyen yaratıklardır. Önemli olan günahları büsbütün önlemek değildir. Günahları azaltmak ve açıkta küstahça işlenmemelerini sağlamaktır.

AB norm ve standartlarına göre zina ahlâksızlık ve suç değilmiş... Biz Müslümanlar için AB standart ve kanunlarından önce Allah'ın kanunları gelir.

Bursa gibi bir şehrimizde yaz aylarında Kültür Parkı geceleyin bir açık hava genelevine dönüyorsa artık iş bitmiş demektir.

Ar, namus, şeref, iffet şişeleri bir kere taşa çalınmayagörsün, tamiri çok zordur. Tamir edilse bile çatlak bir şişe olur...

Şehvetler galeyana gelince onları zapt etmek kolay olmaz.

Kanunlar, nizamlar, uygulama hep cinsel serbestlikten yanadır, cinsel azgınlıklar teşvik edilmektedir.

Sabah ezanlarında yataklarından kalkıp, Allah'ı anmak için camilere gidecek iradeye sahip olmayan Sünnî Müslüman çoğunluğun kürtaj konusunda köklü bir muhalefet yapacağına inanmıyorum.

Kürtaj taraftarlarının bir kısmı yüklü rantlar için sokaklarda feryat ediyor.

Kürtaj aleyhtarları için maddî, parasal rant yok ama mânevî rant var. Müslümanların çoğu, çok dünyevileştikleri için manevî ranttan anlamazlar.

Her neyse... Ne yapabileceksek yapalım ve kürtaj yasağı konusunda hükümeti destekleyelim.

Lakın zinanın tekrar suç sayılmasını sağlamak için de çalışalım, baskı yapalım.

Zina serbest kalacak, kürtaj yasaklanacak... Böyle bir şey gülünç olmaz mı? Dipsiz kile boş ambar...
"İkinci yazı"
İslam medreseleri açılmalıdır

BAŞTA Süleymaniye ve Fatih sahn medreseleri olmak üzere binlerce İslam medresesi hâlâ kapalı tutulacak ve Heybeliada'daki Rum Ortodoks papaz yetiştirme mektebi açılacak...

İşte bu olmaz.

Ben şahsen Rum mektebinin açılmasına karşı değilim ama bir şartla: İslam medreselerini de açacaksınız.

Bu medreselerin hâlâ kapalı tutulması büyük bir lanete ve uğursuzluğa sebep olmaktadır.

İmam hatip mektepleri var ya!

Onlar İslam medreselerinin yerini tutamaz.

İslam medreselerinde âlet ilimleri ve 'âli ilim'ler okutulur...

Mükemmel Arapça, ardından akait, fıkıh, usul-i fıkıh, usul-i tefsir, usul-i hâdis... Siyer, kelam, ahlâk-ı İslamiye...

İslam medreselerinin açılmasını kimler istemiyor?

Sebataycılar istemiyor.

Kripto Yahudiler, Kripto Hıristiyanlar istemiyor.

Pakraduniler istemiyor.

Masonlar istemiyor.

Kemalistler istemiyor.

Vesayet rejimi taraftarları istemiyor.

Tatlar, Kırımçaklar istemiyor.

Ateistler istemiyor.

İşin garip tarafı, bir kısım reformcu, yenilikçi, değişimci, Fazlurrahmancı, Afganîci, Abduhçu ilahiyatçılar da istemiyor.

Vehhabîler de istemiyor.

Safevîler de istemiyor.

İstemezlerse istemesinler. Bu medreselerin mutlaka açılması gerekir.

Vakıflar bu medreselerin masraflarını karşılamaya mecburdur.

Bu medreselerde, kapatıldıkları zamanda ne okutuluyorsa o dersler okutulacaktır. Fazlası da olacaktır.

Bu medreselerden yeni Şeyhülislam Mustafa Sabri'ler, yeni Düzceli Zahid el-Kevserî'ler, yeni Elmalılı Hamdi Efendi'ler, yeni Gazalî'ler yetişecektir.

Bu medreselerin üstün ve parlak mezunları Arapça kitaplar telif edecektir.

Bu medreseler, eskiden olduğu gibi Ehl-i Sünnet medreseleri olacaktır.

Bazı cahiller bu dediklerimi anlayamaz.

Ümmetin feraset, ilim, irfan sahipleri bu medreselerin açılması için var güçleriyle çalışmalıdır.

Reformcular, bid'atçiler, fıkıh ve mezhep düşmanları, Kemalist ilahiyatçılar, Necdîler, Rafızîler, Pakradunîler istemezlerse istemesinler.

Akıllarını cami mikrofonlarına, hoparlörlere, kışın kaloriferlere, yazın klima cihazlarına, mihrabın iki tarafına asılmış pilli berbat ve ucuz Çin saatlerine, 150 desibellik haykırışlara, yeşil boyalara takmış olanların gündeminde İslam medresesi yoktur.

Bu medreseler açılmazsa Müslümanların geleceği yoktur.

Önceki ve Sonraki Yazılar
M. Şevket Eygi Arşivi