Bu haftaki eserimiz “Hayykitap” yayınlarından.

“Örselenmiş Osmanlı’dan Medeniyet Umuduna” ismini taşıyan kitap, Saadettin hoca ile yapılmış harika bir söyleşinin ürünü.

Ayşe Çavdar’ın yaptığı sohbette Saadettin Ökten, İHL’lerin; “gönüllü kurucu ve hocalarından” olan babası merhum Celaleddin Ökten hocamız başta olmak üzere, ailesini ve ailesinden aldığı dini milli eğitimi anlatıyor.

Saadettin hocamı çok severim. Fakat babası Celaleddin Ökten hocamız, eğer o dönemlerde İHL’lerle ilgilenmese, Nurettin Topçu gibi “iman insanları” ücretsiz dersler vermese, siyasi rantlarını İslam düşmanlığı üzerine kuran ve halen de devam eden CHP zihniyetliler, İHL’lerin kökünü kazıyacaklardı.

Bu sebeple Celalettin hoca ve İHL’lere emeği geçen bütün Müslümanları rahmetle anarak, ruhlarına bir “Fatiha” okuyup söze devam edelim.

*

Saadettin Ökten hoca, “Amentüsü çok sağlam bir Mü’mindir.” Böyle olduğu için de söyleyeceklerini riyakârlık sınıfına sokmadan söyler.

Eserde kendisine sorulan bir soruya verdiği cevap buna bir örnektir. Şöyle anlatıyor:

Cerrahi Şeyhi Fahrettin Efendiye Hafız Mehmed Efendi geliyor ve:

-‘Efendim bizim hanım artık namaz kılmıyor” diye şikâyet ediyor.

Fahrettin Efendi de diyor ki: “Oh oh Maşallah Maşallah.”

Hafız Mehmet Efendi gayet tabii itiraz ediyor;

-‘Böyle şey olur mu’ diyor. Şeyh Efendi cevap veriyor ve diyor ki:

-‘Nihayet kadın şirkten kurtuldu’ diyor.

Hafız Mehmet Efendi şaşkın, diyor ki: ‘Ne demek o?’

Şeyh efendi cevap veriyor:

-‘Senden korktuğu için namaz kılıyordu, şimdi korkmuyor ve kılmıyor. Allah için kılsın İnşaallah.’

*

Saadettin Hoca, dünya için imanını örseleyenleri şöyle tarif ediyor:

-“Davranışları da imanları da yapmacıklıktan öte gitmiyor.”

Eserin sayfaları arasında yine Saadettin Hoca’nın şu güze tespitleri var.

-“Tarih veya mazi bizim varlığımız için elzem bir olgu ve doku. O olmadan yaşamamız mümkün değil. Maziyi bunun için önemsiyoruz.

Mazisiz bir hayat bahis konusu olamaz. Bu birey için de toplum için de böyle. Eğer mazinizden koparsanız, başkalarına ait olan bu şeyler gelip sizi işgal eder.

Şahısların mazileri olduğu gibi toplumların da maziler vardır. Toplumun mazisine ise tarih diyoruz.”

*

Evet, Saadettin Hoca’nın temas ettiği bu mesele oldukça önemli. Derler ki; “Tarihini bilmeyenlerin coğrafyasını başkaları çizer.”

Bugün hükümetin çeşitli yapılanmalara karşı verdiği mücadele; toplumun mazisini, yani tarihini bilmeyenlere veya yok sayanlara karşıdır.

Hükümetin verdiği mücadele; elimizde kalan şu küçük coğrafyamızı, başkalarına çizdirmemek için tüm gücüyle sahiplenme mücadelesidir.

Velhasıl koca bir medeniyetin nasıl örselendiğini ve yeniden nasıl kurulması gerektiğini, Saadettin hoca bir güzel anlatmış.

Eser hakkında bilgi Hayykitap Yayınları 0212- 352 00 50