M. Şevket Eygi

M. Şevket Eygi

Ahlaksızlık ve Müslümanlar

Ahlaksızlık ve Müslümanlar

Mız mız mız mız mız… Müslümanların büyük kısmı uyuyor… Ahlaksızlık, pislik, rezalet, müstehcenlik, fuhuş lağımları taşmış seller gibi akıyor… Zina serbest… Nikahsız evlilikler serbest… Seks seks seks… TC vesikalı KDV’li korumalı fahişelik serbest… Müslümanların başını çeken muhteremlerin çoğu İslamın, Kur’anın, Sünnetin, Şeriatın yasak ve haram kıldığı bu pislikleri yüksek sesle protesto etmiyor.

Büyük gazeteler tahrik edici, şehvetleri kamçılayıcı seksî kadın resimleri basıyor… Büyük Tv’lerin çoğunda seks seks seks…

Her yerde pıtrak gibi o biçim masaj salonları…

Müslümanlar bütün bu pisliklere karşı yeterli tepki göstermiyor.

Şer’î tâbirle emr-i mâruf ve nehy-i münker yapılmıyor…

Fuhşun her çeşidi yarı serbest… Nataşalar mataşalar… Dün Madam Manokyan, bugün Madam Bilmem Ne…

Müslüman milletvekillerimiz niçin fuhşa ve müstehcen neşriyata karşı bir kanun teklifi getirmiyor?

Milyonlarca Müslüman vatandaş niçin Ankara’ya, valiliklere, savcılıklara protesto ve uyarı e-mailleri göndermiyor?

Camileri kadınlarla doldurmak bid’ati için çırpınan Diyanet niçin bu kötülüklere lisan-ı münasib ile karşı çıkmıyor?

Bu gidişle memleket bir fuhuşhane-i kübraya dönecektir.

Mâsum çocuklarımız bir iki sene erken bulüğa ermeye başladı.

Herkesi suçlamam ama halkın bir kısmı yoğun seks ve fuhşiyyat bombardımanı altındadır. Ahlak, iffet, fazilet yerlere serilmiş…

Müslümanların ana vazifelerinden biri de iyilikleri emr etmek, yaptırtmak, kötülükleri yasaklamak ve engellemektir. Bu bir farz-ı kifayedir. Ümmet bu farzı büsbütün terk ederse her Müslüman sorumlu olur.

Peygamberimiz (Salat ve selam olsun ona) emr-i marufu ve nehy-i münkeri terk eden, boşlayan bir toplumun helak olacağını haber vermiştir.

Müslümanlar niçin elbirliği ile yurt çapında bir “Ahlak ve Fazilet Derneği” kurup, binlerce yerde şubesini açıp fuhşiyyat ve müstehcen neşriyat ile etkili bir şekilde mücadele etmiyor?

Böyle bir dernek kurmak için bütün şartlar, imkanlar mevcuttur. Niçin kurulmuyor?

Bozuk ve çarpık düzenin haram rantlarını yiyen birtakım kimseler ve kurumlar niçin ahlak meselesini ihmal ediyor?

İffetin pabucu dama atıldı… Namus ve şeref şişeleri taşa vurulup paramparça edildi… Sokaklarda, caddelerde, meydanlarda, otobüslerde birbirine sarılıp öpüşmek medeniyet sanılıyor. Hatırlıyor musunuz, İstanbul’da bundan birkaç yıl önce, otobüste ahlaksızlık yapan bir çifti uyaran şoför dövülmüştü.

Ahlaksızlık, iffetsizlik, fuhşiyyat sel halini alınca, önüne gelen her şeyi, herkese sürükler ve helak eder. Bize ne, bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyen sözde namusluları ve iffetlileri de…

Elinde imkan olduğu halde, ahlaksızlıkla yeteri kadar ve etkili şekilde mücadele etmemek de bir ahlaksızlık değil midir?

 

(İkinci yazı)

Uzun Yolculuk İçin Azık Topla

Ölümünden sonra Cüneyd-i Bağdadî hazretlerini âriflerden biri rüyasında görmüş, ona sormuş: Halin nasıldır?.. Sâlihler taifesinin önderlerinden olan o büyük zat şu cevabı vermiş: Tumturaklı ve yaldızlı lafların faydasını görmedim ama gecenin sessizliği ve tenhalığı içinde kılmış olduğum rekatcıklardan çok yararlandım…

Herkes uzun yolculuk için azık toplamalıdır.

Dünya malları dünyada kalır.

Mal ve paramızdan öteye, sadece ihlasla verdiğimiz zekatlar, sadakalar, hayır hasenat gider.

Dünya çırpınışlarının, dedikodularının, çekişme ve tepişmelerinin faydası yoktur, zararı çoktur.

İhlasla ve dosdoğru kılınan namazların faydası olur.

İhlasla tutulan oruçların.

Para karşılığında yahut halk kendisi için “Ne büyük alim” demeleri için yapılan ilmî faaliyetler ve sahte irşadlar işe yaramaz. İlim Allah rızası için öğrenilmeli ve öğretilmelidir.

Hacı bey Hacı bey Hacı bey!.. Seni uyarıyorum. Sakın kendini halka beğendirmek için yapma hayır ve hasenatını. Sadece rıza-i ilahîyi kazanmak için iyilik yap.

Mücahid, Allah rızası için cihad etmekle yükümlüdür. İnsanlar kendisi için bu ne yiğit mücahitmiş desinler diye cihad eden gerçek mücahid değildir, sûrî ve sahte mücahittir.

Âhiret yolculuğu için ihlasla toplanmalıdır bütün azıklar.

Müzeyyen evler, müzeyyen sayfiyeler=yazlıklar, müzeyyen binitler, mallar, mülkler, şatafatlar yüktür yük.

Siz, zengin ölü teneşirde yıkanırken bazı varislerin dışarıda paylaşım kavgası yaptıklarını görmediniz mi?

Yediğin lüks yemeklerin sana faydası değil zararı dokunur ama Allah için yedirdiklerinden çok fayda görürsün.

Lüks elbiselerin, israf ettiğin için sana çok zarar verir ama Allah rızası için giydirdiklerin sana faydalı olur.

Zenginsin, paran çok… Piyasada araştırma yap, içinde yanlış bulunmayan küçük bir Ehl-i Sünnet ilmihal ve İslam ahlakı kitabından bin adet al ve dağıt. Bu hayrı, gösteriş için değil, ihlasla Allah rızası için yaparsan sana azık olur.

Aman çok dikkat et, içinde reformculuk, bid’at, modernizm, Sünnet düşmanlığı, mezhepsizlik hezeyanları olan kitapları dağıtma. Bunları okuyup sapıtanların vebali ve günahı senin üzerine olur.

Ölünce sevap defterin kapanacak. Ölmeden sadaka-i cariye bırak. Ya çocuklarını salih Müslümanlar olarak yetiştir, yahut Ümmetin çocuklarından birkaçının salih Müslümanlar olarak yetişmesine katkıda bulun. Sen öldükten sonra onların sevaplarından pay alırsın.

Bak sana bir hayır söyleyeyim: Elleri kırılasıca ağaç ve yeşillik katillerinin ulaşamayacağı bir yere bir ağaç dik, yahut bir tohum ek. İleride o ağaca konan, meyvesinden yiyen kuşlar bile sana sevap yazılmasına sebep ve vesile olur.

Paran ve imkanın varsa çok sahih, muteber, güvenilir, içindeki bütün bilgiler doğru küçük bir risale yazdırt ve ücretsiz olarak dağıtılmak şartıyla yayınla. Okuyanlar aydınlansın, bilgilensin, ıslah olsun, sana çok sevap yazılır ondan.

Yazan hocanın ihtiyacı varsa bir miktar ücret verebilirsin ama dini imanı para olan pazarlıkçı cerrar kişilere yazdırma sakın. Bereketsiz olur.

Sakın bana kızma darılma, uyarıyorum seni: Uzun yolculuk için azık topla azık topla azık topla…

Sakın ihmal etme bu işi… Bir tek hurman varsa, Allah rızası için yarısını birine yedir sana azık olsun. Sen yarım hurma ikram edersin, Ekremülekremîn sana yedi yüz hurma sevabı verebilir. Ondan daha cömert olan var mı?

Namaz kılmayan bir gencin namaza başlamasına vesile olabilirsen ne büyük bir ticaret yapmış olursun. Sen ölürsün, onun kıldığı namazlardan sevap yazılır defterine. Berzah âleminde nur olur, saadet olur sana.

Önceki ve Sonraki Yazılar
M. Şevket Eygi Arşivi