Maden ocaklarına fiber optik kablo döşemek, bütün galeriyi sensörler ve kameralarla donatmak çok mu zor.

Madencilerin koluna bir GPS saati takarsanız, bunları özel bir anten vasıtası ile kim nerede çalışıyor, adım adım izlersiniz..

Güvenlik kameralarının çektikleri görüntüleri ve sensörlerden gelecek sinyalleri de bu yöntemle, galerinin dışından izleyebilirsiniz..

Galerilerdeki ısı, duman, karbondioksit, oksijen, ortamdaki partikülasyonu saniye saniye ölçmek mümkün..

Diyeceksiniz ki, biz daha doğru düzgün gaz maskelerini bile dağıtmıyoruz ki! Ya da dağıtılsa ne yazar, eski model kullanım süresi dolmuş maskeler bunlar. Öyle olduğu için belki de, iddiaya göre  işçilerin bir kısmı da zaten takmıyorlar..

Kaza oldu.. Şimdi bundan gerekli dersleri çıkartmamız gerek..

Bizim katlanmak zorunda olduğumuz acılar bizden sonrakiler için baht kaynağı olsun.. Onlar aynı acıları yaşamasınlar diye biz bu olaydan gereken dersi çıkartmalıyız..

Hep önümüzdeki sorunlarla başetmekten vazgeçmeliyiz. Gelecekteki muhtemel sorunları çözmek için kafamızı zorlamalıyız..

Maalesef mevzuat yetersiz, bürokrasi hantal.

Tek sorunumuz kazalar değil. Verimlilik, kalite, daha sağlıklı bir çalışma ortamının sağlanması..

Bu konular sadece devlet meselesi olmamalı. Peki, üniversiteler bu işin neresinde? Hangi madencilik fakültesi, öğrencilerini alıp madene indi, ya da hangi yüksek lisans ve doktora programı maddende gözlem yaptı? Kamu yönetimi, işyeri denetimi konusunda madene indi mi mesela.

Bu sonuçtan media da sorumlu, sendika da. Üniversiteler de sorumlu..

Patronun yakasına yapışmak kolay. Ya da politikacının, bürokratın yakasına yapışmak kolay..

Bir günah keçisi bulursunuz öfkenizi, hıncınızı ondan çıkartırsınız. Peki sonuç!

Bir başka olaya kadar beklersiniz. Yine aynı şeyler yaşanır..

Sıkılmış yumruklar, ağıt, tehditler, meydan okumalar.. Kaleminden kan damlayan yazarlar.. Sonuç! Çözüm öneren var mı?

Herkes suçlu arıyor. Aslında itiraf edelim, biz hepimiz suçluyuz. İşçi de, patron da, gazetecisi de, odası da, sendikası da.. Profesörü, politikacısı, bürokratı, bizim hepimizin bu sonuçta sorumluluğumuz var.. Muhalefetin sorumluluğu iktidardan daha az değil..

Benim için madende yaşanan trajediden sonra en yaralayıcı bir gerçek, bilgi sahibi olmadan kanaat sahibi olan ya da kışkırtılmış grupların bu acı üzerinden siyasi rant çabaları..

İşletme sahipleri, yöneticileri de artık kendilerine bir çekidüzen vermeleri gerek..

Keşke suçluların cezalandırılması konusundaki hassasiyeti, bu hataların yapılmaması konusunda gösterebilsek..

Maden ocağını kapatsanız, sahiplerini, yöneticilerinizi cezalandırsanız, giden geri gelmeyecek. Eğer bu yaşananlar bir bilinçlenmeye, sorumluluk duygusuna sebeb olmayacaksa, yazılıp-çizilenler, konuşulanlar fayda vermeyecekse yine yaşanacak..

Bir de bu soruna çare bulsanız da, başka bir sorunla karşılaşıldığında yine aynı acılar yaşanmayacak mı? O zaman efradına cami, ağyarına mani, kapsamlı bir paket şeklinde konuya eğilmek, dünyadaki tecrübe birikimlerinden yararlanmak gerek..

Eğer ahlak, sorumluluk duygusu yoksa, yarın yine benzer olaylarla karşılaşırız.. İzmit yolunda gübre yüklü bir TIR’daki yükleme hatasının faturası önümüzde, TEM otoyolu İzmit mevkiinde 5 otobüs, 4 otomobil, 15’Ii TIR ve kamyon 24 aracın karıştığı zincirleme trafik kazasında 5’i ağır 41 kişi yaralandı. Ölü de olabilirdi, neyse ki ölü yok! Gün oluyor trafik kazalarında günde 25 insan hayatını kaybediyor.. Soma’daki trafik kazasını kaç gündür konuşuyor, tartışıyoruz. Bu arada maden kazasında hayatını kaybeden insan kadar insan kaybettik belki de trafikte, bir o kadar da yaralı olmuştur.

Ya da sigara ve alkolün sebeb olduğu kazalardaki mal ve can kaybının çetelesini tutan var mı?

Türkiye; ekmek israfından trafik kazasına, alkolden sigaraya, uyuşturucuya kadar her alanda kendini bir gözden geçirmek zorunda..

Bilişim teknolojisini etkin bir şekilde kullanarak, geriye dönük sorgulama ve elektronik denetim konusunda daha rasyonel çözümler üretilebilir.. Bu sistem bir şekilde caydırıcı bir etki de oluşturuyor..

Yeraltında çalışan maden işçilerinin çalışma şartlarının iyileştirilmesi, tedbirlerin artırılması, robot kullanımının yaygınlaştırılması yönünde de bir takım düzenlemelere gidilmesi gerekiyor sanırım..

Selam ve dua ile.