Cumhurbaşkanından sonra başbakanın da kim olacağı belli oldu.

Bir yıl kadar önce tahminimi yazmıştım.. Davudoğlu derken basit bir soru sordum kendime.. Önümüzdeki beş yılda Türkiye için hayati öneme sahip öncelikli konu ne olacak? Dış politika mı, kalkınma politikaları mı, malî politikalar mı? Benim için cevap açık, basit ve netti.. Dış politika Türkiye için hayati öneme sahip öncelikli bir konu idi ve uluslararası ilişkiler, mali ve iktisadi konular açısından da belirleyici bir etki gücüne sahiptir. İster insan hakları, hukuk devleti, demokrasi diyin, ister barış sürecini önceleyin, ister terör veya savunma açısından, ister Türk dünyası, İslam dünyası ile yakınlaşma açısından bakın, uluslararası ilişkiler öne çıkacaktır.

Dış politika diyince Türkiye’de, özellikle de AK Parti kadroları içinde en yetkin kişi Davudoğlu’dur..

Davudoğlu akademisyen gelenekten gelen biri.. Malezya’da, dışarıda İslam ülkelerinden gelen akademisyenlerle özgür bir ortamda bazı konuları tartışma fırsatı buldu..

Aslında lise yıllarından itibaren İslami duyarlılığa sahip bir çevrede yaşadı. Aile bağları itibarı ile de böyle bir geçmişe sahipti..

Türkiye’ye döndükten sonra bir yandan üniversitede akademik çalışmalarını sürdürdü, bir yandan Harp akademilerinde misafir öğretim üyesi olarak dersler verdi. Marmara ve Beykent Üniversitelerinde dersler verdi.. Abdullah Gül’e başdanışman oldu. Ardından Erdoğan’a.. Bu arada Bilim Sanat Vakfı bünyesinde yeni bir münevrrer /entelektüel kadronun yetişmesi için sivil girişimlerde bulunundu..

Teorik bilgilerini uygulama ile test etme fırsatı buldu..

Davudoğlu stratejik derinlikten söz ederek, yarınki Türkiye için, “komşularla sıfır sorun” projesini hayata geçirmeyi denedi.. Kurtlarla dansetmek için ihtimal, maliyet ve risk analizlerine dayalı taktikler geliştirdi.. “HAYIR” diyebilen bir Türkiye’nin inşası için çalıştı..

Bölge barışı için Türkiye’nin barış yapıcı “peace maker” bir rol üstlenmesi gerektiğini, pasif tarafsızlık yerine aktif denge ve taraf olmayı seçti.

Şimdi soru şu: Davudoğlu, Erdoğan’dan boşalan yeri doldurabilir mi? Halkla sağlıklı ilişki kurabilir mi? 

Bu soruları herkes için sormak mümkün. Sonuçta bu iş tek adamla götürülecek bir iş değil. Birlikte çalışacakları bakanlar, bürokratlar olacak.

Davudoğlu’nun ekibi ile birlikte, ekonomik büyümeyi sürdürecek, mali dengeleri koruyacak bir politika izleyeceğini düşünüyorum. Her şey daha iyi olacak. Geçmişin bilgi birikimi, geleceğin umudu ile ve kardeş halkların dualarının bereketi ile inşallah güzel günler göreceğiz.  

Bana sorarsanız, Davudoğlu, bir akademisyen olmasının ötesi de ilk günden beri AK Parti’yi yakından tanıyan biri. Erdoğan’ı da tanıyor. Parti içi dengeleri, partinin reflekslerini, ilkelerini en iyi bilenlerden biri.. İtidal sahibi, bilgili, dürüst ve cesur. Sivil refleksleri gelişmiş, birlikte çalışma becerisine sahip biri. Toplum tarafından tanınan ve herkesi tanıyan biri. Sadece Türkiye’de değil, İslam dünyasında ve tüm dünyada tanınan, saygı duyulan bir isim. BM, AB, İİK, ABD, Rusya, Türk dünyası, Balkanlar, Kafkaslar, Afrika ülkeleri, hepsi tanıyor. Arapça, İngilizce, Almanca biliyor..

Zaten Erdoğan’la birlikte çalışacaklar.. İthal, paraşütle gelen biri değil. İçeriden biri.. Son yerel seçimlerdeki halkla ilişkiler konusundaki performansı iyi idi.. Eflatun gibi düşünen, Dedebey gibi konuşan bilge birinden söz ediyoruz..

Kimilerine göre o “Türk Kisinger”i.. Kimine göre Aliya geleneğinden gelen bilge bir kişi..

AB sürecinde tam bir diplomat, BOP’la ilgili kurt bir politikacı. Barışın güvercini, Suriye ve Filistin, Mısır krizinde olduğu gibi, zalimlere karşı şahin!

AK Parti’yi rahat bırakmak istemeyecekler. Ama AK Parti bu süreçte, Erdoğan sonrası kendini yeniden kurgulayacak. Önümüzdeki milletvekili seçiminde, AK Parti grubunun yarıya yakını yenilenecek.. Bu süreçte parti içinde arınma, yenilenme de gerçekleşecek..

2015 Türkiye için bir milat olacak..

Adaletten, barıştan, özgürlükten yana yeni bir dünyanın, yeni bir medeniyetin ihyası ve inşası için yeni bir dönem başlıyor. Türkiye bu dönemde her anlamda model alınacak bir ülke olacak inşallah.

Selâm ve dua ile..