Amerika’nın Cumhuriyetçi Partisi başkanlık yarışındaki adayını kesinleştirdi. Pazartesi günü yapılması gereken parti kurultayı ile sembolik adaylık teklif-kabul seromonisi ülkeyi vuran Isaac Fırtınası sebebiyle Salı gününe kaldı. Kurultay Florida eyaletinde toplandığı ve Florida’nın da fırtınanın merkezinde olmasa da etkisi altında olduğundan bu erteleme zorunlu bir geciktirmeydi.


Florida eyaleti ingilizcede ‘sallanan oy’ olarak adlandırılan henüz kararını vermemiş, gelecek seçimde Cumhuriyetçileri de Demokratları da seçmeye yönelebilecek kararsızları içerdiğinden de Cumhuriyetçi Kurultayın burada yapılması önemliydi. Kurultayın ağır toplarının vereceği konuşmaları üç gün sürecek toplantılara dağıtmışlar gelenek gereği. İlk gecenin ana konuşmacısı başkanlık adaylığı kesinleşen Mitt Romney’nin karısı Ann Romney idi. Kadınların ‘eş’ kontenjanında Amerikan siyasetinde oynadıkları rol enteresan ve takip etmeye değerdir.


Bu rol, belirginliğini seçim dönemlerinde gösterir. Obama’nın karısı mesela güçlü bir kişilik olarak tanınmış, hukukçu kimliğini annelik ve eşlik yönüyle dengelemesi gerekmiştir hep. Clinton dönemi de benzer bir dönemdi başkan eşi açısından. Bayan Obama gibi Bayan Clinton da hukukçuydu ve siyasetin kenarında köşesinde kalmaya da hiç niyeti yoktu. Belki de bugünlerin hazırlığı daha o günlerden başlamış planlanmıştı.


ABD’nin en önemli iç sorunlarından biri olan sağlık politikası konusunda önemli gelişmelerin öncülüğünü kocasının başkanlık döneminde Hillary Clinton yapmıştı. Bugün Bayan Obama, Clinton’a nazaran daha arka planda ancak her fırsatta siyasi duruşunu sergileyen, sağlıklı yaşam için spor yapmanın, organik besinler tüketmenin önemini vurgulayan kişi olarak tanınıyor. Zenci olmasının da siyasette zorluk çıkartan faktörler arasında olması belki de Clinton kadar öne çıkmamasını beraberinde getiriyor Michele Obama’nın.


Gelelim Ann Romney’e. Romney ailesi birçok Amerikalı için şu anda bir muamma. Çünkü çoğu onları tanımıyor, Mormon olmaları sıradan vatandaşın kafasını karıştırıyor. Müslümanlara karşı geliştirdikleri ön yargılar kadar olmasa da Mormonların da hıristiyanlığı sorgulanıyor. Fazla mutaassıp hayat tarzları tartışmanın ortasında.


Bayan Romney eşinin başkanlığa kavuşabilmesi için hayatı hiç de kolay olmamış, ailenin direği konumunda olan klasik bir ev kadını olarak akıllarda kalmak istiyor. Beş tane erkek evlat yetiştirmiş ve on sekiz tane de torunu olan Romneylerde eğitim Bayan Romney’nin sorumluluğundaymış. Amerikalılar arasında bölge bölge yaygınlaşan özellikle de Müslümanlar ve Mormonlar gibi dini hassasiyetleri ABD’nin genel toplumundan daha fazla olan fraksiyonlar arasında git gide artan ‘home schooling’ yani ‘evde eğitim’ Romneylerin beş oğlu için seçtiği öğretim yolu olmuş. Yani çocuklar dışarıda eğitim almıyorlar, sadece annenin gözetiminde evde tahsillerini tamamlıyorlar.


Bir çeşit uzaktan eğitim oluyor bu. Bu yöntemin şimdi geliştirilmiş şekilleri mevcut. Kadınlar bir araya gelerek çocuklarına evlerde küçük gruplar olarak ders de verebiliyor, okul dışı aktiviteleri de beraber yapıyorlar. İlk öğretim ve müteakip üniversite eğitimini de evlatlarına bu yöntem yoluyla tamamlatan ailelerin sayısı az değil.


Romneyler de bu yolu seçmişler. Benim şahsen bu eğitim tarzı ile alakalı kafamda bazı sorular olsa da bu yöntemi seçen insanlara karşı saygım var, zira özveri gerektiren zor bir iş. Bayan Romney konuşmasında bundan ve annelik sorumluluklarından bahsetti. Başka neler konuşuldu Cumhuriyetçi Kurultayında...inşaallah devam edeceğiz.