Yavuz Bahadıroğlu

Yavuz Bahadıroğlu

Suriye politikası

Suriye politikası

“Dü­ne ka­dar ‘kar­de­şim’ di­ye boy­nu­na sa­rıl­dı­ğı Esed’in şim­di ne­den gırt­la­ğı­na sa­rı­lı­yor?” di­ye, Sa­yın Baş­ba­kan eleş­ti­ri­li­yor...Bu­ra­dan ha­re­ket­le, Baş­ba­kan’ı is­tik­rar­sız­lık­la suç­la­ma­ya ça­lı­şı­yor­lar.

Ama “fa­na­tik yan­daş”la­rı­nın dı­şın­da kim­se­ler bu eleş­ti­ri­yi dik­ka­te al­mı­yor. Çün­kü Baş­ba­kan du­rup du­rur­ken bir stra­te­ji de­ği­şik­li­ği­ne git­me­di, Esed’in dik­ta­tör­ce yak­la­şım­la­rı bu­na zor­lan­dı. Âde­ta mec­bur bı­ra­kıl­dı...

Ha­tır­la­ya­lım: Arap Ba­ha­rı sü­re­cin­de, “re­form” is­te­ğiy­le gös­te­ri ya­pan­la­rın üs­tü­ne tank­la­rı­nı sü­ren kim? Esed yö­ne­ti­mi...

“Re­form” sö­zü ver­di­ği hal­de, sö­zü­nü tut­ma­yan kim? Esed yö­ne­ti­mi...

Tav­rı­nı gi­de­rek sert­leş­ti­rip, kat­li­am­lar ya­pan kim? Yi­ne Esed yö­ne­ti­mi...

Bu du­rum­da Baş­ba­kan, “kar­de­şim” di­ye Esed’in boy­nu­na sa­rıl­ma­ya de­vam mı et­me­liy­di, böy­le­ce “zul­me rı­za” ve­rip za­lim­ler­den mi ol­ma­lıy­dı, yok­sa Tür­ki­ye’nin ta­ri­hi muk­te­se­ba­tı­na ya­ra­şır şe­kil­de, “kat­li­am­la­ra son ver” çağ­rı­sı mı yap­ma­lıy­dı?

Bu çağ­rı­la­ra Esed’in ce­va­bı bi­li­ni­yor: Da­ha faz­la şid­de­te yö­nel­di, da­ha çok adam öl­dür­me­ye baş­la­dı.

Be­ri ta­raf­ta Tür­ki­ye, yi­ne ta­ri­hi mis­yo­nu­na ya­ra­şır şe­kil­de dav­ra­nıp, Esed kat­li­amın­dan ka­çan Su­ri­ye­li­le­re sı­nır ka­pı­la­rı­nı aç­tı. On­la­ra ba­rı­nak ver­di, ek­mek ver­di, emek ver­di. Sı­ra­dan va­tan­daş­la­rın bi­le gör­dü­ğü bu ger­çe­ği, bi­zim ana mu­ha­le­fet gör­mez­den ge­li­yor. Gör­mez­den gel­mek­le kal­mı­yor, Baş­ba­kan’ı suç­lu­yor...

Hâl­bu­ki Baş­ba­kan’ın en tak­di­re şa­yan po­li­ti­ka­sı, ha­yat ile ölüm ara­sı­na sı­kı­şan Su­ri­ye­li­le­re ar­ka çık­ma­sı­dır. İş­te bu im­pa­ra­tor­luk po­li­ti­ka­sı­dır!

Ka­to­lik kı­lı­cın­dan ka­çan Or­to­doks­la­ra, İs­pan­ya’nın din de­ğiş­tir­me­ye zor­la­dı­ğı En­dü­lüs Müs­lü­man­la­rıy­la Ya­hu­di­le­re, Bol­şe­vik kat­li­amın­dan kur­tul­mak için Tür­ki­ye’ye sı­ğı­nan Be­yaz Rus­la­ra (Av­ru­pa gör­mez­den gel­di) sa­de­ce Os­man­lı ku­cak aç­mış­tı.

Biz, ta­rih bo­yun­ca, han­gi din­den ve mil­li­yet­ten olur­sa ol­sun, yar­dı­ma muh­taç ola­nın yar­dı­mı­na koş­muş bir mil­le­tin to­run­la­rı­yız...

Fa­tih’in Ka­to­lik Ma­car sal­dı­rı­sın­dan ko­ru­du­ğu Sır­bis­tan’ı ha­tır­la­ya­lım...

Ka­nu­ni’nin aç kal­mak­tan kur­tar­dı­ğı Hol­lan­da’yı ha­tır­la­ya­lım (es­ki Hol­lan­da par­la­men­to­su, bir min­net bor­cu ola­rak, Ka­nu­nî Sul­tan Sü­ley­man’ın yağ­lı­bo­ya tab­lo­su­nu par­la­men­to­nun kub­be­si­ne çiz­miş­ti ki, hâ­lâ du­rur)...


Yi­ne Ka­nu­ni’nin, an­ne­si­nin ri­ca­sı üze­ri­ne Al­man zin­dan­la­rın­dan kur­tar­dı­ğı Fran­sa Kra­lı I. Fran­su­va’yı ha­tır­la­ya­lım...

I. Fran­su­va’nın oğ­lu II. Henry’nin, Ka­nu­ni’ye yaz­dı­ğı mek­tup üze­ri­ne, Ka­nu­ni’nin Fran­sa’ya ek­mek ve­ri­şi­ni ha­tır­la­ya­lım (o mek­tu­bun öze­ti şöy­le: “Şim­di­ki hâl­de Fran­sa’nın hiç­bir şe­yi kal­ma­mış­tır. Pa­di­şah-ı âlem­pe­nah haz­ret­le­rin­den baş­ka hiç­bir yer­de de ümi­di yok­tur... Ni­te­kim bun­dan ön­ce de bir­çok de­fa pa­di­şah-ı âlem­pe­nah haz­ret­le­ri­nin yar­dı­mı gö­rül­müş­tür. Eğer bi­raz pa­ra ve mal yar­dı­mı ya­pı­lır­sa, Fran­sa bun­dan ebe­di­ye­te ka­dar min­net­ter ka­la­cak ve Türk cö­mert­li­ği bir ke­re da­ha ci­ha­na nam ve­re­cek­tir. Bu yar­dım, pa­di­şah-ı ci­han haz­ret­le­ri için lâ­şey [hiç] me­sa­be­sin­de­dir.”)

Bu mek­tup üze­ri­ne, Ka­nu­nî, cö­mert­li­ği­ni gös­ter­miş, meş­hur ami­ral Tur­gut Re­is’in em­ri­ne Os­man­lı-Fran­sız kar­ma do­nan­ma­sı­nı ve­re­rek (top­lam 45 par­ça ge­mi) Al­man­ya’nın Si­cil­ya sa­hil­le­ri­ni tah­rip et­tir­miş­ti. So­nuç­ta da Kor­si­ka fet­he­dil­miş­ti (17 Ağus­tos 1553).

Gü­nü­müz­den yüz el­li yıl ka­dar ön­ce, İr­lan­da’da ku­rak­lık çı­kıp hal­kın aç kal­ma­sı üze­ri­ne, dün­ya­ya yar­dım çağ­rı­sı ya­pan İr­lan­da’yı sa­de­ce Os­man­lı’nın duy­du­ğu­nu ha­tır­la­yın...

Os­man­lı Pa­di­şa­hı Sul­tan Ab­dül­me­cid tam on bin ster­lin yar­dım gön­der­di. İn­gil­te­re ise bur­nu­nun di­bin­de­ki İr­lan­da’ya yal­nız­ca iki bin Ster­lin yar­dım et­ti.

Sad­dam’dan kur­tul­mak is­te­yen Kürt­le­re ül­ke­mi­ze ka­bul eden de bi­ziz...

Sa­yın Baş­ba­kan’ın tav­rı­nı-tar­zı­nı hâ­lâ an­la­ma­yan­la­ra ib­ret ol­sun!

Bu mil­let öy­le bir mil­let­tir ki, dün­ya­nın ne­re­sin­de aç­lık, se­fa­let, şid­det, ada­let­siz­lik, zu­lüm ol­sa “ba­na ne” de­me­den, “Bun­lar han­gi din­den, han­gi inanç­tan” diye sor­madan yar­dıma koşar.


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yavuz Bahadıroğlu Arşivi