Bugün tekin değil tedbirli olalım
1 senelik belalardan kurtulmak için 2 gece var. Biri Safer ayının son Çarşamba’sıdır, diğeri de Rumi takvime göre Mart’ın ilk Çarşamba’sı. Bu sene bu tarih 17 Mart’a denk geliyor. Bu günlerde tedbirli olalım, çok kargaşalara girmeyelim.
Bugün 17 Mart. Ben bunu dergide kaç gün evvel yazmıştım. Şimdi haberlere çıkmış. “Gök cisimleri şöyle olacak, doğa olayları yaşanacak” falan yazmışlar. Okudular bunları yanımda. Biz evliayullaha tabiyiz dedim. Evliyaullahın kitabında bir şey gördüğümüz zaman biz ona bakarız. Ama tabi şimdi bunu tasdik eden havadisler çıkıyor. 17 Mart’ı 18’e bağlayan gece Rumi takvime göre Mart’ın ilk Çarşamba’sı. Rumi takvim 12-13 gün oynar. Eski takvimdeki Mart yani. Hani “Eski Mart çıkmadı” derler ya eskiler. Miladi takvime göre Nisan’ın 10’u olmuş adam “Nisan geldi niye donuyoruz?” diyor. Eskiler de “Eski Mart çıkmadı ki” derlerdi.
BASTONLA UÇAK DÜŞÜRÜYOR
1 senelik belalardan kurtulmak için 2 gece var. Biri Safer ayının son Çarşamba’sıdır, diğeri de öbür hesapla Mart’ın ilk Çarşamba’sı. Bu 17 Mart’a denk geliyor. Eş Şankiti Hazretleri büyük âlim, büyük veli. 100 sene falan evvel vefat etti. Benim kitaplarımda onun eserlerinden çok kaynak var. Ondaki havas ilmi çok kuvvetli. Moritanya’yı kurtaran, Fransız işgalinden halas eden zattır. Fransız uçaklarını bastonuyla okuyarak düşürürmüş. Silahla değil, havasla Allah’ın zikriyle Moritanya’yı kurtaran büyük veli. Bu mübarek zatın eşsiz eserinde geçiyor. 17 Mart Salı’yı 18 Mart Çarşamba’ya bağlayan gecede okunacaklar var. Ben sizi Allah için seviyorum, bela başınıza gelmesin diye okumanızı istiyorum. Akşam namazına müteakiben yatsıyı kılmadan bitmesi lazım. Akşam namazından sonra 1 senelik belalardan korunmak için okunmalı. Önümüzdeki günler sıkıntılı olabilir. Bu günlerde tedbirli olalım, çok kargaşalara girmeyelim.
TAVSİYEYE UYALIM
Nasreddin Hoca'nın karısının tavsiyesine uyalım. Köyde “Karısından korkmayanlar bu tarafa buyursun, korkanlar şu tarafa” dediler. Herkes korkan tarafa geçti, Nasreddin Hoca tek başına duruyor. “Hocam sen karından korkmuyor musun?” dediler. Hoca da “Karım bana çıkarken tembih etti, kalabalığa karışma diye. Sizin orası da çok kalabalık oldu” dedi.
OKUNMASI GEREKENLER
Şimdi kalabalıklara karışmayalım. Salı ve Çarşamba günü tekin değil. Salı’nın akşamından sonra dikkatli olalım. Salı’yı Çarşamba’ya bağlayan gece 12 kere besmeleyle Fatiha-i Şerife okuyoruz. Arada dünya kelamı konuşmak yok. Hızlı hızlı okumayın lütfen.
Gücünüz yettiği kadar düzgün okuyun. Arada dünya kelamı konuşursanız batıl olur. 12 Fatiha-i Şerife’den sonra 100 kere “Bismillâhillezi lâ yedurru ma’asmihi şey’ün fil erdi ve lâ fissemâi ve hüves-semi’ul alim” duasını okuyoruz. 100 kere biraz zaman alır.
Her gece 3 kere kurtarıyor ama bu gece 100 kere okumak lazım. Evet, sıkıntı var." Ondan sonra 100 kere “Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhil aliyyil azîm” okuyoruz. Daha sonra 27 kere “İnnâ enzelnâhü fî leyletilkadr. Ve mâ edrâke mâ leyletülkadr. Leyletülkadri hayrün min elfişehr. Tenezzelülmelâiketü verrûhu fîhâ bi-izni Rabb'ihim, min külli emr. Selâmün, hiye hattâ matle'il fecr” okuyoruz.
Hepsinde Besmele var. Arada dünya kelamı konuşursan Euzu Besmele ile başlayacaksın.
Surelerin başlarında mutlaka okunacak, Besmelesiz okumayın. Sonra 100 kere “Ya Hâliku”, 100 kere de “Sübbuhun Kuddüs” çekeceğiz. 1 kere de Salat-ü Selam çekeceğiz.
HADİSÇİLER SAKİN OLSUN!
Biz şimdi buna hadis demedik. Bizim hadisçiler hemen kaynağını araştırmaya başlayacak. Hadis demedim kardeşim, harekete geçme sakin ol. Bu kaynak Evliyaullahın reislerinden, kutuplarından birinin. Adam Moritanya’yı bağımsızlığa kavuşturmuş, gir internete bak. Evliyaullah, bastonuyla uçakları düşürüyor. Bu evliya “Bana ilham olundu” diyor. Ben buna inanıyorum ve amel ediyorum. Zararı var mı okunan ayetlerin?! Hadis demediğim için hadis kaynağı aramasınlar bizim hadisçiler. Bu hadis değil, evliyaullahın zuhuratıdır. Bizim Efendi Hazretleri evliyaullahtan gelen şeyi aynen kabul eder ve amel eder. Biz böyle gördük büyüklerimizden. Onun için sizlere de tavsiye ediyorum.
ALLAH’IN ZİKRİ KALEDİR
Büyük tehlikeler olabilir. Siz kendinizi, çoluk çocuğunuzu, niyetinizi alın. Okuyabilenlere mutlaka okutun. Dergide de 80 ve 81. Sayfalarda yazıyor. Akşamdan sonra okunmalıdır. Camide olsan daha güzel olur, yatsıya kadar biter zaten. Yatsıyı da cemaatle kılarsın. Allah bütün belaları üzerinizden, ailenizden kaldırır. Böylece gelecek belalara karşı tedbirimizi alalım, kalkanımızı kuşanalım, siperimize girelim. Allah’ın zikri kaledir. Bu kaleye girelim ve dünya ahiret belalarından, gökten yerden geleceklerden korunalım.
KUPON iLE HEDiYE CAiZ Mi?
Gazetelerin kupon ile verdikleri hediyelerin caiz olup olmamasında tek şart vardır. Eğer o hediye için gazeteye normal fiyatından bir kuruş bile fazla ödeniyorsa caiz olmaz. Ancak gazetenin normal fiyatında bir artış yoksa herhangi bir mahsur da yoktur.
Bir gazete kuponla bir hediye veriyorsa bunun caiz olup olmamasında şu şart vardır. İster umre olsun, ister araba olsun, eğer o kupondan dolayı gazeteye ilave bir kuruş bile fazla veriliyorsa o caiz değildir.
Ama o kuponun olduğu gazete her zaman ki normal fiyatında ise, hiçbir artış söz konusu değilse o zaman zaten gazeteyi almış oluyor.
Ama normalde gazete almayıpta sırf o hediye için o gazeteyi almaya başladıysa o ayrı bir şey. Dolayısıyla gazetenin verdiği ürün için cüzi bile olsa ilave bir para veriliyorsa, bu fark bunu caiz kılmaz. Ama gazetenin fiyatına dâhil ise çekiliş de, kura da caizdir.
SÜNNETTE VAR
Çekiliş ve kura sünnette vardır. Bu harama girmiyor. İlave bir para olduğunda caiz olmadığını söylüyor fıkıhçılar. Gazete okuyucularına “Kura çekeceğim şu kadar kişiye şu hediyeyi vereceğim” diyebilir.
Bu hediye mahiyetindedir. Senin hediye verme hakkın onun da kabul etme hakkı var.
TEŞVİK AMAÇLI
Normalde gazeteyi almayan adam, sırf o hediye için gazeteyi alsa da caizdir. Çünkü bu uygulama teşvik için yapılıyor. Bir başka gazete de herkese kupon karşılığında Kur’an verebilir. Bunda mahsur yok. Öbürü de “Herkese veremem. Param yetmiyor. Kura ile çekiliş yapacağım” diyor.
Fıkıhçılar buna da caiz diyor.
Ayet-i Kerime
“…Nefse ve ona birtakım kabiliyetler verip de iyilik ve kötülüklerini ilhâm edene yemin ederim ki; nefsini kötülüklerden arındıran kurtuluşa ermiş, onu kötülüklere gömen
de ziyân etmiş, hüsrâna uğramıştır.” (Şems, 7-10)
Hadis-i Şerif
Ümmetime ağır gelmeyecek olsaydı, hiçbir seriyyeden geri kalmaz, hepsine katılırdım. Allâh yolunda şehîd olmak, sonra diriltilmek tekrar şehîd olmak yine diriltilip tekrar şehîd olmak isterdim.” (Buhârî, Îman, 26; Müslim, İmâre, 103, 107)
TEFSiRSiZ COK TEHLiKELi
Kur’an mealinin tefsirli olması lazım. Tefsirsiz mealler çok sıkıntı çıkarıyor. Çünkü Kur’an’da bazı ayetler var ki “İçki de, kumar da insanlara faydalar var” diyor. Bakara Suresi’nde böyle bir ayet var. Sen şimdi bu ayeti “Bu evvelce, ilk zamanda böyleydi sonra nesh edildi,” demezsen, "Ey İnananlar! İçki, kumar,putlar ve fal okları şüphesiz şeytan işi pisliklerdir, bunlardan kaçının ki saadete eresiniz."
(Mâide, 5/90) ayetiyle nesh edildiğini belirtmezsen adam “Vay anasını içki de ne faydalar varmış. Ayette bile yazıyor” der. Dolayısıyla Kur’an-ı Kerim’in tefsirsiz okunması çok tehlikelidir, hatta haram bile diyebiliriz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.