“Kenya’da Afrika’nın silikon vadisi için 15 milyar dolarlık projenin temeli atıldı.”

Birileri çıkıp, batılılar sömürü için yeni bir alan daha buldu diyebilir. Evet! Bu parayı herhalde Kenyalı yatırımcı ortaya koymayacak. Batılı yatırımcı, Kenyalıların zekasından ve ucuz iş gücünden yararlanacak..
 

Bu açından ileride hayra vesile olacak önemli bir adım diye düşünüyorum.. 15 milyar dolarlık yatırım binlerce, hatta proje tamamlandığında 200.000’den fazla insana istihdam doğuracak.
 

Kenya Devlet Başkanı Mwai Kibaki, “Başkent Nayrobi’ye 60 kilometre mesafede 2 bin hektar arazi üzerine inşa edilecek dev Konza Teknoloji Şehri’nin tam kapasite olarak 2030’da hizmet vermesi bekleniyor” diyor.
 

İyi, kim başlatırsa başlatsın. Biz de gidip bu projede yerimizi alalım. Biz yağma yapmayalım, iş yapalım.. Kenyalılarla iş birliği yapalım. Sömürülmemeleri için onlara destek verelim..
 

Asıl önemli soru şu: Peki bugüne kadar biz projeyi niçin kendimiz başlatmadık.

Haklısınız, henüz Türkiye’nin bir Milli hafızası, silikon vadisi (National data base) yok ki!

Karayollarında, uzayda, havacılıkta sağladığımız başarıyı bu alanda sağlayamadık.. İnternet erişimimiz iyi, ama bilgi güvenliği, yazılım ve HW pazarında çok gerilerdeyiz.

Halbuki, bu alanda yapılacak yatırımın finansmanı hazır. Biz her ay hosting için yazılım ve HW alımı için daha fazla para ödüyoruz.
 

Kaldı ki, bu proje bize güvenlik, istihdam, pazar, gelir meydana getirecek bir alan.. Bu proje ile sadece yurtiçine değil, bölge devletlerine de hizmet verebiliriz..

Un, yağ, şeker, her şey var, sadece helva yapacak biri aranıyor.

Hani otomobil yapacak birinin aranması gibi.
 

Kenya bu işe 15 milyar bütçe hedeflemiş. 2 bin dönüm de arazi. Teknopark değil, teknoloji şehri.. 200.000 istihdam..
 

2023’de neden bunun 25 milyar dolarlık, 500.000 kişilik istihdam oluşturabilecek 2500 dönüme yayılan bir şehir olarak hayal etmiyoruz?..
 

Kamu sadece kendinin ihtiyacını düşünüyor. Konya’daki proje böyle bir proje.. Türkiye’nin resmi, özel, yarı resmi ihtiyacı değil, komşularımız, bölgemiz, hatta dünyanın ihtiyacına cevap verecek bir yatırım gerekli..
 

Türkiye teknoparklarla olması gereken yerde olamaz..
 

Maalesef doğru düzgün bir yazılım ve HW arşivimiz, test laboratuvarımız yok.. Global merkeze de açılamıyoruz onun için.. Okyanus ortasındaki bir adadaki göl balıkları gibiyiz..
 

Bakın, bu bir güvenlik sorunu aynı zamanda. Bilgilerimiz çalınıyor. Cyber güvenlik açısından yeteri kadar güvende değiliz. Sadece resmi kayıtlar açısından demiyorum, ülke genelinde böyle bir sorunumuz var.. Cyber güvenlik yazılımlarının şifreleri zaten büyük biraderin elinde değil mi? Anahtarı hırsıza emanet etmiş olabilirsiniz.

İsrail, ABD, İngiltere boşuna bu işe özel bir önem veriyor değiller.
 

Ne garip! Her şeye başbakanın doğrudan müdahil olması gerekiyor.. Ekmek israf etmeyin, beyaz ekmek yemeyin.. Ya hu kimse kendi iradesi ile sorumluluk üstlenmeyecek mi? İlle de birilerinin söylemesi mi gerek..
 

Başbakana da yazık.. Her şey bir kişiden beklenemez ki!
 

Madem öyle, bari 2023 hedefine başbakan bu “Bilişim Vadisi” projesini de eklesin. Bu da ötekilerden daha az çılgınca bir şey olmaz.. Türkiye’nin güvenliği ile ilgili bir konu bu. Dahası Türkiye bilgi çöplüğüne, yazılım çöplüğüne, HW çöplüğüne döndü..

Bir de şu Pardüs’e yanar dururum.. Hani şu kendi milli yazılımımız var ya!

Herhalde başbakanın bir de ona el atması “Pardüs kullanalım” kampanyası düzenlemesi gerek. Okullarda “Pardüs seminerleri” filan düzenlenmesi mi gerekecek..

Pardüs pad’ler için Android benzeri yazılımlar da üretmeli artık, ama, olmuyor işte..

Bu işin de lobisini yapmamız gerekiyor. PR’ını yapmamız gerekiyor. İyi şeyler üretmek yetmiyor. Daha fazlası gerekiyor..
 

Media radikal şekilde değişecek.. Türkiye 2023’e tam olarak hazırlanmak istiyorsa, bugünden bu alanda da kolları sıvamak zorunda..
 

Sanırım, bu işe bilişim vadisinden başlanırsa, bu diğer projelerin etkinliğini artırmak ve maliyetlerini daha aza indirmek açısından da tarihi bir fırsat olur..
 

Basın, haberleşme, bankacılık, piyasa, eğitim, ulaşım, her şey bu konuyla ilgili.. E-Demokrasiye geçecekseniz onun için güçlü bir altyapımızın olması gerekecek.. Forex borsasının gücü, gelecekte diğer tüm sektörler açısından bir ipucu vermeye yeter sanırım. Ufukta sanal para var.. Sanal bir dünya kuruluyor. Yeni dünya, din algısı, kültür, tarih, ekonomi, politika, her şeyi derinden, radikal şekilde etkileyecek. Bizim şimdiden bu dünyada kendimize doğru bir yer bulmamız gerek.. Selâm ve dua ile..