Toplumda İmam Hatip Algısı
Türkiye İmam Hatipliler Vakfı (TİMAV)’ın Türkiye genelinde yaptırdığı ''İmam Hatipliler Algısı'' araştırması sonuçlandı.
26 İl’de 3689 kişinin katılımıyla gerçekleştirilen bilimsel çalışma; sosyal, siyasal ve toplumsal yapımızla ilgili çok önemli ipuçları veriyor.
İmam Hatip Liseleri’ni “Kur’an Kursu” gibi gören veya bu okulları sadece “Din Okulu” kabul eden kesimler için, bu araştırma çok anlamlı dersler içeriyor.
Akademisyenlerin yürüttüğü araştırmanın yöneticilerinden Selçuk Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ertan Özensel, araştırma sonuçlarının İmam Hatip Liseleri’nin toplumda “dini kültür takviyeli eğitim kurumları” olarak kabul edildiğini gösterdiğini söylüyor.
Gerçekten de, imam hatipler “dini dersleri” ağırlıklı olarak gören ama diğer okullarda okutulan tüm dersleri de eksiksiz alan bir eğitim yuvasıdır.
Başka bir ifadeyle, bir eğitim kurumu olarak imam hatiplerin fazlası var, eksiği yoktur.
***
Cumhuriyeti ve laikliği savunduğunu iddia edenler, her nedense imam hatip liselerini bir türlü içlerine sindiremiyorlar.
Bunun sonucu olarak, mezunlarını da içlerine sindiremiyorlar.
Bunun gerekçelerini sıralarken, güya bu okulların sadece “din okulu” olduğunu, “tek taraflı” bir öğretim ve eğitimden geçtiğini ileri sürüyorlar.
Hatta bu yüzden, imam hatiplileri toplumu bölen, cephe oluşturan, kamplara ayıran birer unsur olarak görüyorlar!
Onlara göre, bu okul mezunları, modern bilimlerden uzak, sosyal ve kültürel gelişmelere yabancı, çağın yeniliklerine kapalı ve gelişmelerin önünde engel olan bireyler olarak yetişiyorlar!..
Hatırlayın, bir zamanlar Türkiye Barolar Birliği Başkanı sıfatıyla müteveffa Av.Özdemir Özok; imam hatiplileri mantık ve sosyoloji okumadıkları için çağın gerisinde kalmakla suçlamamış mıydı?
Oysa, bu ve bunun gibi düşünen peşin fikirliler, zahmet edipte en yakın bir imam hatip lisesini ziyaret etselerdi, bu okullarda en az diğer okullardaki kadar mantık, sosyoloji ve psikoloji dersleri okutulduğunu bizzat görmüş olacaklardı!..
***
Aralarında, zamanın Hürriyet Başyazarı Oktay Ekşi ve TGD Başkanı Nail Güreli’nin de bulunduğu bir mecliste imam hatipliler hakkında olumsuz kanaatler serdeden zevatın, hiçbir gözleme, yakîn bilgi ve bilimsel veriye dayanmadan sarf ettikleri sözler karşısında hayrete düşmüş ve şu soruyu sormuştum:
“Siz hiç herhangi bir imam hatip okulunu ziyaret ettiniz mi? Oradaki öğrenci ve öğretmenleriyle oturup konuştunuz mu?”
Verdikleri cevap pişkince “hayır” olmuştu.
Bunların gözündeki imam hatip okullarıyla halkın gözündeki imam hatip okulları tamamen farklı olduğu bundan da anlaşılıyordu.
Kişi bilmediğinin düşmanı olurmuş!
Bunlar bilmeden düşmanlık yaptıklarının farkındalar mı acaba?
Yoksa düşmanlıklarını bilinçli mi yapıyorlar!?
Oysa halkımız, bu okulları yakından görüyor, tanıyor ve inanıyor…
Yaşatmak ve güçlendirmek için de her şeyini feda ediyor!..
Dün bu okullara sahip çıktı, bugün de sahip çıkıyor…
Düşünün, katsayı sebebiyle üniversite yolu kapalı olduğunu bile bile çocuğunu imam hatibe gönderip öğrencisizlikten kapanmasına engel olmak az fedakarlık mıdır?!
Ankette sorulan “imam hatipler kapansın mı?” seçeneğine verilen %62’lik “kesinlikle hayır” cevabı, işte bu sahip çıkışın bir ifadesidir.
***
Son olarak, anketi yorumlayan Doç.Dr.Ertan Özensel’e kulak verelim:
''Türk toplumu İHL meselesini sadece bir eğitim meselesi olarak görmemektedir.
İHL'nin diğer eğitim kurumlarıyla eşit şartlarda rekabet etmesi, bu ideolojik ayrışmayı ortadan kaldırabilir.
Araştırma sonuçlarına göre, “zorunlu din eğitimi” orta öğrenimde desteklenmekte, Aleviler için de İHL gibi kurumların açılmasına toplum büyük oranda destek vermektedir.
İHL'lerin bir model olma özelliği, hem din eğitiminde hem genel eğitim sistemi içerisinde vurgulanmıştır.''
Bunlar çok önemli veriler ve dikkate değer tespitler.
Öyle anlaşılıyor ki, bazıları içlerine sindiremese de, imam hatiplilerin yıldızı giderek daha da parlayacaktır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.