Doğru mu yalan mı?
Bugün Yeni Şafak'ta şu tüyler ürperten haberi okudum:
'Paralel yapı mensupları uluslararası alanda Türkiye karşıtı bir algı yaratmak için yoğun çaba sarf ediyor. Türkiye'de bir İslamileşme tehlikesi olduğundan bahseden paralel yapı mensupları ABD'de Türkiye karşıtı bir algı yaratmaya çalışıyor. Fatih Üniversitesi öğretim görevlisi İhsan Yılmaz, ABD'de Türkiye'yi ve Ak Parti'yi kötüledi. Ak Parti'yi İslamcı olmakla suçlayan Yılmaz iktidar partisinin Türkiye'de alkolü yasakladığını dile getirdi. İmam hatipleşme sürecinden de bahseden Yılmaz Türkiye'nin yeni bir İran olma yolunda hızla ilerlediğini ifade etti.'
Bu bir haber; doğru, yalan ve yanlış olma ihtimali var.
Eğer haber doğru ise cemaatin derhal bir açıklama yaparak 'Bu konuşmaya katılmadıklarını, kendilerinin de Türkiye'nin sahih İslamlaşma yolunda ilerlemesinden ve İmam Hatip okullarının önündeki engellerin kaldırılmasından memnun olduklarını, kendi üniversitelerinde öğretim üyesi olan bu kişi hakkında soruşturma açılacağını, bu sözleri söylediyse hakkında gereken işlemin yapılacağını' kamuoyuna duyurması ve gerekeni yapması zaruridir.
Haber asılsız ise bunu ileri sürmeleri ve bu defa Yeni Şafak'ın belgelerle haberini doğrulaması veya bunu yapamazsa, haberin asılsız olduğunu tespit ederse düzeltme ve özür yayınlaması gerekir.
Sıra cemaatte; ortada yenir yutulur olmayan bir iddia, bir haber var; gerekeni yapmak için bir saniye beklememeleri elzemdir.
Bu haber benim tüylerimi niçin diken diken ediyor?
İki sebeple:
1.Türkiye'de Ak Parti İslamcı ise, alkolü yasakladıysa (bunun asılsız olduğunu bilmeyen yok), Türkiye İran olma yolunda hızla ilerliyorsa –ki, bu iddianın da iler tutar bir tarafı yok, Türkiye'de İslamlaşma olsa bile İranlaşma olmaz- bundan bir Müslümanın rahatsız olması mümkün değildir. ABD, AB ve ötekiler rahatsız oluyorlarsa bu da Türkiye'nin doğru yolda olduğunu gösterir. Bir Müslüman bu durumu ötekilere yaranmak ve Türkiye'yi tökezletmek için söylerse onun imanından şüphe edilir.
2.İmam hatipleşme sürecinden de bir Müslüman rahatsız olamaz; aksine sevinir ve milletimizin kendi değerlerine sahip çıkacağı, asil medeniyetini ihya ve inşa edeceği konusunda ümide kapılır, en kabiliyetli çocuğunu bu okullara gönderir.
İmam hatip okulları, çizgisini şaşırmamış hiçbir İslami hizmetin ve eğitim öğretim faaliyetinin alternatifi, rakibi, karşıtı değildir. Bunları kardeş bilen, aynı gayeye doğru kardeşçe elele yürümeye azimli olan okullardır.
Allah Teâlâ'nın her nimeti esirgemeden bahşettiği şu ülkemizin en büyük eksiği insan unsuru ile alakalıdır. Geçirdiğimiz cebri kültür değişim fırtınası insanımızı sersemletti, ortaya farklı inanç ve ideoloji grupları çıktı. Bunlardan birinin diğerini yok etmesi de, kendine çevirmesi de mümkün değildir. Tutulacak doğru yol, farklıların birlikte, sulh içinde, karşılıklı tahammül ile bu ülkede yaşaması ve davasını, şiddete, hileye, kumpasa başvurmadan ikna yoluyla yaymaya çalışması; yani savaşçı değil, yarışçı olmasıdır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.