Son Ramak
Bütün dillerde ruhun çekilmesi ifadesi vardır. Ruh çıkarken ayaklardan başa doğru çekilir ve sonunda bedeni terk eder. Ruhun bedeni terk ettiği son ana da son nefes denilir. Bu her dilde ifadesini bulur. İngilizler buna ‘last breath of life’ derler. Arapça’da ölüm anına ‘ihtidar’ veya ‘nez’ur ruh’ denilir. Lakin ruhun çekilmesi bir süreçtir. Bunun son anına ‘er ramak el ahir’ veya ‘en nez’ul ahir’ denilir. Esat rejiminin ruhu da Suriye bedeninden çekilmek üzere. Ruh ayaklardan başa doğru çekiliyor. Beden dirense bile kuzey ve güney bölgelerinden çekilen ruh Şam’a doğru gidiyor. Rejim feryat içinde. Afganistan’dan Azerbaycan’a hatta Özbekistan’a kadar lejyonerler veya paralı askerler, mezhep leşkerleri de kifayet etmemeye başladı. Zira yabancılar sahayı bilmiyorlar. Direnç karşısında savaş azimleri de kırılıyor. Bilmedikleri sahada kara deliklere yakalanmış gibi kayboluyorlar. Kolay bir lokma ve yem oluyorlar. Bu nedenle de Suriye Savunma Bakanı Fehd Casım el Fureyc son yardım çığlığı için Tahran’da idi. Hizbullah da güneydeki güçlerini ve kılıç artıklarını son Kalemun seferi için seferber etmeye çalışıyor. Korkunun veya feryadın ecele faydası yok. Suriye rejiminin ruhu çekilirken İran’ın ruhu da çekiliyor. Siyam ikizleri gibi birbirine yapışık vaziyette can çekişecek ve ölecekler. Fehd Casım el Fureyc Tahran’da imdat çığlığı atarken Miraç Ural da Türkiye’deki yandaşlarını kışkırtmaya ve ayartmaya çalışıyor. Kendisine göre son kalelerinin düşmesini istemiyor. Bunlar, buluntu rejimin sığıntı adamları. İslam hukukunda bu tür nesepsiz adam ve rejimler için buluntu anlamında ‘lakiyt’ tabiri kullanılır.
***
Suriye’de devran tersine döndü ve rüzgarlar halktan ve devriminden yana esmeye başladı. Bunun birçok sebebi var. Bu nedenlerin başında iç nedenler geliyor. Dağınıklıklarının zafiyet ve birliklerinin de güç olduğunu fark eden Suriyeli örgütler toparlanmak için çatı birlikleri oluşturmaya başladılar. Kimsenin kendileri yerine ikame olamayacağını ve kendi görevlerini başkalarının yapmayacağını yaşayarak öğrendiler. Çatı ordularından biri de Fetih Ordusudur. Suudi Arabistan nasıl ki artık ABD’ye dayanmanın veya güvenmenin riski büyüttüğünü görmüş, fark etmiş ise ve bunun üzerine elini taşının altına koymuşsa Suriyeli muhalifler de kim olursa olsun başkalarına bel bağlamanın bedeli ağırlaştırdığını ve el alemin seyre doymayacağını bittecrübe görmüş ve iş başa düştü diye önce Allah’a ram olmuş sonra da kendi güçlerine dayanmışlardır. Bunun üzerine rejim güneş gören kar gibi erimeye başlamıştır. İkinci olarak, Suudi Arabistan’ın Yemen’e yönelik müdahalesi de morallerini yükseltmiş ve azimlerini bilemiştir. Buna ilaveten Kral Abdullah’ın ölümünden sonra Suudi Arabistan ile Türkiye’nin ilişkilerini normalleştirmeleri ek olarak Katar faktörü de güvenlerini pekiştirmiştir. Yükselen moral de cephede motivasyonu artırmıştır. Nuseyri rejimin efsanesi bitmiş ve tapındıkları cephe veya meydan komutanlarından Süheyl Hasan gibilerinin de karizmaları çizilmiş ve efsaneleri bitmiştir. Sahte Kudüs Ordusu Komutanı Kasım Süleymani de, Ali Hamaney’in eteğinin altına saklanmıştır.
***
Kasım ve Aralık 2014 tarihinden itibaren cepheler birer ikişer muhalefetin eline düşmeye başlamıştır. Hem rejim hem de onun İslami veçhesi olan IŞİD sönüşe ve ricata yani gerilemeye geçmiştir. IŞİD hem Kunaytıra hem de Dera bölgesinden sökülmüştür. Güney bölgesi neredeyse IŞİD taraftarlarından temizlenmiştir. Dera bölgesi büyük çapta muhaliflerin eline geçmiştir. İranlı milislerin kontrolündeki tarihi Busra şehri de el değiştirmiş ve devrimci ılımlı İslami kesimlerin eline geçmiştir. Nasıp sınır kapısı da yine muhaliflerin eline geçmiştir. Kuzeyde Lazkiye kapısı olarak bilinen ve Kobani gibi yarı Ermeni kasabası hüviyetinde olan Keseb de İslami kesimlerin eline geçmiştir. Zaferler zinciri Aralık ayında Dayf Vadisi’yle başlamış ve ardından sıra İdlip’in kurtarılmasına gelmiştir. Keza Lazkiye’nin kapılarından olan İd- lip’e bağlı Cisr eş Şuğur kasabası da İslami kesimlerin eline düşmüştür. Rejim güçleri burasını korumak için Bayır Bucak Türkmen bölgesine saldırmışa da geri püskürtülmüştür. Bütün bölgelerde rejimin sırtı açık hale gelmiştir. Rejim topyekün İran’a sığınmıştır. İran ise her yerde tepelenmeye başlanmıştır. Rejimin savunma hatları birer ikişer yarılmaktadır. Korkakların gözüne uyku girmesin. Rejim ruhunu teslim etmek üzere. Böylece rejimin aynasında İran gerçeğini de görmüş olduk.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.