Bir tarafta Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “en yakın” medya patronu!

Karşı tarafta ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “oldukça yakın” medya yöneticileri!

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “en yakın” medya patronu tarafından “oldukça yakın” medya yöneticilerinin tasfiye edilmesi nasıl okunmalı?

Doğrusunu söylemek gerekirse bu gelişmenin “nasıl okunması” gerektiği konusunda net bir fikrimiz yok!

Şu anda, “Neler oluyor?” diye sormaktan başka elimizden bir şey gelmiyor!
Ortalıkta dolaşmakta olan söylentilerin “hepsi” doğru olabileceği gibi “hiçbiri” doğru olmayabilir!

Ama inkârı mümkün olmayan gerçek Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yakın isimlerin “birbirlerine girmiş” olmalarıdır!

Bir medya yöneticisi görevden alınmış olsa, “Başarısız olmuş ve görevinden alınmıştır” diyeceğiz!
Ancak ortada, “Toptan bir görevden alma” olunca böyle bir değerlendirme yapma imkânımız da kalmıyor!

Bugüne kadar “karşı görüşte” olanları tasfiye ederek yola devam edenlerin şimdi “birbirlerini tasfiyeye” başlamaları oldukça manidar değil mi?

Bu sadece medyanın “iç sorunlarından” kaynaklanan bir görevden alma mıdır?

Yoksa işin “siyasi boyutları” da var mıdır?

Böyle bir görevden almanın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “izni alınmadan” yani “bilgisi olmadan” yapıldığına ihtimal veremiyoruz!

Kendisine “en yakın” medya patronunun Cumhurbaşkanı’na “bilgi vermeden” bir bakıma “izin almadan” böyle bir operasyona kalkışması düşünülebilir mi?

“Bilgi verilmiş yani izin alınmışsa” Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın böyle bir operasyona “yeşil ışık” yakmasının sebebi hikmeti ne ola ki!

Görevden alınan isimlerin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bazı danışmanlarına karşı “ortak tavır” aldıkları iddiası gerçekleri ne kadar yansıtmaktadır?

Evet, şimdilik pek çok şey meçhul!

Ama uzun süre böyle meçhul kalamaz!

Yani “eteklerdeki taşların dökülmesi” çok zaman almaz!

Ve “asıl kıyamet” işte o zaman kopar!

Bugüne kadar birbirlerinin “ayıplarını setretmiş” olanlar şimdi “o ayıpları” orta yere dökmeye başlarlar!
Bu da iktidar partisi açısından hiç de “hayra alamet” bir gelişmenin habercisi sayılamaz!

Kim, ne kadar susar, hiç bilinmez!

 

Kanımızca iktidar belki de “en önemli” sorunlarından birini yaşamaya başlamış bulunmaktadır!
Çünkü “iç çekişme” partilerin başının en büyük belasıdır!
Ve şimdi iktidar partisi bu sorunla baş başadır!