D.Mehmet Doğan

D.Mehmet Doğan

Medeniyet dilinden “etnik dil” çıkarmak!

Medeniyet dilinden “etnik dil” çıkarmak!

“Yüzyılın Soykırımı” kitabımızın yeni baskısı yayınlandı. “Soykırım” ille de biyolojik bir vakıa değildir. Peki insanlar sırf biyolojik varlıklarından ötürü mü katl ediliyorlar?
İnsan sâde beden, yalnız madde değil ki… Bütün insanların maddesi aynı. Onun bir de manevî tarafı var. İnsana mâna katan, şahsiyet veren o. Yoksa diğer hayvanlardan, daha daraltalım, “diğer memelilerden” farkı kalmaz.
İnsanın mânevî varlığı, “mânası”, kültürüdür, medeniyetidir. Bu mânanın temelinde inanç vardır, din vardır. Milletin temelinde de kan değil inanç ve onun oluşturduğu kültür, medeniyet olmalıdır.
20. yüzyıla kadar böyle geldik. 20. yüzyılda binlerce yıl içinde oluşmuş değerlerimizi, kültürümüzü, medeniyetimizi bir tarafa bırakıp kandan, kemikten, bir millet, “ulus” meydana getirmeye yöneldik.
Bunun en mühim araçlarından biri de “dil” idi.
“Dil devrimi”nin asıl çerçevesi budur. Türkçeyi zenginleştirmek filan değil. Bin yıllık türkçe “Osmanlıca” olarak nitelendi ve ondan öteki etnik unsurlar temizlenmek istendi.
Bu geniş ölçüde yapıldı. Biz bunu yaparken aynı ölçüde olmasa da, Araplar ve Farslar da türkçeden kurtulmak için gayret içinde idiler. Ortak alanımızı elbirliği ile yok ettik. Anlaşmak için fransızcaya, ingilizceye mecbur kaldık!
21. yüzyıla dil ülkemizin topraklarının büyük bir kısmını kaybetmiş olarak girdik. Bu kaybı telafi etmek zorundayız. Yitiklerimizi sahiplenerek ve zengin bir kelime kadrosu ile yazarak, büyük eserler ortaya koyarak bunu başarabiliriz.
C. Yakup Şimşek, Türkçe’nin TDK’lı yıllarının mahsulü olan sözlükler üzerine çalıştı ve “Dilin Tetiği Bozuldu” isimli emek mahsulü bir kitapla yayın dünyasına adımını attı .
“Tetik”, Kaşgarlı Mahmut’un Divan’ındaki anlamıyla mı kullanılıyor acaba? Divan’da tetik, akıl ve zekâ anlamlarını karşılayacak şekilde açıklanıyor.
Dilin aklı bozuldu, zekâsı tereddi etti…
Diğer “tetik” de tuhaf kaçmaz. Malûm tetik, silahların ateşleme mekanizmasıdır. Tetik bozulursa ne olur?
Silah ateşlenmez! Cihaz vazifesini yapamaz.
Dilimiz ateşlenemez silaha dönüştürüldü!
Yakup Şimşek’in kitabı, dil konusunu yeniden gündemize mal edecek ehemmiyette. (“Önem”de demedim. Çünkü mesele “mühim” değil, ehemm! Ehemmi mühimme tercih ettim!)
Yakup Hoca, Dil Kurumu’nun sözlüklerini hallaç pamuğu gibi atıyor. En güvenilirlerinde bile öyle hatalar var ki! Konuya sıkıcı ilim adamı kimliği ile değil bir edebiyatçı olarak, lâtife, ince mizah üslubu ile (hadi latincesini de yazalım: Humor) yaklaşıyor.
Meğer bir zamanlar Dil Kurumu edebiyat kelimesini bakın nasıl görüyormuş: “Edebiyat kelimesi yabancı bir kelime olduktan başka anlam bakımından konu ile de hiç bir ilgisi olmadığından, türkçe karşılığının bulunması gereken terimlerden biridir. Bunun için şimdiye kadar betikler, yazınlar, yazna gibi karşılıklar ileri sürülmüştür” (Edebiyat ve Söz Sanatları Terimleri Sözlüğü, 1948)
Gördünüz mü karşılıkları? “Betikler, yazınlar, yazna”. Hepsi de çöp sepetinde! Daha sonra uydurulmuş olan “yazın”ın da gideceği yer orası!
Yakup Hoca’nın “Mukaddime”sinden bir cümle kitabın mahiyetini anlatmak için yeterli: “TDK Türkçeye çok zarar verdi, çünkü onun dile bakışı ‘zoraki şaşı’ydı, kelime haznesi ‘ahrazınkiyle atbaşı’ydı, gayreti ‘Türkçeyle Meydan Savaşı’ydı, ondana bize kalan da ‘bitmeyen dil dalaşı’ydı…”
Velhasıl, Dilin Tetiği Bozuldu, dili önemseyen, edebiyatla haşır neşir olan ve dil inceliklerine meraklı herkes tarafından zevkle okunacak bir kitap. (Yazar Yayınları, 0312 232 05 71,[email protected])
Kitap hattı:
Halk Kültürü ve Etnografya Terimleri Sözlüğü. Türkiye’de “folklor” kelimesinin kullanılmasının yüz yıllık geçmişi var. Cumhuriyetin ilk yıllarında folklor ve halk edebiyatı üzerinde çok duruldu, bir hayli çalışma yapıldı. Kitle iletişim vasıtalarının, radyonun, televizyonun yaygınlaşmasıyla halk kültürünün ülkelere, bölgelere, illere, hatta köylere göre farklık gösteren özgünlükleri de ortadan kalkmaya başladı. Ahmet Şenol halk kültürünün bir dalı olan halk dansları ile fiilen uğraşmış, bir çok milletlerarası gösteride ülkemizi temsil ederek kariyerini tescil ettirmiş bir sevdalı. Uzun yıllar süren çalışmalarını böyle bir kitapla ilim ve edebiyat camiasına sunuyor. Sözlük ama, bir çok konu geniş olarak ve ayrıntılarıyla ele alınmış, böylece “ansiklopedik” bir sözlük ortaya çıkmış.
Kitapta ele alınan birçok “halk kültürü” konusu, yazıya geçirilmese artık unutulacak durumda. Ahmet Şenol kayda geçirip yazılı hafızamıza mal ederek çok faydalı bir işi başarmış. (0536 384 87 11)

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
D.Mehmet Doğan Arşivi