Kargalar Tavuklar Norveçliler
Altmış sene önce (acaba hangi gazetede ve dergide?) okumuştum… Kuşların en zekisi olan kargalar on ikiye kadar sayabiliyormuş, aptal olan tavuklar ise üçe kadar…
Bizde bazı akıllıların maşaallah aynı anda iki önemli konuyu birden havsalaları almıyor.
Beyin gündemine bir meseleyi alıyor, onun yanına ikinci meseleyi koymak isterse, birinci mesele pat diye aklından çıkıp yere düşüyor.
Bir koltuğa iki karpuz sığmaz… Bedevinin beynine iki önemli mesele birden girmez.
Medenî toplumların zekası, aklı, hafızası onlarca, hattâ yüzlerce önemli meseleyi aynı anda gündemde tutabiliyor.
Avrupa’nın en zeki, IQ’su en yüksek halkları Finlandiya, Norveç ve İsveç’tir. Onlar medenî toplumlardır. Yani bedevî değildirler. Okulları, bilhassa liseleri çok güçlü ve vasıflıdır.
Medenî toplumların kopuksuz hafızaları vardır. Bir İsveçli tarihî bir mezarlığa gider ve bundan 400 sene önce ölüp oraya gömülmüş bir atasının mezar taşını okuyabilir. Bedevîler yüz sene önceki kendi anadilleri ile yazılmış kitabeyi okuyamaz.
Medenî halklar, bir toplum için en önemli meselenin, gündem maddesinin eğitim ve mektepler olduğunun bilincindedir. Bedevî toplumlar bunun farkında bile değildir.
Medenî toplumlarda kuvvetli hafıza vardır; bedevî toplumlarda hafızasızlık ve kopukluk hakimdir.
Medenî toplumlar tedbirlidir. Bedevî toplumlar tedbirsiz.
Norveç’le ilgili yazılar, kitaplar okuyorum. Norveç halkı borcunu vaktinden önce ödermiş. Ne olur ne olmaz, vaktinde yatırmazsam ceza yerim diye korkarlarmış.
Norveç, Kuzey denizinden bin zahmetle petrol çıkartıyor ve fazla paraları bir fonda biriktiriyormuş. Beş milyonluk Norveç’in petrol fonu 800 milyon dolarmış ve devletin bu paranın yılda en fazla yüzde 4’ünü kullanmak hakkı varmış, onu da bu nispette kullanmıyormuş.
Norveç 77 bin dolarla, dünyada fert başına düşen gelir konusunda biriciymiş ama o ülkenin yollarında şımarık türedilerin kullandığı lüks arabalar görülmezmiş, en fazla ikinci el Volvolar varmış.
Haaa Unutmadan yazayım, Norveç Avrupa Birliği üyesi değilmiş.
Bir Norveç’e bakın, bir de petrol zengini bazı İslam ülkelerine…
Norveçliler Müslüman değil ama İslam ahlakını biz Müslümanlardan daha fazla hayata uyguluyor.
Bizde petrol çıksa ne olur biliyor musunuz?... Yer yerinden oynar, her şey tepetaklak olur. Ahlaksızlık, fısk fücur ayyuka çıkar, Türkiye infilak eder.
Petrol zenginliği Norveç’i şımartmamış.
Norveçliler Müslüman olsalar ne iyi olur değil mi? Gerçekten iyi olur da, İslam dünyasının halini gördükçe yığınlar halinde akın akın Müslüman olmaları çok zor. En iyisi İslam’ı onlara kitaplarla anlatmak. İslam dünyasında bunu yapacak zeka da yok, kültür de yok.
Türkiye’mizi Norveç’le, İsveç’le, Finlandiya, Avusturya, İsviçre… Japonya, Güney Kore, Tayvan, Singapur ile niçin kıyaslamıyoruz?
Mehmed Âkif merhum Safahat’ın bir yerinde Japonların ahlakını, karakterini, düzgünlüğünü över; biz Müslüman’ız, onlar gayr-i müslim ama onlarda bizdekinden fazla İslam ahlakı var der.
Türkiye’de bol miktarda petrol çıksa ne olur tahmin edebilir misiniz? Petrolden nemalanan bir sınıf çıldırır, kudurur. En pahalı arabalar… Lüks, israf, şımarıklık, fısk fücur, azgınlığın ve beyinsizliğin her türü…
Arap dünyasının bir kısmı petrolden çok zengin oldu da ne oldu?..
Kutsal şehir Mekke’yi Las Vegas’a benzettiler.
O petrol paralarıyla değil Arap dünyası, değil İslam dünyası, bütün insanlık kurtulabilirdi.
Lakin bu paraların Kur’an’a, Sünnete, İslam ahlakına, hikmete göre harcanması gerekirdi.
Bütün Arap dünyasında, Uruguay’ın başkanı Mujica gibi bir reis var mı?
Mujica on beş sene terör suçundan zindanda kalmış. Çıktıktan sonra siyasete atılmış, ülkesine başkan olmuş.
Nedir bu Mujica isimli adamın özellikleri?
Bir: Maaşının onda dokuzunu fakirler fonuna yatırır har ay...
İki: Başkanlık sarayında oturmaz, sahibi olduğu küçük ve mütevazı fidanlığın bahçesindeki iki gözlü kulübede ikamet eder.
Üç: Makam otomobiline binmez, kendi 1987 modeli WW’si ile gezer.
Dört: Karısıyla beraber zaman zaman bir halk kafesine veya lokantasına gider.
Gayr-i müslim devlet büyükleri içinde Mujica’dan mütevazı ve fakir olanları da var. Nepal’in Mecusi yeni başbakanının külüstür bir cep telefonundan başka malı yokmuş!
Devlet işlerini görürken devlet kandili ile aydınlanan, kendi işini görürken kendi mumunu yakan Hz. Ömer…
Hazret-i Ömer… Belinde kemer… Hû deyip döner… Aşk meydanında…
Fâruk hazretlerinin belindeki kemer nedir biliyor musunuz?
Doğruluk ve dürüstlük… Adalet ve insaf… Vicdan ve iz’an… Tevazu… Ahlak ve fazilet… Mürüvvet ve fütüvvet…
Ömer, Dicle kenarında bir kurt bir kuzuyu kapsa, İlahî adaletin bunu Ömer’den soracağından korkuyorum diye ağlarmış.