D.Mehmet Doğan

D.Mehmet Doğan

Gazze’yi unutmamak

Gazze’yi unutmamak

İsrail vahşeti artarak sürüyor, sivil katliamı devam ediyor; bîgünah çocukların parçalanmış cesetleri vicdanı olanları yerinden sıçratıyor... Tahribat elbette bunun da ötesinde. Zor şartlarda varolan bir halk, kıt kanaat imkânlarından mahrum ediliyor, yaşama şartları tamamen yok ediliyor.

Her türlü sıkıştırılmış bir topluma ölmekten veya topraklarını terk etmekten başka alternatif bırakılmak istenmiyor...

Vurulan yerler arasında camilerin olması çok şaşırtıcı gelmiyor bize. İsrail’in arkasında olan dünya nasıl olsa camilerin vurulması ile ilgilenmez. Ya hastahanelerin hedef alınması?

Bunun nasıl bir tepki meydana getireceği sınanıyor olmalı...

Gazze’ye son ramazan taarruzuna en açık tepkiyi Türkiye verdi. Bir parti veya grup değil, Türkiye’nin bütünü aynı tavrı ortaya koydu.

Batı dünyası, hatta onun karşısında görülen dünyanın tepkisi neden yok? Neden İsrail’e destekte adeta ittifak var?

İran’ın bile sesi neden her zamankinden zayıf çıkıyor?

Sen ne kadar muktedirsin hazreti reel politik!

ABD, Avrupa, Rusya, Çin, Hindistan...

Herkesin kendince makul sebepleri var. Arap baharı batıyı ürküttü. Eğer önü kesilmese idi, İsrail ve dolayısıyla onu Ortadoğu coğrafyasına monte eden Batı dünyası ciddi bir krize maruz kalacaktı. Onlar için o ileri karakolun olmaması durumunu düşünün!

Yüz yıldır Ortadoğu’nun tarihini yapanların, eserlerinin çöpe atılması tehlikesi karşısında ne yapması beklenirdi?

Hatırlayalım: İsrail Gazze’ye saldırıyor, Mısır Gazze’nin nefes alacağı kapıları kapatıyordu. 40 yıllık Mısır diktatörü devrildikten sonra ne oldu? Kapılar açıldı, İsrail’in engelsiz saldırganlığı nisbeten duraklatıldı. Sisi’nin Mısır’ın başına monte edilmesi, İsrail’in frenlerini boşalttı, meydan yine onun oldu.

Arap uyanışı tehlikesi, ABD ve Amerika için büyük tehdit. Bu yüzden zayıf protestolar bile çıkmıyor batıdan. “İsrail’in savunma hakkı”, esasen onların ileri karakollarını savunma hakkı! Ortadoğu’da İsrail’in geriletilmesi demek, bölge halkının kendi kaderini tayin etme yolunda güçlü bir adım atması demek. Bunun dünya sistemini ne ölçüde etkileyeceğini tahmin etmek zor değil.

Ortadoğu’da İsrail’in varlığı doğudan batıya bütün hükümranlar için elzem. Son sınamada bu bir daha teyid edildi.

Peki hemcivar “İslâm ülkeleri” için durum ne merkezde?

Farklı sebeplerle onlar da İsrail’e muhtaç!

İsrail yoksa, Suudiler bu şekilde var olabilir mi? Ürdün böyle durabilir mi? Suriye diktatörünü ayakta tutan İsrail’in varlığı! Bunu fehmetmekten aciz miyiz?

Türkiye’nin konumu nasıl yorumlanmalı?

Türkiye kaybettiği hafızasını kazanmaya çalışıyor. Batıyla ölümcül ittifakını gözden geçirme yolunda insiyakî adımlar atıyor. Atmasa, kendi kimliğini, varlığını inkâr etmeye devam edecek. Atarsa, batının dışlayıcı tavrı yükselecek. Kılıcın iki ucu da keskin!

Gazze’de 1. Dünya Savaşı’nda ne oldu? Bir hafıza tazelemesine şiddetle ihtiyacımız var. İngilizler Gazze’yi, Filistin’i ele geçirmeyi neden önemsediler? Bu bölgeyi kontrol etmeden Mısır’ı kontrol etmenin mümkün olmadığını, Hindistan yolunun güvenliğinin sağlanamayacağını düşündüler. Ortadoğu’nun sömürülmeyi bekleyen enerji kaynakları burada kalıcı bir İngiliz varlığını gerektiriyordu.

Bu askeri bir varlık olabilirdi ve süreklileştirilmesi bu yüzden mümkün değildi. Oysa gönüllü olarak oraya yerleşmek isteyenler vardı ve onlar orada kalmak için her şeyi göze alacaklardı.

Filistin’e Yahudi göçünün teşviki ve adım adım İsrail’in kurulması uzun vadeli İngiliz/batı menfaatlerinin gereği idi.

İngilizler 1917’de peşpeşe üç güçlü hamle yaptı. “Gazze muharebeleri” olarak tarihe geçen savaşlarda, Osmanlı son direnişini gösterdi. Karış karış savaşarak bu toprakları terk etmek zorunda kaldı. Peki İngilizler bu toprakları Araplara, yerli halkına vermek için mi almıştı?

Batı stratejisinin önemli bir âleti olmaya devam ettikçe, İsrail’in saldırganlığının sonunun  geleceğini beklemek safdillik olur!

Hafızanız yoksa, tepkiniz de yok!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
D.Mehmet Doğan Arşivi