Başbakan Ahmet Davutoğlu (1)
Ahmet Davutoğlu’nun başbakan olmasından bir kere daha anlaşılmıştır ki, Türkiye doğru yolda ve emin adımlarla ilerlemektedir.
Tabii bu ifadeyi dayandırdığımız ve dayandığımız sebepler vardır. Ezbere ya da “laf olsun, torba dolsun” cinsinden konuşan ve yazanlardan değiliz.
Ahmet Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan başbakan iken danışmanlığına geldiğinde; dinine, imanına, ülkesine ve milletine bağlı aklıselim sahibi insanların söylediği şuydu:
-“Ahmet Davutoğlu geleceğin başbakanıdır. Kader bu insanı buraya boşuna getirmemiştir. Allah yardımcısı olsun, iyi bir vezirdir” diye dualar ediliyordu.
Bu tespitte bulunanlar ne Tayyip Bey’i tanırlardı ne de Ahmet Davutoğlu’nu. Vatan, millet ve din adına ortak niyaz ve dualarıydı.
•
Rahmetli Prof. Dr. Sabahattin Zaim hocanın unutmadığım bir sözü vardır. Derdi ki;
“Halık’ındır tüm işler, kul eliyle işlenir, sanma ki emri bari olmadan bir çöp depreşir.”
Amentüsü sağlam Müslümanlar, sebeplere sarılıp “Allah’ın izniyle” diyerek işlerine sahip çıkar ve sonucu Allah’ın bileceğine inanarak tevekkül ederler.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ahmet Davutoğlu ve Ak Partili kadroların önemli bir bölümü bu inançla hareket ederler.
İşte içimizde ve dışımızdaki Türkiye düşmanlarının en büyük korkusu da ülkemizi böyle insanların yönetmesidir.
Her zaman söylüyorum, yine söyleyeceğim. Bizim nesil kırk yılını bugünler için harcadı, bugünkü Türkiye’nin imarı için nefes tüketti.
İngilizler başta olmak üzere belli batılı ülkelerle ABD’nin; Afrika, Asya ve Ortadoğu ülkelerine istedikleri gibi hükmedebilmek için Türkiye’de sürekli bunalım üretiyorlardı ve biz bu hakikati kırk yıldır haykırıyorduk.
Hamdolsun dağdaki çobanlarımızdan, şehirdeki bilgelerimize kadar toplumumuzun büyük ekseriyeti tüm şer ittifakları bozarak bir kere daha;
-“Bu ülke bizim ve asla yedirmeyiz” diye tavrını koydu ve “durmak yok yola devam” dedi.
•
Ahmet Davutoğlu bu istikrarın önemli bir dengesidir. Davutoğlu’na karşı yapılan saldırılara bakıldığında kimin hangi niyette ve nasıl bir tıynete sahip olduğu da bellidir.
Malum kesim, Erdoğan’dan kurtulacakları umuduyla kendi adamlarını aldatırken, başka bir Erdoğan’a, Davutoğlu’na yakalandılar.
Başbakan Davutoğlu’nun bilgisi, görgüsü, icraatları, samimiyeti, inancı, ahlâkı ve daha da önemlisi; hesap gününe “bağımsız ve beklentisiz” iman etmesi, şer cephenin korkulu rüyasıdır.
Şimdi bunları söyleyince mayaları fitne ve fesat hamuruyla yoğrulmuş bir kısım kişiler, “Yandaş” diyecekler.
Ne “Yandaşı” “Gardaşım, gardaş.” Yandaşlıktan da öte. Elbet yandaş olacağım. Mümin müminin kardeşidir. Zavallı dünyevistlerin anlayamadığı hakikat bu.
•
Evet, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da Başbakan Davutoğlu’nun da tarafındayım. Aynı “Allah’a,” aynı “Peygamber’e,” aynı “Kitaba” iman ettiğim için onlarla beraberim.
Rabbim utandırmasın ve başta insan şeytanların, sonra da diğer şeytanların şerrinden korusun ve doğruluktan, doğrulardan ayırmasın. Amin!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.