Onu Manken Sanmıştım Meğerse Lise Kızıymış!
TÜRKİYE’de bol miktarda petrol çıkarsa ne olur? Petrol geliriyle memleket ve halk ihya mı olur? Yoksa büsbütün berbat mı olur?
Bendeniz ümitli değilim. Petrol çıkınca her şey zıvanadan çıkar. Ülkemiz Irak’a döner. Petrolden zenginleşip bozulmayan Norveç var ama biz ona benzemiyoruz. Norveç’in uluslararası şeffaf, temizlik ve ahlak notu 10 üzerinden 9…
ADALET mülkün temelidir cümlesinin altına Hz. Ali yazılmalıdır. Bu evrensel gerçeğin söyleyen odur.
CİVARDAKİ köyler perişan olmuştu. O güzelim yeşil örtü tahrip edilmiş, bağlar bahçeler su altında kalmıştı. Halk kan ağlıyordu. Ne oldu diye sordum. Burnundan HES HES HES diye soluyan, ağzından alevler fışkıran bir canavar bize bunları etti dediler.
KIZ on altı yaşındaymış, onu ilk gördüğümde bar karısı veya manken sanmıştım. Meğerse lise öğrencisiymiş.
KONUŞTUĞUM bütün gençler hayata atılınca memur olmak istiyor. Maaş, sigorta, emeklilik, sabah akşam servisi, öğle yemeği, tatil vs. Bir tek, evet bir tek gençte teşebbüs-i şahsî (girişimcilik) zihniyeti görmedim. Zavallı Türkiye. Böyle giderse bir memurlar cumhuriyeti olacak.
İŞE girmeden önce: “Memuriyet veya resmî işçilik olsun da, isterse asgarî ücret olsun, her şeye razıyım…” İşe girdikten sonra: “Bu kadar az ücretle çalışılır mı, ben köle miyim be!”
(KURGU değildir, doğrudur) Sur içi kalabalık bir semtte büyük bir peynir dükkânı olan kimse söylemiş: “Ben evime, dükkânda sattığım peyniri götürüp çoluk çocuğuma yedirmiyorum. Peynirimizi evde kendimiz yapıyoruz…”
ÂŞÜFTE karı dekolte kıyafetiyle, cilveleriyle erkekleri tahrik etmiş, sonunda tecavüze uğramış. Bu karının hiç kabahati yok mu diye yazan muhafazakâr yazar, çağdaş medya tarafından linç edilmiş… Bendeniz de soruyorum: Erkekleri tahrik eden o kadının veya ne biçim kızsa o kızın hiç kabahati yok mudur? Cahilliğime verin, lütfen cevap lütfedin.
DECCALA hakaret edenleri
Deccalperestler çarpar. Deccalı sevenleri Hak Teâla çarpar. Seçim size aittir.
BİR rekor: Sultanahmet Divanyolu caddesindeki Firuz Ağa camiinin minaresinde tam sekiz hoparlör bulunuyor? Niçin on değil de sekiz? Cevap basit: Minarede yer kalmamış da ondan… Eksik kalan iki hoparlörü caminin yanındaki ağaçlara monte etmişler… Guinness rekorlar kitabına girecek bir haber.
HERİF kendini aydın sanıyor ama 1928’den önce basılmış kitapları, yazmaları, hattâ büyük dedesinin mezar taşını bile okuyamayacak kadar cahil. Bu kişi aydın mıdır sahiden?
KÖPEKLERİ kedileri öldürten canavar bir belediyeciye: Nerede ne zaman olacağını bilemem ama bir gün gelecek büyük bir sille yiyeceksin. Sakın o zaman, ben ne yaptım da, başıma bunlar geldi deme emi.
KENDİNİ Kraliçe Nefertiti sanan bayana: Sana acımıyorum ama zavallı kocana ve çocuklarına çok acıyorum. Cenab-ı Hak yardımcıları olsun. Seni de ıslah etsin.
KANAATKÂR Müslümana: Maaşın 1800 lira imiş, kira ödemiyormuşsun ve aldığın para ile gül gibi geçiniyormuşsun. Allah, israf etmeyen kanaatli kullarına yardım eder. Baktığın kedi bereket sebebidir. Seni tebrik ediyor, selam ve hürmetlerimi sunuyorum. Benim için dua etmeni rica ederim.
GALATASARAY lisesindeki Müslüman gençlere: Sizi şahsen tanımıyorum. Namaz kıldığınız için sizi candan tebrik ediyorum. İçinizden birkaçınız pedagoji tahsil etsin, ardından yüksek lisans ve doktora... Üç yabancı dil. Ayrıca mükemmel Osmanlıca, bir de geleneksel İslami sanatlarımızdan bir sanat… İstanbul kültürü, ahlakı, görgüsü, nezaketi, asaleti… İleride Türkiye’ye ve Galatasaray lisesine hizmet edeceksiniz. Hazırlanın…
TEBERRÜK beye: Şu mebusluk heves ve ihtirasınız size çok pahalıya mal olacak. O veballi yeminin yükünü nasıl kaldıracaksınız?