Mevcut siyasi liderler içinde bulunduğu noktaya hak ederek gelmiş, siyasetin hemen hemen bütün kademelerinde bizzat çalışarak bulunmuş, toplumun nabzını tutmasını ve toplumla kaynaşmasını en iyi bilen ve uygulayan tek liderin Başbakan olduğunu söylemeye gerek var mı bilmem.

33 senedir yakından tanıdığım Başbakan bu özelliği ve bilhassa samimi tavırlarıyla ve verdiği hizmetlerle de şu anda toplumun takdir ettiği sevdiği ve desteklediği bir liderdir. AK Parti'nin tek gücü de kendisidir.

Alternatifinin olmaması da gücüne güç katmaktadır.

Siyasetteki fotoğraf budur.

Bunları niye mi yazıyorum. Dün gazetelerde bir haber okudum. Mahkemeden sonra Başbakan'ın yerel seçimlere yoğunlaştığını ve yeni hedefler belirlediğini yazıyordu. 3 şehri mutlaka istiyor diyen habere göre Başbakan İzmir, çankaya ve Diyarbakır'ın mutlaka alınmasını istiyormuş. Ayrıca yerel seçimler için yeni hedef tespit etmiş. Belediye başkanlarında hedefi yüzde 50 olarak il genel meclisi oylarında da yüzde 60 olarak belirlemiş.

Siyasi bir liderin yapması gerekeni yapmış.

Geçmişte RP'yi güçlendiren ve Tayyip Erdoğan'ı Tayyip Erdoğan yapan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı olmuştur. O dönemde yapılan hizmetler hem partisine büyümeyi sağlamış hem de kendisini bugünlere hazırlayan bir dönem olmuştur. RP'yi iktidar yürüyüşünde halka sevdiren ve gücüne güç katan en önemli ve en somut faktör başta Tayyip bey olmak üzere Refahlı belediyelerin örnek hizmetleri olmuştur.

RP'nin başlattığı ve AK parti'nin devam ettirdiği bu hizmet anlayışıyla Türkiye'nin çehresi değişmiştir. Hele İstanbul ve Ankara gibi göz önünde bulunan ve hizmet veren belediyeler Türkiye'nin imajını değiştirmiştir.

Geçmişte çok sık seyahat etmek durumunda kaldığım Avrupa'dan Türkiye'ye her dönüşümde o düzgün ve gelişmiş şehirlerden İstanbul'a indikçe karşılaştığım manzara beni hep üzmüştür. Ama artık üzülmüyorum aksine seviniyorum. çünkü artık İstanbul, belediye hizmetleri açısından birçok Avrupa başkentinden daha düzenli, daha temiz ve daha modern bir görüntü veriyor. Hele son yıllarda çevre temizliği ve bilhassa caddelerin çiçeklerle donatılması insanı sevindirmenin ötesinde ruhuna bir ferahlık veriyor ve insanı dinlendiriyor.

Ama bütün başkanların aynı başarıyı gösterdiğini söylemek kolay değil. Belediye başkanlığı bu hizmetlerin yanısıra aynı zamanda siyasi bir faaliyettir. Başbakan boşuna hedef koymuyor. AK Parti girdiği ilk yerel seçimlerde belki yeni olmanın ve yeterli zamanının bulunmamasının getirdiği aday belirlemede bazı isabetsiz kararlar aldı ve bu sebeple partinin başı zaman zaman ağırdı.

Şu anda bazı Anadolu illerinde parti sayesinde seçilen belediye başkanları partilerine bilerek veya farkına varmadan zarar veriyorlar. örnek almaları gereken Başbakan'ın aksine halktan kopuk, sosyal yönleri gelişmemiş kimi başkanlar, Başbakan'ın koyduğu hedefe zarar verecek bir siyaset izlemektedirler. Belki aday yapılsalar parti sayesinde yine kazanabilirler ama Başbakan'ın koyduğu hedefi yakalamaları imkansız gibi bir şey..

2004'te AK Parti rüzgarıyla seçilmiş kimi başkanlar 5 yıl boyunca icraatlarıyla tanındıkları için önümüzdeki seçimlerde parti rüzgarı yerine bizzat kendilerinin rüzgarları etkili olacak. Partilerinin oylarını artırmak yerine azaltabilirler.

Yaşadığı şehirde bile tanınmayan ama seçim sisteminin aksaklığı nedeniyle Ankara'daki bağlantısı sebebiyle aday olup şu anda başkanlık koltuğunda oturan kimi belediye başkanları konusunda AK Parti çok dikkatli davranmalıdır.

Belediye hizmetleriyle iktidara yürüyen Başbakan'ın altını oyan bu başkan tipleri Başbakan'ı örnek almak yerine politika cambazlığına da soyundukları için kendilerine muhtaç olan çevrelere yaptırdıkları anketlerde birinci çıkabilirler, kendilerini yılın belediye başkanı seçtirebilirler, sms ya da internet ortamında çok oy toplayıp kendi lehlerinde haber yaptırabilirler. Bunların hiçbirinin bütünüyle gerçeği yansıtmadığını en iyi bilenlerden biri Başbakan'dır. çünkü kendisinin başkan seçildiği seçimlerde yayınlanan anketler hep aleyhindeydi.

AK Parti, belediye seçimlerinde hedefi tutturmak için özellikle bu politika cambazlarına dikkat etmelidir.

Belediyelerdeki hizmetlerle yükselen ve güçlenen, AK Parti iktidarıyla gücüne güç katan bu çizgiye şu anda bazı belediyeler zarar vermektedirler. Mesela bazı illerde çok sayıda AK Partilinin aynı başkan tekrar aday olursa oy vermeyeceklerini yakından biliyorum. Yaptığı hizmetleri bile milleti bezdirdikten sonra yapan toplumdan kopuk bu tip başkanlarla AK Parti'nin hedefi tutturması zor.

Bence AK Parti'nin o hedefi tutturması hatta aşması lazım çünkü o seçim aynı zamanda milli iradeyi hiçe sayanlara verilecek tarihi bir ders olacak.