Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

Dinleniyorum, dinleniyorsun, dinleniyor..

Dinleniyorum, dinleniyorsun, dinleniyor..

Raspberry Pi’yi duydunuz mu, ya da deepweb’i. Gözünüz aydın, artık bir de paralel-derin medyamız var.. 25 dolara Çin’den sipariş vereceğiniz mini, avuç içine sığan bir bilgisayarla dünyayı birbirine katabilirsiniz..

Dünya bundan sonra daha güvensiz.. Herkes dinlenebilir. Bilgisayarınızdaki bilgilerin izlenmesi, kopyalanması değil, ele geçirilmesi çok daha mümkün bugün..

Kesinlikle global bir sanal polis ve sanal bir yargı düzenine ihtiyaç var. Siber saldırı, siber güvenlik, siber istihbarat, siber terör barış ve güvenliği tehdit ediyor..

İnsan teknolojinin biyonik protezi haline geliyor sanki.. Bilgisayar dini, geleneği, ahlakı, hukuku, her şeyi etkiliyor.. e-belediyeyi, e-devleti geçtik, e-demokrasi kapıda. E-para/bitcoin, e-borsa/forex piyasayı ele geçirmeye hazırlanıyor. E-medya, klasik medyayı geçti. E-okul, yakında klasik eğitim sistemini geçecek.

Hackerlerin en tembeli, en hızlı bürokrattan daha hızlı. Bilişimin asi çocukları / karınca sürüsü karşısında fillerin bir şansı yok..

Artık HW dönemi bitiyor. Her şey web tabanlı olacak, açık kaynak kodlu, ilişkilendirilebilir bir veri tabanına, bir tv uzak kumanda cihazından daha basit bir “connect card” ile ulaşabileceksiniz ve artık dünya sizin..

Pi projesi konuşulmaya başlayalı bir kaç yıl oldu, şimdi hızla yayılıyor. Kişiselleştirilmiş, asimetrik sorgulamalar yapabilen bilgisayar dönemi başlıyor. Artık marka bilgisayarlar dönemi de bitiyor.. Midori kuşağı, Glass, Watson, Nöronikler, Avatar Kuşağı derken yeni dünya doğuyor..

Aslında 20 yıl önce web tabanlı, “connect card” bağlantılı, aptal terminallerden oluşan lokal intranet çevrim halkalarının, başka ulusal ve global halkalara denklemlenmesi ile yeni, farklı bir www düşüncesi vardı. O gerçekleşmedi. Bugün dönüp o noktaya geldik.. Bu noktaya gelene kadar da dünyayı HW, SW vd. bilgi çöplüğüne çevirdik..

Yeni “Pi kuşağı” kartların bize kazandırdıkları, sundukları yanında riskleri üzerinde de ciddi bir şekilde düşünmemiz gerekiyor. Kişisel, yerel, ulusal ve global anlamda ciddi sorunlarla karşı karşıya kalmamamız için şimdiden almamız gereken tedbirler var.

Ben hemen sevinme veya korkma, paniğe kapılma taraftarı değilim. Verilerle savaşmak yerine, zararı minimize etme, faydayı maksimize etme taraftarıyım. Her şeyi yasayla düzenleme ya da yasaklama taraftarı da değilim. Bu alemde yasalar çok kolay by-pass edilebilir ya da delinip, işlevsiz hale getirilebilir. Teknoloji her zaman yasaların ve uygulayıcıların önünde koşacaktır.

Bana kalırsa Türkiye, köprü, tünel, havaalanı, uçak, nükleer santral, kanal projesinden daha önce bilgi güvenliğini sağlamak için milli firewall security yazılımına önem vermeli ve eş zamanlı olarak milli bilgi bankasını hayata geçirmelidir. Türkiye, bilgi SW, HW çöplüğü olmaktan kurtarılmalıdır. Bu elektrik kesintisi bu konuda bize ders olmalı. Siber savunma, siber güvenlik, siber istihbarat konularında bir an önce master plan uygulanmalı, bunu engelleyenlerin kimlikleri ve ilişkileri araştırılmalıdır.

Sadece merkezi hükümetin dataları değil, yerel yönetimlerin, muhtarlıkların, noterliklerin, vakıf, dernek, oda, baro, banka, hatta şirket bilgileri de icabında stratejik anlamda değer kazanmaktadır. Bana kalırsa Türkiye kuracağı siber üs, sadece Türkiye’nin değil, icabında dost ve kardeş ülkelerin ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde dizayn edilmelidir..

Benden söylemesi.. Selam ve dua ile.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
25 Yorum
Abdurrahman Dilipak Arşivi