Rahmetli Aliya İzzet Begoviç’in Boşnaklar içerisinde yeterince anlaşılamadığı gibi bir kanaatim var.
İyi ki de ülkemizde adam gibi adamlar var da Aliya gibi bir Müslüman lider tanınıyor ve biliniyor. Aliya İzzet Begoviç’e ilk sahip çıkan lider rahmetli Turgut Özal’dır.
İkincisi de Recep Tayyip Erdoğan ve İslami duyarlılığa sahip halkımızdır.
Aliya’yı biraz daha iyi tanımak için onun düşünce ufkunda kısa bir gezinti yapalım ve mücadele azmini anlatan şiirine yer verelim.
“Yıldızlar altından geçmemiz gerek
Hangi yolu seçersen seç
Sonunda ölüm var
Ve her şey bitecek
Ve sen de öleceksin
Bu dünya da ölecek
Bu yüzden başını hep dik tut.”
………………..
Aliya, partisi SDA’nın genel kurulunda yaptığı konuşmada yine tarihe önemli notlar düşerek şöyle der:
“Bu günleri gösteren Allah’a hamd ediyorum. Tarihimizi can ve kanımızla yazdık. Evlerimiz yakılıp yıkıldı. Düşmanlarımız mert değildi, alçakça katliamlar yaptılar.
Bu katliamları dünya şimdilerde ortaya çıkartılan toplu mezarlardan anlamaktadır. Bu gerçekleri haykırmıştık ama duyan olmamıştı. Tüm acılara rağmen çok şükür ayaktayız.
Yıkılan ev ve camilerimizi yeniden inşa ettik. Şehitlerimizi rahmetle anıyoruz. Onlarla inşallah Cennet’te buluşacağız, onları Allah’ın ve meleklerinin huzurunda mücadelelerinden dolayı kutlayacağız.
Gelinen noktada her şey bitmiş değil, yeni başlıyoruz. Başlattığımız mücadelede eksiklikler olmasına rağmen bir yerlere geldik.
Allah’a hamd ediyorum ki, bugün elimdeki dalgalanan bayrağı teslim edeceğim inanmış yüzbinler var.
Artık Bosna Hersek, hür ve bayrağımız kendi topraklarımızda dalgalanıyor.”
Başını imanının gereği dik tutan liderden tarihe belge sözler;
“Çektiğimiz zulümleri imanımızla göğüsledik. Kur’an edebiyat değil, hayattır; dolayısıyla O’na bir düşünce tarzı değil, bir hayat tarzı olarak bakılmalıdır.”
“Size neyi arzuladığımı ve niçin mücadele edeceğimi söyleyebilirim. O da, içerisinde herkesin arzuladığı ve inandığı biçimde Allah’a ibadet edebildiği bölünmez bir şehirdir.”
“Ben bir Müslümanım ve öyle kalacağım. Kendimi dünyadaki İslam davasının bir neferi olarak telakki ediyorum ve son günüme kadar da böyle hissedeceğim. Çünkü İslam benim için güzel ve asil olan her şeyin diğer adıdır.”
“Bizler insan olmaya ve kalmaya çalıştık ve başarılı olduk. İnsan olmak ve insan kalmak, Allah’a ve kendimize karşı sorumluluğumuzdur. Onlara karşı değil.”
“Ben Avrupa’ya giderken kafam önümde eğik gitmiyorum. Çünkü çocuk, kadın ve ihtiyar öldürmedik. Çünkü hiçbir kutsal yere saldırmadık.
Oysa (Sırp ve Hırvatlar) onlar bunların tamamını yaptılar. Hem de Batı’nın gözü önünde; Batı medeniyeti adına.”
“Nefrete nefretle cevap vermeyin. Bosna için nefret çıkmaz sokaktır. Nefret sadece bizim ruhlarımızı zedelemiyor, Bosna’nın özünü de zedeliyor.
“Ey teslimiyet, senin adın İslam’dır.”