Çocuklarımıza dikkat!
Evet evet….yıllar önceydi, belki beş sene, belki daha fazla… Amerika’da. Ender katıldığım bir Türk toplantısıydı. Ender diyorum zira üniversite çalışmalarından, Müslüman Amerikalıların faaliyetlerinden başımı kaldırmak mümkün olmuyor, Türklerin arasına, belki biraz da bilinçli bir seçimle katılmıyordum. İki, bilemediniz üç tane arkadaş ötesi, dost gördüğüm ailelerle görüşmek bana yetiyor da artıyordu bile.
Döneyim toplantıya. Çoğunluğunu akademisyenlerin oluşturduğu Müslüman Türklerin yaptıkları bu toplantıda yaptığım konuşmalardan birinde siyaseti, bilimi bir tarafa bırakıp, farklı bir konuda konuşmaya karar verdim. Karşımdakiler yaşça genelde benden biraz daha genç bir nesli temsil ediyor, çoğu tahsil için kısa süreliğine veya dönemsel olarak Amerika’ya gelmiş Müslümanlardı. Çocuklar küçük, anne babalar gençti. Süreli gelişle doğrudan alakalı olarak “Amerika”lı aidiyeti olmayan, vatan hasreti ile kavrulan bir gruptu. Ailecek bir gittik pir gittik diye tasvir edilmeyi hak eden yirmi altı senelik Amerika serüvenimize benzer uzun süreli kalışları hemen hemen hiç olmayan bir gruptu bu. Ama biliyorlardı, Amerika’ya bir gelen bir daha gelirdi, gelmek isterdi, zihnen kopuş belki de hiçbir zaman olmazdı. Ortada cıvıl cıvıl oynayan çocuklar bu gençlerin Amerikalı, Amerikan doğumlu evlatlarıydı. Bugün belki üç, dört, beş, on, on beş yaşlarındaydılar ama hiç süre geçmeksizin büyüyeceklerdi.
Lafı uzatmayayım, dinleyicilere “çocuklarınız” dedim, “onlara dikkat edin. Bugün Müslüman Amerikalıların başındaki en büyük imtihanlardan biri çocukları ile geliyor. Uyuşturucu, yetişen neslimiz için en büyük illetlerden biri olarak tezahür ediyor” dedim. Kimileri şaşkın bakışlarını gizleyemediler. Devam ettim, “büyük ihtimalle bu mu olacak bizim en büyük sorunumuz, yok canım, olur mu hiç öyle şey diye düşünenleriniz olabilir, ama inanın Amerika’da uzun müddet kalmış, kendilerini Amerikalı Müslümanlar olarak tanımlayan toplum içerisinde bu, çok önemli bir sorun. Size daha açıkça ve daha vahim bir şey daha söyleyeyim” dedim ve ekledim, “Bugün İslam dünyasında çok ciddi çalışmalar yapan, İslam’ın doğuda ve batıda yayılmasına vesile olan, emri bil mağruf neyhi anil munkerin sürdürülebilir şekilde ikame ettirilmesi için İslami hareketin mutfağında çalışan insanların ki bunlar İslam dünyasının batıdaki liderleridir, işte onların aileleri bu dert ile imtihan ediliyorlar.” Evet İslam’ı dünyaya yaymak, cihad etmek çok önemli, ancak bunun bedeli kendi ocağınızdakini kaybetmek olmamalı, diyerek sonlandırdım uyarımı…
Şimdi görüyorum ki, Türkiye de Amerika’dan geri kalmıyor uyuşturucu probleminde. Hele bir de uluslararası uyuşturucu trafiğinin tam ortasında bir coğrafyayı oluşturduğumuz göz önüne alınırsa… Bonzai vesaire…ne ise…çocuklarımızı koruyalım ve lütfen asla “asla” demeden…. Unutmayalım hiç tahmin etmediğimiz cenahlardan imtihan edilebiliriz şu olumlu dünyada.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.