“Tarihine sahip çıkmayanlar, beyinleri yerine midelerine sahip çıkarlar.”

Prof. Dr. Fuat Sezgin ismini kaç kişi bilir bilmiyorum. Ama şunu biliyorum, bilmesi gerekenler bildikleri için onu memleketinden sürgün etmişlerdir.
Dünya üzerinde kendi bilim insanlarını, ilim adamlarını, âlimlerini, doğdukları topraklarından kovan bir zihniyet, bizden başka bir de Ruslarda vardır.
Bu hafta tanıtmaya çalışacağım kitabın adı, üst başlığıyla “Bilimler Tarihi’nde Zirve İsim Prof. Dr. Fuat Sezgin” ismini taşıyor.
“YaFa” Yayınları arasından çıkan eserin yazarı, kültür işçisi Nevzat Bayhan.
Tarihimize ismi altın harflerle yazılması gereken Fuat Sezgin kimdir, Bayhan’ın ifadelerinden öğrenelim.
“O bir gurbetçi, o, gözlerden saklanan, üzerine kara çalınan bir çağın duayeni; o, görüşleri sadece İslam dünyası için değil, bütün bilim camiasında ayrı önem taşıyan, unutmuş olduğumuz geçmişimizi hatırlatan, kaybetmiş olduğumuz belleğimizi yeniden kazandıran, yitik hazinenin kâşifi, yani Bilimler Tarihi Piramidinin zirvesindeki Prof. Dr. Fuat Sezgin.”
…………………..
Fuat Sezgin hocanın doğumundan, ülkemizden sürüldüğü zamana kadar olan ilmi çalışmalarını ve o serüveni anlatmak isterdim ama yerim müsait değil.
Nevzat Bayhan, hocanın hayatını bir karınca çalışkanlığı ve titizliğiyle takip etmiş, en küçük ayrıntıyı dahi kaçırmamış.
Bugün Fuat Sezgin seviyesinde bir bilim adamımızın olmadığını belirterek hocanın Türkiye’den neden sürüldüğünü yazarın diliyle aktarmak istiyorum.
……………….
“Takvim yaprakları 1960 yılının Mayıs ayını gösterdiği günler, bu ülke insanı için sıkıntılı ve karanlık bir tünele girileceğinin ilk işaretlerini vermektedir.
Halka rağmen, demokrasiyi ve insan haklarını rafa kaldıranlar, bilim ve düşünce üreten akademisyenler, çeşitli gerekçelerle üniversiteden uzaklaştırıldı. Toplam 147 kişi olarak belirlenen bu insanların içinde Fuat Sezgin hoca da vardır.
Çaresizlik içerisinde Almanya’ya gitmeye karar verir. Bu onun için hicranlı bir hicrettir. Ve 13 Mart 1961 günü İstanbul’u hazin bir şekilde terk ederek, Almanya’ya gider ve Frankfurt Üniversitesi’nde misafir doçent olarak dersler vermeye başlar.
1965 yılında Goethe Üniversitesi’nde ikinci doktorasını yapar. 1966 yılında ise Frankfurt Üniversitesi Tabii İlimler Tarihi Kürsüsü profesörlüğüne atanır.”
………………….
Fuat Sezgin hocadaki memleketine ve milletine hizmet aşkını görenler, o gün kovmuşlardır ama hoca gurbette durmamış, dinlenmemiş ve milletimizin tarihine, inancına, değerlerine hizmet etmiştir.
Bugün Gülhane Parkı’nın içerisinde mevcut hükümet tarafından açılan “İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi vardır.
Fuat Sezgin’in ilim ve bilim dünyamıza katkıları bu müzede görülebilir. Bu müze, İstanbul’da ilk görülmesi gereken yerlerden birisidir.
Evet, ülkemize kimlerin hizmet, kimlerin ihanet ettiğini görmek için Fuat Sezgin hocanın hayatı mutlaka okunmalıdır.
Eser hakkında bilgi için YaFa Yayınları 0212- 488 36 07