ABD ve AB ülkeleri, İsrail ve Suudiler şunu ne kadar farkındalar aceba, o Sisi ve Baradey gibi adamlar orada durduğu sürece İslam dünyasında, bu çevrelere karşı duyulan kin ve öfke bir çığ gibi büyümeye devam edecek.. Neyden kaçıyorlarsa, ona doğru koştuklarının farkında değil bu insanlar. Bunların korkuları akıllarından büyük ve ne yaptıklarını bilmiyorlar..

Mısır’daki darbeye duyulan öfke, Irak’ın ya da Afganistan’ın işgaline duyulan öfkeden daha az olmayacak..
Batının eklemlenmiş, emireri, gezizekalı kalemşörlerinin, darbeyi meşru göstermek ya da “demokrasi bazan darbeyle gelir” gibi akla ziyan yorumlarla ya da darbeye darbe diyecek dürüstlük ve zekaya sahip olmayan bir diplomasi zavallılığı ile bu öfke denizine birileri sırtında su taşımaya devam ederler..
Beyaz Saray Sözcüsü Jay Carney herhalde Mısır’daki darbeyi açıklamak için kullanacak kelime ararken sanırım görevinin en zor günlerinden birini yaşamıştır..
Cumhursuz bir cumhuriyetin, halksız bir demokrasinin neyini nasıl savunacaksınız ki! Batı için demokrasi sadece bir makyaj malzemesi mi ya da acıkınca yedikleri helvadan bir put!
Mızrak çuvala sığmıyor, sığmayacak.. Sığdıramayacaksınız..
Yahu %51 ile seçilen Cumhurbaşkanı askerler tarafından zorla koltuğundan indirilmiş, yerine %1,5 bile desteği olmayan birini getirmişsiniz, anayasa askıya alınmış, anayasayı askıya alıyorsunuz, varlık anlamını yitirmiş Anayasa Mahkemesi Başkanını alıp Cumhurbaşkanı ilan ediyorsunuz. Varlığının meşruiyet temeli, milli irade değil, militarist irade ve siz bunun adına demokrasi diyorsunuz..
Adam olmayan anayasaya ve milli iradeye sadakatla bağlı kalacağına yemin ediyor ve bu komiklikler sergilenirken, Beyaz Saray’dan o malum iç burkan, dalga geçer gibi zavallı açıklama geliyor.
Siyonist İsrail’in şahinleri, bir emrivaki ile ABD ve batılı iktidarları kendi cehennemine çekiyor! Batılı ülkelerin yöneticileri bu gerçeği görmeyecek kadar kör, akletmeyecek kadar cahil mi!
30 Ramazan tüm dünyadaki Müslümanlar, her gün bu darbeye karşı lanet okuyacak ve Müslüman Kardeşleri için dua edecekler ve beyinlerinde ve yüreklerinde ümmetin birliği ve dirliği için bir bilinç patlamasına yol açacak bu süreç, göreceksiniz!
Mursi Mısır’da otursaydı, mesela Suudi rejimine karşı, tüm İslam dünyasında, ümmetin bilincinde hiçbir zaman bu kadar büyük bir öfke ve laneti örgütleyemezdi! Suudi rejimi bunu kendi aleyhine başarmıştır.. Suudi Dışişleri bu vebalden iki dünyada da yakasını kurtaramaz.. Suudi yönetiminin ümmete bir özür borcu var! Mesela o daha seçimden önce geçen sene kendi büyükelçisine, askerler ve muhalefetle işbirliği yaparak İhvan ve Mursi’yi engelleme talimatı veren Dışişleri Bakanı ve o elçi derhal istifa etmelidir!
Batılı stratejistler bunun böyle olacağını nasıl görmediler.. Bunların yaptıkları “elleri ayakları boş değil, tuttukları iş değil”. Sürekli para harcıyorlar.. Aslında yaptıkları kendi cehennemlerine kendi sırtlarında odun taşımaktan başka bir şey değil. Kendi Şeytanlarının ilhamlarını allayıp pullayıp efendilerine arz etmekten öte ne yapıyorlar ki!
Akıllarınca kimi “Tanrıyı kıyamete zorlama” hayalleri kuruyor, kimileri “Tanrının katipliği”ne soyunuyor, kimi Tanrının katından bilgi çalmaya çalışıyor, hatta kimileri Tanrıya akıl öğretme, O’nu mecbur bırakma çabasında..
İslam coğrafyasında artık evlerinde yaptıkları hesapların çarşıya uymadığını görmeye başladılar..
İçimizden birileri de kraldan fazla kralcılık yapayım diyor adeta.. O buyurgan, dışlayıcı uslublu yazıları ile aslında efendilerinin gözüne girmeye çalışırken efendilerinin kuyusunu kazdıklarının farkında değiller. Batının bu ülkedeki kılavuzları bunlarsa! Bunlar kendileri himmete muhtaç bir dede, nerdeki gayrıya himmet ede. Batının bizim ülkelerimizdeki kılavuzları bunlarsa, bunların burunları pislikten çıkmayacak demektir. Mübtezel birtakım adamların yazıp çizdikleri, yaptıkları bu anlamda sadece onların değil, onlara destek veren, arka çıkan çevrelerin de hesabına yazılacaktır..
Sisi-Baradey gibi aşağılık darbecilerin orada bir saat fazla durması, ABD, AB, İsrail ve Suudi Arabistan gibi ülkelerin hesabına telafisi mümkün olmayan bir risk olarak not edilecektir.
Batılı ülkeler ve onların işbirliği yaptıkları “iyi çocuklar” şunu bilmeliler ki, Mısır ya da bir başka ülkede bundan böyle bu işbirlikçilere, kendi ülkelerinde ya da dış dünyada Allah şahid rahat yüzü göstermeyeceğiz.. Bu konuda neler yapabileceğimizi bu işler böyle devam ederse yakında göreceksiniz!
Batılı ülkeler içindeki akıl ve insaf sahibi insan ve kuruluşların bir an evvel bu kötü gidişe bir dur demesi gerek. Mısır’a merhamet edin demiyorum, kendi ülkenizin ve halkınızın geleceğini düşünün, Siyonistlerin oyununa gelmeyin. Onlar size mayınlı bir tarlada oyun oynamaya çağırıyorlar.. Rüzgar ekiyorsunuz, fırtına biçeceksiniz!
Batı gerek Gezi olayları ve gerekse Mısır’daki 3 maymunları taklit eden tavrı ile suçüstü oldu!
Hani sahi kadın haklarına, çocuk haklarına çok duyarlıydınız değil mi? Hatta mali suçları izlemek için uluslararası bir merkez bile kurdunuz.. Mısırlı darbeciler hem merkez bankasını ve hem de direnen halkın ve kurumların banka hesaplarının içini boşaltıyor, neredesiniz! Mursi’nin eşi ve çocukları da tutuklu, neden sesiniz çıkmıyor! Diliniz lal mı oldu! “Gözleriniz var görmüyorsunuz, kulaklarınız var duymuyorsunuz, kalpleriniz var hissetmiyorsunuz.” “Biz ıslah edicileriz diyorsunuz, ama siz bozguncuların tâ kendilerisiniz aslında” Bakara suresinde denildiği gibi..
Bizde bir söz vardır: “Zararın neresinden dönerseniz kârdır”. Ama devam etmek istiyorsanız, durmak yok yola devam!