Terbiyesiz adam.. Adı, Asım Yıldırım. Görevi STV’nin spikeri..

Hani derler ya “laf ile verirler aleme binlerce nizamat, bin seyyie bulunur hanelerinde.. Aleme hoşgörü ve diyalog ahlakı öğreten bir kanalın ekran yüzünden, Cumhurbaşkanı’na yönelik şu sözlere ne demeli.

- “Allah belanı versin Pers uşağı. Şaklaban şizofren. Hırsız, vatan haini. Sahtekâr, yamuk, dindar görünümlü vahşi.” 

Hocasının talebesi, ne olacak..

Ha bu arada Dumanlı’nın kızı olmuş. Saadet adını vermişler.. İnşallah Allah’a kul, resulüne ümmet olur. Kula kulluk yapmaz. Aklını kimseye kiraya vermez. Din büyüklerini ilah ve rab edinmez. Yazık ki doğum günü onun için mutluluk vesilesi olmayacak..

Tahşiye davası mazlumlarının şikayeti üzerine başlatılan ilk operasyonun ilk kararları açıklandı. 4 tutuklu var, bazı sanıklar serbest bırakıldı, bazıları hakkında gözetimli serbestlik kararı verildi. Dumanlı da bunlardan biri.

Bu dava ana Paralel davası değil. Bu kişilerden bazıları ana davada da sanık olabilir. Tahşiye davasında da ele geçen bilgi, belge ve tanıklarla yeni sanıklar gündeme gelebilir ve yeni gözaltılar olabilir.

Dumanlı’nın tahliyesi iyi oldu. Bakalım Ahmet Şık’tan özür dileyecek mi? Biliyorsunuz helallik talebi reddedilmişti. Ama Mustafa Kaplan’dan, Mehmet Doğan’dan helallik dileyebilir. Mesela ben, Nevzat Çiçek aracı olabiliriz.. Tabi arzu ederlerse Selam gazetesi, Tevhid dergisi, Kudüs Platformu’ndan da helallik dilemesi gerek.. Yeni Akit’ten, İHH’dan, AK Parti’den de özür dilemek isterler mi? Ne de olsa kul hakkıdır. Ergenekon suçlaması ile, bir ateist gazeteciden helallik dilemeyi düşünen birinin bu ilgiyi Müslüman kardeşlerinden esirgememesi gerek.. İhvan’dan, İHH’dan, AK Partili arkadaşlarından da, helalleşmek, özür dilemek ister mi acaba? Her insan hata yapabilir. Zararın neresinden dönülürse orası kârdır. Hatadan dönmek erdemdir.

Ona kalmış. Bu dünyada değilse, öbür dünyada, özür dileyecek bir gün. O gün, hocası da onu kurtaramayacak..

Dumanlı basın özgürlüğünden söz ediyor da, karar günü TRT Haber’deki program için evden çıkarken gazete avukatı Ali Pacci’nin gönderdiği maili aldım. 10 sayfalık mail geldi. Bu bir suç duyurusu.. Ada Hukuk Bürosu’ndan, Ankara’dan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderiliyor. İmza Nurullah Albayrak. Fetullah Gülen’in vekili. Şikâyetin konusu 20 Nisan tarihli yazım. İsnat edilen suç, hakaret, iftira, nefret söylemi.

Basın özgürlüğünün sınırları konusunda Zaman ve Samanyolu’nun kendi adamlarını savunmak için ileri sürdüğü argümanlardan hiç birine benzemiyor buradaki ifadeler.. Dumanlı bu dosyayı getirtip okumalı. Çünkü buna ihtiyacı olacak..

Suçum ne biliyor musunuz. PARALEL YAPI demişim. HİMMET ADI ALTINDA ZORUNLU BAĞIŞ ALIYORLAR demişim, bunun GASP olduğunu söylemişim. Bunun için beni sanık yapmak ve mahkûm ettirmek istiyorlar..

Paralel Yapı’nın Ankara’daki hukuk bürosu, Çevik Bir’in bir zamanlar Genelkurmay’daki “Hasan Tahsin Basın Bürosu” gibi çalışıyor. Onlar da aynen böyle, her gün hedef seçtikleri kişiler hakkında suç duyurusunda bulunuyorlardı.. 

Bu kafa ile giderlerse, bu kafadakilerin sonları da onlar gibi olacak..

Dumanlı için tahliye, bazı gerçeklerin üzerinde bir kez daha düşünmesi için bir fırsat olabilir..

Bütün bu yaşananlar birileri için ders olmalı. İnatlaşırlarsa, onlar için gelecek günler geçen günleri aratabilir.. Bu yol, yol değil.. Bu kafa ile giderlerse, kariyerlerini, koltuklarını, paralarını, aynı şekilde itibarlarını da kaybedebilirler.. Paralel devlet bir hayal olmaktan çıktı. Paralel din de öyle.. “Ol mahiler ki, derya içredir deryayı bilmezler” misali, içine düştükleri durumu görmek, kabul etmek istemeseler de bu böyle.. Kehanetlere dayalı beklentileri sadece zaman kaybı. 

Artık gerçeklerle yüzleşme zamanıdır. Eğer akılla gerçeğe ulaşamazsanız, uzun ve yıpratıcı bir süreçten sonra bir gün acı tecrübelerle aynı gerçeklerle yüzleşmek zorunda kalabilirsiniz. Ve son pişmanlık da fayda sağlamaz..

Umarım Dumanlı, vakit çok geç olmadan bu zamanı iyi değerlendirir.. Böyle bir dönüş, eski dostlarının, Gülerce örneğinde olduğu gibi öfkeli tepkilerine sebeb olabilir. Ama hakikatin hatırını bu çevrelerin hatırından üstün tutmak gerek. Şimdi özür dileme, helallik isteme zamanıdır. Şans her zaman kendine bu kadar fırsat tanımayabilir.. Yanlış bir karar karşısında söylenecek bir söz yok.. Yanlış hesap bir gün döner gelir, sahibini bulur. Kendine merhamet etmeyene halkın merhameti fayda vermez. Gideceği yeri bilmeyen kaptana hiçbir rüzgâr fayda sağlamaz. Selam ve dua ile..