PKK Zihniyetinden Medeniyet Çıkar mı?
Suriye ve Irak’ta istikrarsız ortam devam ediyor, Esed katliamlarını sürdürüyor ancak ülke içi ve dışında bir takım odaklar tüm bu realiteyi sümen altına iterek “Kobani” üzerinden algı operasyonuna girişmeye başladı. Birileri koro halinde PKK’nın İŞİD ile mücadelesinden “şanlı destanlar” çıkarmaya, PKK’ya rol kesmeye başladı.
Önce, ABD Dışişleri Bakanlığı’nın üst düzey danışmanı ve Washington için strateji üreten CFR’nin Atlantik Konseyi’nin kıdemli üyesi David L. Phillips Erdoğan’ın IŞİD ile PYD’yi aynı kefeye koyarak devasa bir pot kırdığını, “PYD’nin demokratik, Batı yanlısı, laik ve hatta kadınların kurtuluşu olduğunu” söyledi.Philips, aynı açıklamasında “Erdoğan’ın bu iki örgütü aynı kefeye koyması yanlıştı, siyaseten büyük bir hataydı” diyerek PKK’nın terör örgütü olmadığını ifade etti.Philips, Suriye PKK’sı PYD’nin Batı’ya model bir müttefik olabileceğini de cümlelerine ekledi.
Buna koşut olarak Almanya merkezli Batı kamuoyu, PKK’nın IŞİD’e karşı mücadelesini destanlaştıran bir algı oluşturmaya başladı, aynı zamanda PKK’nın dünya terör örgütleri listesinden adının çıkarılmasını talep eden siyasi kampanyalara soyundu.
Yine geçtiğimiz hafta benzer sözler Fransız senatör Aymeri de Montesquiou’den geldi. Montesguio “Saçmalıktan çıkmalıyız” başlıklı yazısında,laik yapısının önemini vurguladı PYD'nin desteklenmesini istedi; bu yapıya silah yardımının artarak sürmesi gerektiğini savundu.Ayrıca, PKK’nın terör listesinden çıkması gibi hezeyanlarını yazdı
Batılı şer odaklarından bu azgın talepler gelirken aynı ağızla, aynı üslupla bir yazıda Mehmet Altan’dan geldi. Altan’ın “Büyük Kürt Devletinin nüvesini Kuzey Irak’ta Barzani oluşturamadı ama Kobani’de PKK ve PYD oluşturdu” dediği yazısında kanla, sapkınlıkla yoğrulmuş Marksist- Leninist PKK ideolojisini Ortadoğu’ya model olarak sundu.
Altan, 24 Kasım’da t24 internet sitesinde “Ortadoğu’ya yeni model Kürtler” başlığı ile yayınlanan yazısında PKK elebaşlarının sözde “laiklik ve demokrasi” vurgusu yapmasını da buna delil olarak sundu.Altan yazısında PKK’yı sözde laik, Batı’nın değerleri ne entegre olmuş kadın haklarına saygılı yapısı ile “Ortadoğu’ya” adeta ilaç olarak görüyor.Tüm zihin kodlarında “ Sizleri özgürleştiriyorum” diyerek kadınlara tecavüz eden sapık bir Örgüt liderinin oluşturduğu PKK ideolojisini “kadınların kurtuluşu” olarak lanse ediyor. Yazı boyunca PKK ideolojisi üzerine bir medeniyet kurgulayan Altan, Türkiye’yi IŞID çizgisinde değerlendirerek kategorize ediyor.
Tüm bu açıklamalar arka arkaya konulduğunda oluşturulmak istenen algı ortadadır. Birincisi IŞİD zihniyetini, IŞİD’in bütün vahşi eylemlerini bizatihi “İslam”ın kendisi olarak sunmak dolayısı ile bu yapıya karşı savaşan PKK’ya “kahraman” unvanı atfederek terörist PKK’ya karşı sempatiyi yaygınlaştırmaktır.
İkincisi ise Irak’ın kuzeyindeki Türkiye’ye sempati ile bakan “Sünni-Kürt” ağırlıklı yapının kırılarak yerine “PKK ideolojisinin” ikame edilmeye çalışılmasıdır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.