Ayasofya ve İskilip Camileri
Bazen böyle oluyor. Bir mesele gündeme gelince hızımı alamayıp birkaç gün yazmak durumunda kalıyorum.
Neden? Çünkü derdim var, çilem var, yüküm var. Heybemin bir gözü diyebildiklerimle, diğer gözü diyemediklerimle dolu.
Üç gündür Ayasofya üzerine yazmaktayım. Umarım Ayasofya’nın camiye dönüşmesi isteğine karşı bir yanlış anlaşılmaya sebep olmamışımdır.
Ayasofya’nın camiye dönmesini en çok kim istiyorsa, ben onlardan daha çok istiyorum.
¥
Bugün için Ayasofya; Müslüman milletimizin, “olmazsa olmaz” önceliği değildir. Yaklaşık yüz yıllık kirlilikten kurtulduk da bir tek derdimiz Ayasofya mı kaldı.
Ayasofya gündeme gelince aklıma “helal paralarla” yapılmış ve yüzyıllarca içinde ibadet edilmiş ama yakın geçmişte yakılmış, yıkılmış, depo yapılmış; camilerimiz, mescitlerimiz, medreselerimiz, tekkelerimiz geldi.
İstanbul’da yıkılan, yakılan, yerine yollar iş hanları veya eğlence merkezleri yapılan ibadethanelerimizi sayıp dökmeyeceğim.
Çok uç bir örnek olsun diye küçük bir ilçemizden, Çorum’un İskilip İlçesi’nde kaybolan camilerden söz edeceğim. Oradan bir liste sunacağım.
İskilip biliyorsunuz, İskilipli Atıf Hoca ile İslam Tarihi yazarı Asım Köksal Hoca’nın yetişmesinde emeği olan büyük âlimlerimizden İskilipli İbrahim Ethem Efendinin memleketidir.
Ayrıca İskilip, yol üzeri bir ilçe değildir. Yani geçerken görülecek bir yer değildir. İşte böyle bir ilçede bile camiler kıyıma uğramıştır.
Buyurun sizlere Mehmet Şevket Eygi’nin 1966 yılında, Yeni İstiklal Gazetesi’nde yayınladığı kayıp İskilip camilerinin listesi.
¥
“…… 1938 senesinde İskilip’de başta memleketin musallası olmak üzere tamamı onbeş cami veya mescid satılmış veya yıkılmıştır.
Pazarbaşı Camii, Sarıkadı Camii, Çavuş Sokağı Mescidi, Büyüktaş Mescidi, Çay boyunda Mutaflar mahallesindeki mescid, Bahabey mahallesindeki mescid, Alibey mahallesindeki mescid, Alibey mahallesindeki Ömer Bey Mescidi, Temenne mahallesindeki mescid, Kale mahallesindeki mescid, Yukarı Ulaştepedeki mescid, Hacı Piri mahallesindeki mescid. Musallanın yanındaki mescid ve iki dönümlük büyük musalla.
Bu musallanın yanındaki mescid evvela gasp edilmiş, öğretmenlere birlik binası olmak üzere verilmiş ve burada bazı “bed tıynetler” kız oynatmışlar, rakı içmişler ve kumar oynamışlardır.
CHP mebusları da bu “bed tıynetleri” burada ziyaret etmişlerdir. Halen musalla, bahçeli gazino olarak belediyece kiraya verilmiştir.
Dört sokak ağzında diğer bir mescid, kadınlar camii olan izbe.
CHP’nin İslam düşmanlığı; Lozan andlaşmasının koruduğu; kilise, havra, ruhban okulları ve manastırlar gibi Yahudi ve Hıristiyanlara ait müessesat-ı diniye ve vakfiyeye müdahale etmeyip; cami, çeşme, medrese, tekke mümasili asar-ı eslafı ve memleketin tapu senetleri mesabesinde olan vakıfları tahrip ve gasp edip, vakıf sahibinin ve mevzuunun dışında istimal edilmesinden bellidir.
General İnönü bunu pekala bilir.”
İstanbul Avukatlarından İskilipli Hamid Çağıl.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.