Haksız rekabet!
Sezona haksız bir rekabetle başladı aslında Beşiktaş. Bir tarafta sınırsız transferler yapan, bu isimlere çok ciddi rakamlar ödeyen şampiyonluktaki rakipleri; diğer tarafta kadroyu ekonomik kullanmak isteyen bir kulüp.
Bunun ışığında Samet Aybaba ile anlaşıp hem ekonomik olarak küçülmenin hem de takımın küçülmesinin riskini alarak başladılar sezona. Ligde dört maç bitti, mağlup olmadılar. İki beraberlik iki galibiyet... Son deplasmanda 3-0 kazanılan Karabük maçının tekrarı olacak mı diye bekledik. O maçın motivasyon ve güveni artırdığını düşündük.
Beşiktaş'ta telaş vardı
Beşiktaş'ın asıl ihtiyacı olan güven. İlk yarıda bu güveni sahada göremedik. Arzu, iştah var ancak bu durum beraberinde telaş da getirdi. Holosko'su, Hilbert'i, Uğur'u, Fernandes'i hep öne doğru oynamaya çalıştılar. Ama set oyununu geliştirip zaman zaman da bunu sahaya yansıtmaları gerekir.
Elazığ takımı ilk yarıda kenarlarını kapatıp göbekten pozisyonlar verdi. Ama ikinci yarıdaki iki duran toptan sonra dağıldı. Zaten heyecanlı ve coşkulu olan Beşiktaş bunun üstüne güvenini de koyarak üçüncü golü buldu. Sonrasında dengeli ataklarla müsait pozisyonlar yakaladılar.
Aybaba'ya saygı duyulmalı
Devre arasının Elazığspor ve Bülent Uygun için bir an önce gelmesi lazım. Devre arasına kadar topladıkları kadar puan toplayıp 4-5 oyuncu takviyesi yapmaları lazım.
Samet Aybaba'yı başarısız olsa da eleştirmemek gerekir. Şampiyonluk yolundaki rakipleriyle gerçekten haksız rekabet içerisinde. Bu takımın zaman zaman problem yaşayacağını görmek lazım. Bugün itibarı ile yapılacak tek şey Samet Aybaba ve ekibine saygı duymak.
Hakem Kuddusi Müftüoğlu karşılamşayı tecrübesiyle götürmeye çalıştı. Özgüveni nedeniyle tüm pozisyonlara çok uzaktı. Bence yaptığı işe daha fazla saygı duyarak müsabakaları yönetmeye çalışmalı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.