Katar’da kurulan Suriye Milli Koalisyonunun Başkanı Ahmet Muaz el Hatip dalgalanmalardan sonra duruldu ve istifasını verdi. Baştan beri bazı tutarsız halleri oldu. Bunu iki şeye bağlamak mümkün. Bunlardan birisi, hissi bir yapıda oluşu. İkincisi de acemiliği. Önce Lavrov’un davetini elinin tersiyle itti ve bundan dolayı bazı eleştiriler aldı. Sonra ise Almanya’da güvenlik zirvesinde Ruslarla görüştü. Üçüncüsünde ise Muallim ile birlikte veya ayrı ayrı Moskova’ya davet edildi ama yine buna icabet etmedi. Baştan beri Rusya karşısında tutumunda haklı ve isabetli idi. Orta kademede Ruslarla görüşmeyi kabul etmesi ise zikzak anlamına geliyordu, lakin süreçte bunu da düzeltti. Zikzaklarından bir başkası ise bila mukaddime kimseye haber vermeden rejime şartlı diyalog çağrısında bulunmasıydı. Bu olmayacak duaya amin demek kabilindendi ve neticede rejim Türkiye gibi ülkelerin baskısıyla Hatip’in geri adım attığını söylese de Hatip’in teklifi yeteri kadar tartılmadan yapılmış bir teklifti. Netice itibarıyla, rejim kimin üzerine atarsa atsın kendisi istenilen şartları yerine getirmediği için davet veya çağrı havada kalmış oldu. Rejim bu talebe somut karşılık vermeden, çağrıyı lehine çevirmek istedi ama pek de beceremedi. Üçüncüsü ise başta Batı’nın yardımına gerek olmadığını söyledi. Ardından da dünyanın ve Batı’nın kendilerini yüzüstü bıraktığından yakındı. Fevri çıkışları oldu. Son ve şok istifası da bu kabilden olmalı. Yine de daha önce sinyalini verdiği gibi erken istifası insani yönünü ve samimiyetini gösteriyor. Bu, profesyonel bir siyasetçi olmadığını ve kırmızıçizgileri çiğnendiğinde gidebileceğini gösteriyor. Bununla birlikte yine de yürütme organı yerine geçici başbakan atanması onu işlevsiz bıraktı. Ya da misyonu yeni bir organla gölgelendi. İstifasını bu gelişmeye bağlayanlar da var. O yine de sebebi ne olursa olsun istifa ederken istifası için bin bir nedeni olanlar istifa etmemekte direniyor. Lahdar İbrahim hâlâ esnemeden görevinin başında bulunuyor! O da Beşşar’ın uluslararası veçhesi. İstifa müessesesi diye bir şey bilmiyor. İnsani vasıflarını yitirmiş bir yılışık!

¥

Peki! Hatip niye istifa etti ve çiğnenen kırmızı çizgileri neydi? Hatip belki de istemeden kendisini Milli Koalisyonun başında buldu. Ya da birileri onu öne itti. ABD aslında Suriye Ulusal Konseyinin üzerini çizdi ve devre dışı bırakmak için bu formülü bulmuştu. Milli Koalisyon, SUK’a paralel bir kurum olarak doğdu. Hatip buna ilaveten geçici hükümet formülüne soğuk bakıyordu. Bunun bölünmeyi pekiştirmek gibi olumsuz yansıma ve etkilerinin olabileceğini düşünüyordu. Daha doğrusu, ABD kendisine göre gelecek Suriye rejimini şekillendirmek istiyor. ABD muhaliflere hiçbir şekilde arka ve destek çıkmazken onlara nizamat vermesi elbette kabul edilebilir ve hazmedilebilir bir durum değil. ABD destek vererek değil, vaat ederek veya beklentiler üzerinden muhalefeti evcilleştirmeye çalışıyor ve Suriye muhalefetinin veya gelecek rejiminin yapısını şekillendirmeye çalışıyor. Lakin mesele sadece bu da değil. Suriye muhalefetinin organlarını tayin etme üzerine bir Katar ve Suudi Arabistan çekişmesinden bahsediliyor. Hatta kargaşadan birinci derecede bu iki ülkeyi sorumlu tutanlar var. Hatip’in Ankara’daki konuşmasının arkasında bu rahatsızlığın yattığı da söyleniyor. Meseleye sahip çıkmadığı halde müdahale eden yabancı parmaklardan rahatsız olan ve sabrı tükenen Hatip, Ankara’da patladı ve gitmeden önce adeta hedef adresleri bombaladı. ABD ve Rusya’dan Suriye’den ellerini çekmelerini istedi. Bu görünen adreslerdi görünmeyenlerin de Katar ve Suudi Arabistan olduğu ileri sürülüyor. İlk defa muhalefet içinden bunu bu kadar açıkça söyleyen biri çıktı. Hatip’in ifadesiyle Afganistan, Irak ve bilumum her yerde çuvallamasına rağmen ABD yine de Suriye’yi deneme tahtası yapmak istemiştir. ABD’nin bu politikasının bedelini Suriye’nin masum halkı ödüyor. Obama ise İsrail’de evham pazarlıyor ve evham tüccarlığı yapıyor. Hâlâ ABD, Irak’tan veya Afganistan’dan ders alabilmiş değil. Politikalarına tadil edeceğine yanlış rüzgarına Türkiye gibi ülkeleri de alet etmek istiyor. Bizi kendi sakarlığı olan Maliki’nin arkasında saf tutmaya zorluyor! Kendi kuklası Karzai bile ABD’ye ders verebiliyor. Artık çaptan düştüğünün ve tilkileştiğinin bile farkında değil.

¥

Hatip, Ankara’da Rusya ve ABD’ye posta koydu. Bedelini de göze alarak ve ödeyerek. Giderayak, krallara çıplak demenin keyfini çıkardı. ABD siyasi muhalefeti iğdiş ederek kendisine benzetmeye çalışırken içerideki muhalifleri de sindirmeye ve ileride İslami eğilimli olanların üzerine bomba yağdırmaya hazırlanıyor. İran cephesi de onları işbirlikçi olarak yaftalayarak aynı hedefe hizmet ediyor. Hatip niçin istifa ettiyse o nedenden dolayı Suriye meselesi bu kadar tıkanmış ve uzamıştır. Batı ve İsrail cephesi, muhalifler içinden İhvan’ı ve İslami eğilimlileri seyrekleştirmeye çalışmaktadır. Şukfa ve Tayfur gibiler bunu kaç defa söylediler. Hatip ise zirveden söylemiştir.

 Evet! Buti’nin dediği gibi, Suriye üzerinde kara bulutlar dolaşmakta ve küresel bir oyun ve tezgah bulunmaktadır. Ama bu tuzağın veya komplonun açılımını doğru olarak Buti değil, Hatip yaptı. Buti, cani rejimle birlikte Rusya ve Çin’i kahraman ilan ederken, Hatip ise kral çıplak dedi. Birinin sinsice diğerinin de hoyratçı müdahale ettiğini söyledi. Buti iç düşman ve müttefiklerini kayırdı. Hatip ise sahte dostlarla gerçek düşmanları birbirine doladı. Lakin kendisi de tutarlı değildi belki de yine de en tutarlı hareketi istifası oldu.