Esat’ın taşeronları
Bela birken iki oldu. Türkiye’nin sınırında Esat’ın işbirliği ve kolaylaştırmaları sonucu PKK’nın Suriye kolu PYD hareket alanı buldu ve palazlandı. Bu yetmiyormuş gibi, bir de ardından sınır boylarına Kaide ile irtibatlı Irak Şam İslam Devleti yerleşti. Bunların bölgeye yerleşmeleri tesadüf mü yoksa arkasında bazı amiller ve etkenler mi var? Firas Tlass’ın ifadesiyle bölgede Kaide’nin varlığından bir Suriye rejimi ikinci olarak da İran-Irak ekseni yararlanıyor. Firas, Irak Şam İslam Devletinin anılan kesimlerin imalatı olduğunu ifade ediyor. PYD ile Irak Şam İslam Devleti iç kargaşayı artırıyor ve mücadeleyi ekseninden ve merkezinden çıkarıyor ve gölgeliyorlar. Kullandıkları kör şiddet Esat rejiminin işine yarıyor. Lakin PYD ile Irak Şam İslam Devleti ve buna ilaveten Nusre Cephesi birbirleriyle savaştıkları için Türkiye’nin PYD’ye karşı ‘düşmanımın düşmanı dostumdur’ anlayışıyla hareket ettiği ve taktik olarak bu örgütü kayırdığına dair bir algı oluştu. Bu örgütlere insan kaynaklarının Türkiye üzerinden aktığı iddia ediliyor. Halbuki tersinden, Gozel Avcı gibi Türkiye’den giderek PYD saflarında çarpışanlar da var. Bunların kaynağının da Türkiye olduğu niye unutuluyor? Firas Tlass gibilerin Suriye’deki Kaide varlığının temel kaynağının Irak olduğunu ifade ediyorlar. Esasında, PYD ve Irak Şam İslam Devleti gibi oluşumlar Esat rejiminin doğrudan veya dolaylı olarak maşasıdırlar. Hesapları altüst ettikleri gibi mücadelenin eksenini kaydırıyorlar. Esat rejimi üzerindeki dikkatleri dağıtıyorlar. Merkezi mücadeleyi aşındırıyorlar. Esat bütün gücünü seferber etse bile bunu başaramazdı. Dolayısıyla bu örgütler Esat için çalışıyorlar. Bununla birlikte hem Esat hem de Salih Müslüm Türkiye’yi köşeye sıkıştırmak babından ‘bizimle olmayan Kaide iledir’ veya ‘ya bizimlesin ya Kaide ile’ denklemi kuruyorlar ve denklem dışı kalanları da Kaide cephesine yamıyorlar. İyi oyun! Bu oyunu deşifre ederlerden birisi El Hayat yazarı Hayrullah Hayrullah oldu (http://alhayat.com/ OpinionsDetails/562419 ). Dolayısıyla Esat, Bush’ların çömezi olduğu gibi Neoconlar ve Amerikan derin devletinin de gözdesi ve onlar Esat’ın kalmasından yana. İnanmayan iz sürsün. Kissinger ve Brzezinski gibilerin açıklamalarını alt alta toplasın; manzarayı görecektir. Bir de üzerine Veli Nasr’ın ‘Obama gizliden gizliye Esat’ın kazanmasını istiyor’ ifadelerini koysun. İşte bu tablodan cesaret alan Esat, İran Kanalı Meyadin ve onun görünen patronu Gassan bin Ceddo’ya ‘2014 yılında aday olmam izin bir engel yok’ diyor. Aynısını Brzezinski Hürriyet’ten Cansu Çamlıbel’e söylemişti. Demek ki kalpten kalbe yol var.
¥
Salih Müslüm ve Türkiye’deki PKK yandaşları ve severleri ikide bir Türkiye’nin Kaide’nin yan örgütlerini silahlandırdığını ileri sürüyorlar. Hatta Salih Müslüm ‘oğlumu öldüren kurşunlar Türkiye’den geldi’ diyor. Pilotlarımızı kaçıran Hizbullahçıların düz mantığıyla Türkiye oğlunun ölümünden sorumlu ise bu durumda Esat’ın taşeronlarından biri olarak Salih Müslüm de Suriye halkının öldürülmesinden sorumludur. Kargaşayı ve Esat’ın ömrünü uzatmış ve acı hasadı derinleştirmiştir. Bir kişiye karşı Esat’la birlikte yüz binlerce kişiden sorumludur. Zira, Salih Müslim kanlı Esat iktidarının ömrünün uzamasından sorumlu olan kişilerden birisidir. Ayrıca Esat yöntemiyle bulunduğu bölgeyi kuvvet yoluyla denetimi altına alıyor. İkinci olarak, sadece Kaide politikaları üzerinden meşruiyet sağlamaya ve hasımlarını susturmaya çalışmıyorlar aynı zamanda Suriye’nin geleceği konusunda da Esat’la benzeri projelere sahipler. PYD de Rojava adını verdiği bölgede mini bir devlet formülü için çalışıyor. Esat da onları emsal yaparak hini hacette sahile bir Nuseyri devleti kurmanın yollarını arıyor. Irak Şam İslam Devletinin de kuzeyde özellikle Halep’te böyle bir devlet kurmak istediği söyleniyor. 1980’li yıllarda İhvan’ın bir koluna atfedilen böyle bir proje vardı lakin bu proje bizzat İhvan’ın geneli tarafından reddedilmiştir. Esat ise son çare sahilde mini bir Nuseyri devlet kurmak isterse kendisine emsal ve ortak lazımdır. Bu da PYD olacaktır. Bu projede Esat Müslüm’e Müslüm de Esat’a bağımlıdır.
Suriye’de bir Nuseyri devletinin meşruiyeti mini bir Kürt devletinden geçiyor. Esat bunu Türkiye’ye gözdağı suretinde, Cumhuriyet gazetesine verdiği mülakatta ima etmişti. PYD Esat’ın taşeronudur ve patronuyla birlikte hem Suriye halkının hem de Türk halkının düşmanıdır. Baba oğul Esat rejimleri bugüne kadar 600 İsrailliyi öldürmelerine mukabil yüz binlerce Suriye halkını katletmişlerdir. Suriye’de temel mesele Suriye halkı üzerine çöreklenen rejimin kendisidir. Türev mesele ise PYD ve kendisine Irak Şam İslam Devleti adını veren oluşumdur. Suriye rejimi bunları meydana salarak kartları karıştırıyor ve zihinleri bulandırıyor. Esat son günlerde yine PYD ile ortaklık kurabileceklerini söylemişti. Devrim sürecinden beri ne zaman hilafına hareket ettiler ki? Suriyeli muhalifler de Esat’ın iki payandasından birisinin PYD diğeri de Irak Şam İslam Devleti olduğunda birleşiyorlar. Maalesef Kaide ile Esat rejimi ile Irak-İran bağlantısı ele alınacağı yerde tam tersine Türkiye sanki bu örgütlerin hamisi gibi gösterilmeye çalışılıyor. Bu Türkiye düşmanlarının ortak karalamasıdır. Alarabiya Kanalında konuyla ilgili bir programda gerçeklere temas ettim.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.